28 Şubat Gönüllüleri tarafından Malatya’da, “28 Şubat darbesinde oluşan hak kayıpların telafisi için neler yapılmalı?” adlı konferans düzenlendi.
Eğitimciler Birliği Sendikası toplantı salonunda düzenlenen ve moderatörlüğünü 28 Şubat Gönüllüleri Platformu İstişare Kurulu Üyesi Tuba Yıldız’ın yaptığı konferans, İstanbul’dan programa katılan 28 Şubat Gönüllüleri Platformu Başkanı Şerife Kaya ile Ankara’dan katılan 28 Şubat Gönüllüleri Platformu İstişare Kurulu Üyesi Gülsüm Öztürk’ün konuşmalarıyla devam etti.
Konferansın ardından İLKHA'ya konuşan 28 Şubat Gönüllüleri Platformu Başkanı Şerife Kaya, 28 Şubat mağduriyetlerinin giderilmesi için yapılan çalışmalarda, bir kısım mağdurların haklarına kavuştuğunu ama bazı mağdur grupların haklarına hiç kavuşmadığını ve 28 Şubat mağduru 200 kişinin hala cezaevinde olduğuna dikkat çekerek, verilecek hakların gençliklerini ve çektikleri sıkıntıları geri getirmeyeceğini ama biraz olsun gönüllerine su serpileceğini söyledi.
“28 Şubat dönemimde mahkûm olup cezaevinde bulunan 200 kardeşimiz var”
28 Şubat Gönüllüleri Malatya Buluşması toplantısı gerçekleştirmek için Malatya’ya geldiklerini belirten 28 Şubat Gönüllüleri Platformu Başkanı Şerife Kaya, şöyle devam etti:
“28 Şubat mağduriyetlerin giderilmesi için birçok düzenleme yapıldı, yapılan çalışmalarda bir kısım mağdurlar haklarına kavuştu ama bazı mağdur grupları haklarını hiç alamadı. Hala 28 Şubat dönemimde mahkûm olup cezaevinde bulunan 200 kardeşimiz var. Nasıl ki 1960 darbe mağdurlarının haklarının iadesi için 60 yıl sonra kanuni bir düzenleme yapıldıysa, devlet 60 yıl geriye dönebiliyorsa, 28 Şubat post modern darbesi için de 25 yıl geriye dönülebilir. Çünkü birçok arkadaşımız yaşlandı, çok sayıda kişi vefat etti, birçok arkadaşımız kansere yakalandı ve ağır stres altındalar. Maddi sıkıntı çeken çok sayıda arkadaşımız var. İsteğimiz, 28 Şubat mağdurlarıyla ilgili kanuni bir düzenlemeyle haklarımız iade edilsin.”
“Verilecek haklar gençliğimizi, çektiğimiz sıkıntıları asla geri getirmeyecek ama biraz olsun gönlümüze su serper”
28 Şubat sürecini bir savaşa benzeten Kaya, “28 Şubat’ı bir savaşa benzetirsek, biz 28 Şubat’ta cephede savaşan erlerdik. Tabi, elhamdülillah o savaş bitti, yasaklar kalktı. Savaş sonrasında cepheye dönülür, yaralılar varsa tedavi edilir, vefat edenler gömülür. Biz bu manada kolu bacağı kopmuş 28 Şubat gazileriyiz. O dönem içerisinde yüklediğimiz yükün etkisini hem maddi hem manevi olarak hala taşıyoruz. Aslında verilecek hakların hiçbir maddi hak, gençliğimizi, çektiğimiz sıkıntıları asla geri getirmeyecek ama biraz rehabilite edilmesi, insanların hayatının normalleştirilmesi yani hakların iade edilmesi biraz olsun gönlümüze su serper.” diye belirtti.
“28 Şubat döneminde mağdur grupların tespitini yaptık ve somut çözüm önerilerini sunduk”
Kaya, “Bazı siyasiler ‘28 Şubat mağdurları ile helalleşelim’ diyor ama samimi olduklarına inanmıyoruz çünkü ne zaman başörtüsü yasaklarıyla ilgili normalleşme gündeme geldiğinde Anayasa Mahkemesine götüren bizzat şu an helalleşmek isteyenlerdi. 28 Şubat Gönüllüleri olarak bunun üzerinde bir çalışma yapıyoruz. Hazırladığımız bir raporumuz var. 28 Şubat döneminde mağdur grupların tespitini yaptık ve somut çözüm önerilerini sunduk. Nihai hedefimiz bu raporumuzu cumhurbaşkanımıza ulaştırmak.” ifadelerini kullandı.
“Başörtüsü serbestisinin bu döneme gelmesinde yüzlerce kardeşimizin çok büyük emeği, gözyaşı ve acısı var”
Şu anda başörtüsü konusunda bir özgürlüğün olduğunu belirten Kaya, “Şimdiki gençler zannediyorlar ki çok kolay bir şekilde başörtülü polis, asker, hâkim veya avukat olunuyor. Örneğin normalde özel hastanelerde, özel okulda çalışılıyor ama biz bunların da tamamen yasaklandığı bir dönem içerisinden geliyoruz. Başörtüsünü serbestisinin bu döneme gelmesi için yüzlerce bayan kardeşimiz ve onlara destek veren erkek kardeşlerimizin çok büyük emeği, gözyaşı ve acısı var. Tabi bu süreçte vefat edenler var.” diye anımsattı.
“28 şubatın gelecek nesillere aktarılması için uzun sinema filminin muhakkak çekilmesi lazım”
28 Şubat’ta neler yaşandığının gelecek nesillere aktarılmadığı takdirde yeni neslin o dönemde neler yaşandığını bilemeyeceklerini kaydeden Kaya, “Bununla ilgili tarihi bir belge bırakma, zaman zaman gençlere hatırlatmak için özellikle üniversitelerde çalışmalar yapılması lazım. Geçtiğimiz yıl İstanbul Üniversitesinde bir sergi yapıldı. Sergiye gelen gençler, ‘Biz böylesine büyük bir zulmün yaşandığını tahayyül edemedik’ demişlerdi. Şimdiki dönemde görsel medya, sinema, televizyon gerçekten çok önemli. Mesela her 28 Şubat yıl döneminde özellikle liselerde, hikâye, kompozisyon yapılabilir, kısa film yarışması yapılabilir. Muhakkak doğru düzgün bir 28 Şubat’ın uzun sinema filminin çekilmesi lazım. Ancak bu şekilde gelecek nesillere 28 Şubat’ta nelerin yaşandığını anlatmış olabiliriz.” ifadelerini kullandı. (İLKHA)