Narkotik'ten 'Bataklık Soruşturması' açıklaması

Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı, "Bataklık Soruşturması uyuşturucu kaçakçılığından elde edilen suç gelirlerinin aklanmasına yönelik bir soruşturmadır. Amacı suç gelirlerine ve suçtan kaynaklı malvarlığı değerlerinin aklanması suçuna müdahale etmektir." açıklamasını yaptı.

Ekleme: 06.12.2022 20:20:04 / Güncelleme: 06.12.2022 20:26:34 / Güncel
Destek için 

Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığından Bataklık Soruşturması ile ilgili açıklama yaptı.

Açıklamada, Bataklık Soruşturmasına Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde 3 Aralık 2019 tarihinde başlandığı belirtildi.

Açıklamada, "Bataklık Soruşturması uyuşturucu kaçakçılığından elde edilen suç gelirlerinin aklanmasına yönelik bir soruşturmadır. Amacı suç gelirlerine ve suçtan kaynaklı malvarlığı değerlerinin aklanması suçuna müdahale etmektir." denildi.

Söz konusun soruşturmanın Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucuya bağlı suç gelirleri soruşturması olduğuna dikkat çekilen açıklamada, örgütlü olarak suç gelirini aklayan kişilerin konu edildiği kaydedildi.

Şüphelilerden 34'ü tutuklandı

Açıklamada şunlar kaydedildi:

"Ülkemiz dışında Türk uyruklu kişiler tarafından gerçekleştirildiği tespit edilen, Hollanda, Peru, Brezilya, Fransa, İtalya, Ekvador ve Belçika'da yakalanan 18 ton civarında kokain, İspanya ve Akdeniz'de yakalanan 30 tonun üzerinde esrar ve 5 tonun üzerinde baz morfin, Hollanda ve İspanya'da yakalanan 180 kilogram civarında eroin yakalanmasına yönelik operasyonlar soruşturmanın dayanağını oluşturmaktadır.

Bataklık Soruşturması kapsamında MASAK uzmanları ile Gümrük, SGK ve Vergi Denetim Kurulu müfettişlerinin raporları alınarak soruşturma dosyasına eklenmiştir.

6 ay boyunca yürütülen soruşturma 30 Haziran 2020 tarihinde operasyona çevrilmiştir. Operasyon kapsamında kamuoyunda baron olarak bilinen Nejat D., Çetin G. ve Halil A. isimli 3 suç örgütü liderinin de aralarında bulunduğu 79 şüpheli hakkında adli işlem yapılmıştır.

4 Temmuz 2020 tarihinde adli makamlara sevk edilen şüphelilerden 34'ü tutuklanmıştır.

Menkul ve gayrimenkul olmak üzere yaklaşık 2 Milyar TL değerinde mal varlığına el konulmuş, döviz, altın, turizm, inşaat gibi alanlarda faaliyet gösteren 17 şirkete kayyum atanmıştır.

24 Haziran 2021 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iddianame düzenlenmiş ve düzenlenen iddianame Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilerek 73 sanık hakkında yargılamaya başlanmıştır."

Soruşturma ve kovuşturma kapsamında İngiltere, Fransa, Hollanda, Almanya, Belçika, Brezilya, İspanya, İtalya ve Sırbistan gibi ülkelerle iş birliğine gidilmiş ve 8 ülkeye 13 adli istinabe talebinin gerçekleştirildiği belirtilen açıklamada, bunlardan sadece 4'üne cevap alınabildiği ifade edildi.

Yargılamanın, yurt dışında Türkiye vatandaşlarının karıştığı narkotik madde ticaretine dayandığı belirtilen açıklamada, "Dolayısıyla adli yardımlaşma taleplerine verilecek cevaplar önem arz etmektedir. Birçok adli istinabe talebine cevap verilmemesi ve hukuk sistemimizde tutuklulukta geçen en fazla sürenin tamamlanmasından dolayı, tutuklu sanıklar ilgili mahkememiz tarafından 08 Eylül 2022 tarihinde adli kontrol şartıyla ve tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştır. Sanıkların tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılması beraat ettikleri anlamına gelmemektedir." ifadelerine yer verildi.

"Operasyonu günlük tartışma malzemesi haline getirmek üzüntü vericidir"

Açıklamada, "Türkiye'nin suç ve suçluya karşı yaptığı operasyonları, özellikle uyuşturucu ticaretinden kaynaklanan suç gelirleri açısından en büyük operasyonunu, içeriği, kapsamı ve hedefleri bilinmeden kafa karışıklığı oluşturmaya çalışmak, günlük tartışma malzemesi haline getirmek üzüntü vericidir." denildi.

Açıklamanın sonunda, "Türk polis teşkilatı olarak suç ve suçluya karşı milletimizin huzur güveni ülkemizin esenliği için birlikte hareket ettiğimiz kurumların ve devletin aşağılanması ve itibar suikastı yapılması tarafımızca bu mücadeleyi samimiyet sadakat ve bağlılıkla fedai can etme anlayışı ile verenler olarak kabul edilemezdir. Devletin bu mücadelesine hakikatlerden uzak iftiralarla itibarsızlaştırnna değil, moral, güç ve destek verilmesi beklentimizdir." ifadelerine yer verildi. (İLKHA)