İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ MÜ DEMİŞTİNİZ?

Dünyaya sözde medeniyet ve özgürlük pazarlayan Batı yine kendi putunu yedi. İslam ve Müslümanlar söz konusu olunca gözleri kararan ve hiçbir değer gözetmeyen batılı ülkelerin bu düşmanlığını gösteren son örnek Fransa ve Belçika'da yaşandı. Faslı imam Hasan Iquioussen, farklı gerekçeler ileri sürülerek iki ülke tarafından da sınır dışı edildi.

Ekleme: 16.01.2023 05:51:52 / Güncelleme: 16.01.2023 05:52:02 / manşetler
Destek için 

Özgürlük ve medeniyetin merkezi olarak kendini pazarlayan batı bir kez daha mimsiz medeniyet olduğunu ispat etti. Başta İslam ülkelerine olmak üzere dünyaya demokrasi havariliği yapan, ifade özgürlüğünü dayatan bu ülkeler konu İslam ve Müslümanlar olunca gerçek yüzlerini ifşa ediyor.

Kendi yaptıkları helvadan putu yiyen deniyetsizler; toprakları üzerinde, ifade özgürlüğüne, insanların inançlarını yaşamalarına, camilere, ezan sesine ve başörtüsüne tahammül etmiyor.

Batılı ülkelerde, Müslüman halklar her türlü sıkıntı, zorbalık ve mobbinglere maruz kalıyor.

İslami cemaat ve yapılara yönelik baskı ve sindirme politikaları yürüten batılı hükümetler, yeri geldiğinde çoğu kişiyi basit ve mesnetsiz gerekçeler ileri sürerek sınır dışı ediyor.

Bu hukuksuzluğun ve tahammülsüzlüğün son örneği ise İslam'ı hedef alan yazı ve karikatürleri "ifade özgürlüğü" kapsamında değerlendiren Fransa ve Belçika’da kendini gösterdi.

MÜSLÜMAN GENÇLERİN SEVDİĞİ İMAMA BASKI

İslam düşmanlığını her alanda sürdüren Fransa, ülke içinde de özellikle imam ve tanınmış Müslüman şahsiyetlere karşı bir baskı politikası yürütüyor.

Irkçı, cami ve Müslüman düşmanı Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin adeta kendini ülkedeki vaiz ve imamları sınır dışı etmeye adamış durumda.

Müslüman gençlerin sevdiği ve vaazlarına rağbet gösterdiği İmam Hassan Iquioussen’e yönelik süreç, Darmanin, 28 Temmuz 2022'de Twitter'dan yaptığı açıklama ile başladı.

İmam Hassan’ın yıllardır Fransa'nın değerlerine karşı, laiklik ve kadın erkek eşitliği ilkelerine aykırı nefret söylemi sergilediğini ileri süren Darmanin, imamın, Fransız topraklarından gönderileceğini belirtmişti.

İmam Hasan’ın sınır dışı edilmesine yönelik girişim yeni olsa da bölgedeki Müslüman ahali, imamın 2000'li yıllardan itibaren Fransız istihbaratı ve polisi tarafından baskıya maruz kaldığını söylüyor.

MAHKEME KARARINI ASKIYA ALDI AMA!

İçişleri Bakanı Darmanin'nin İmam Hassan İquioussen'in sınır dışı edilmesine yönelik kararı,

Ülkedeki Müslüman toplum ve İnsan hakları savunucularının yoğun tepkisi sonrası Ağustos 2022’de mahkeme tarafından askıya alındı.

Mahkemenin bu kararına itiraz eden İçişleri Bakanlığına, Fransa'da Danıştay konumundaki Devlet Konseyi’nden olumlu cevap geldi. Devlet Konseyi 30 Ağustos 2022'de, idare mahkemesinin bu kararını bozarak, Faslı imamın sınır dışı edilmesine yeşil ışık yaktı.

ÇAĞRILARA KULAK TIKANDI

Karar sonrası, Avrupa İslamofobi ile Mücadele Topluluğu (CCIE), Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin'in "laikliği tehlikeye atan ve bölücü vaazlar verdiği" iddiasıyla sınır dışı edileceğini duyurduğu imam Hassan’ın gönderilmesinin durdurulması çağrısı yaptı.

CCIE'den yapılan açıklamasında, Faslı imamın sınır dışı edilmesi kararına gerekçe gösterilen ve "İslamî ayrılıkçılıkla mücadele” olarak da bilinen tartışmalı "Cumhuriyet Değerlerine Saygıyı Güçlendiren Prensipler" yasasının "bir kez daha özgürlükleri kısıtlamak için kullanıldığı" vurgulanarak, Fransa'da İslamofobi'yi yasaklayan kanunların sürekli İslamofobik adımlara zemin hazırlayan düzenlemelerle değiştirildiğine işaret edildi. 

AL BİRİNİ VUR ÖTEKİNE!

Fransa’dan sınır dışı edilme kararının ardından Belçika’ya giden imam Hasan, burada da tutuklandı. Belçika iltica ve göçten sorumlu Devlet Bakanı Nicole de Moor, Iquioussen'in Fas'a sınır dışı edilmesinin ardından, aşırılık yanlısı kişilerin ülke topraklarında dolaşmasına izin vermelerinin mümkün olmadığını ileri sürerek "Burada olma hakkı olmayan herkesin sınır dışı edilmesi gerekiyor." dedi.

De Moor, bu konuda Fransa ile iyi bir işbirliği yaptıklarını dile getirdi.

ONLARCA VAİZ VE İMAM SINIR DIŞI EDİLMEK İSTENİYOR

İslam düşmanı Darmanin'in, Danıştay'ın İmam Hassan Iquioussen'nin sınır dışı edilmesini onaylamasının ardından çok sayıda imamı daha ülkeden göndermek için liste oluşturduğu belirtiliyor. Ülkedeki bazı medya organlarında da yer alan iddialara göre Darmanin'in tanınmış Müslüman isimleri sınır dışı etmeye hazırlandığı bu nedenle birçok imam, vaiz ve tanınmış kişilerin oturum sürelerinin uzatılmadığı ifade edildi.

OKUDUĞU AYET NEDENİYLE GÖREVDEN ALINDI

2021 Yılında da Loire bölgesinde yer alan Saint-Chamond Ulu Camii’nin imamı Komor Adaları kökenli İmam Mmadi Ahamada bayram hutbesinde verdiği vaazda Ahzab Suresi'nden İslam Peygamberi Hazreti Muhammed’in eşlerine hitap eden ayetlerle bir hadis okudu.

Müslümanları hedef alan “Cumhuriyet Değerlerine Saygıyı Güçlendiren Prensipler” yasası kapsamında hutbede okunan ayet ve hadis “Cumhuriyet değerlerine aykırı” değerlendirilerek imam görevinden alındı. 

İKİ YILDA 24 CAMİ KAPATILDI 

Avrupa’daki İslam düşmanlığında zirveye oynayan Paris yönetimi, uluslararası toplum ve Müslümanların tepkisine rağmen, "radikalizmle mücadele" adı altında son iki yılda denetime tabi tuttuğu 99 camiden 24'ünü kapattı.  İçişleri Bakanı Darmanin'in talebiyle çok sayıda cami hakkında da kapatılması için başlatılan yasal süreç devam ediyor.

CAMİLER KAPATILMALI VE MÜSLÜMANLAR DA SINIR DIŞI EDİLMELİ

Fransa'da aşırı sağcı azılı İslam düşmanı siyasetçi Marine Le Pen’de 2022 yılında yaptığı bir açıklamada, İçişleri Bakanı Gerald Darmanin'in son iki yılda 24 camiyi kapatmasını yetersiz görerek daha fazla caminin kapatılmasını talep etmişti.

Le Pen, İçişleri Bakanı'nı kastederek şu ifadeleri kullanmıştı: "Bir camiyi orada kapatıyor, bir camiyi burada kapatıyor. Arada bir tane vaiz gönderiyor. Fakat topraklarımızdaki bütün radikal camileri kapatması lazım."

İŞTE BATININ GERÇEK YÜZÜ

İmam Hassan Iquioussen’e yönelik sınır dışı kararıyla tekrar gündeme gelen Batının İslam düşmanlığı her geçen gün artarak daha tehlikeli boyutlara ulaşıyor.

Avrupa’nın en büyük Müslüman nüfusuna sahip Fransa, Hollanda, Almanya gibi başı çeken ülkelerle beraber bütün kıtaya yayılan bu düşmanlık, yazılı ve görsel basın başta olmak üzere sosyal medya ve yerel halk arasında da camilere, başörtülü kadınlara, Kur’an-ı Kerim ve ezan gibi İslami şiarlara yönelik saldırı, nefret söylemleri, hakaret içerikli karikatür ve benzeri biçimlerde kendini gösteriyor.