Psikolog-Yazar Aşan: Sosyal medya amacı dışında kullanıldığında birçok psikolojik soruna sebep olur

Sosyal medyada beğenilme arzusu sebebiyle yapılan paylaşımların olumsuz etkileri hakkında konuşan Psikolog-Yazar Servet Aşan, sosyal medyanın kullanım amacının dışına çıkarılması halinde birçok psikolojik soruna sebep olabileceğini söyledi.

Ekleme: 16.11.2022 10:40:05 / Güncelleme: 16.11.2022 10:46:07 / Röportaj / İstanbul Haberleri
Destek için 

Teknolojinin gelişmesi, sosyal platformların artmasıyla birlikte dünyanın her yerinden milyarlarca insan farklı platformlarda ortak bir alanda buluşma imkânı elde ederken bu durum aynı zamanda olumsuz sonuçlar da sebep olabiliyor.

Sosyal medya kullanımını ve yol açabileceği olumsuzluklarla ilgili İLKHA muhabirine konuşan Psikolog-Yazar Servet Aşan, sosyal medya platformlarının amacı dışında kullanılması, beğenilme arzusu gibi durumların kişiler üzerinden benlik ve sosyal çevre olmak başta olmak üzere birçok psikolojik soruna sebep olabileceğini ifade etti.

"Beğenilme arzusu depresyona sebep olabilir"

Sosyal medyanın ilişkiler anlamında günümüz dünyasının çok önemli bir platformu olduğunu belirten Aşan, "Sosyal medya kullanım amacı eğer kişinin gündelik hayatında işlevselliğini, yapacağı bir paylaşımda beğenilme arzusu güdüyorsa tabiki zararları ile karşılaşır. Bu zararlar bir süre sonra kişinin gerçek dünyadan çıkıp sanal âlemde gerçekliği aramasına sebep olur. Beğenilme arzusu ile ilgili eğer bir fotoğraf ya da farklı bir paylaşım yaptığında etkileşim istediği seviyede olmadığında kişi depresyona girebilir. Veya 'acaba ben yetersiz miyim?' gibi bir düşünceye kapılabilir. Yapılan bir çalışmada, günlük 3 selfie (öz çekim) atanlarda narsizm (kişinin kendisine karşı hayranlığı) eğilimi görülmüştü. Eğer narsistlik ile ilgili bir bağlantı bulunursa kişiyi doğrudan gündelik yaşamın dışında tüm iletişim problemlerini de beraberinde getirir. Yani kişiler aslında sosyal medyanın kullanım amacının dışına çıktığında zararlarıyla karşılaşıyor." dedi.

"En büyük problem gerçeklik ile sosyal medya arasındaki bağı kuramamaktır"

Aşan, "Kişi gerçek anlamda eğer sosyal medyayı hayatının bir parçası yaptıysa, bu günümüzde büyük bir problemdir. Eğer sosyal medya hayatının bir parçası olmuşsa yediğinden, içtiğinden, her şeyinden bir paylaşımı olur. Burada da beğenilme sayısı yetersiz olursa kişi bunu gerçeklik ilkesiyle birleştiriyor ve orada problemler ortaya çıkıyor. Örneğin eskilerden birisine iltifat ettiğimizde bu doğrudan bir iletişim yoluyla yapılırdı. Ancak şimdi iltifat, sosyal medyada beğenilme ile kıyaslanmaya başlanıldı. Kişi bir fotoğraf veya video paylaştığında beğeni sayısına göre gündelik modu da değişiyor. Buradaki en büyük problem gerçeklik ile sosyal medya arasındaki bağı kuramamaktır. Bu durum, kişinin sosyal çevresinde, aile ilişkilerinde birçok problemi beraberinde getiriyor. Kişiler bazen kamera önünde ya da sosyal medyada hiç olmadığı gibi bir yaşam sunabiliyor. Hiç ilgisi olmadığı halde kendisini tanıtırken farklı biri olarak veya olmak istediği kişi olarak tanıtıyor. Ancak gerçeğin bununla ilişkisini sorgulamak gerekir. Bunun dışından sosyal çevresinin kendisinden beklentilerine göre hareket ederse yine benliğinden uzaklaşır ve çevresinin istediği bir karaktere bürünür. O zaman daha büyük bir problemle karşılaşır." diye konuştu.

"En önemli şey sosyal medyanın kullanım amacını doğru bilmektir"

Sosyal medyanın amacı dışında kullanılmasının ciddi psikolojik sorunlara neden olabileceğini kaydeden Aşan, son olarak şu ifadeleri kullandı:

"Kişi eğer sosyal medyayı gerçeklik ilkesiyle birleştirdiyse bu noktada yaşayacağı sorunların sadece o platformla değil gerçek hayat ile doğrudan ilgisini olduğunu düşünür. Eğer bu yönde ilerlerse kamera karşısında bambaşka bir kişiliğe bürünür ve büyük bir problem oluşmaya başlar. Bu kez yüksek bir yerde çekim yapmak, kimsenin yapamadığı bir şeyi yapmak, ya da etkileşim uğruna tehlikeli noktalardan içerik çıkarmak gibi bir çaba içerisinde olur. Burada en önemli şey sosyal medyanın kullanım amacını doğru bilmektir. Eğer kişi bu yönde doğru kaynağa ulaşırsa bir sıkıntı yaşayacaklarını düşünmüyorum. Sosyal medyanın kullanım amacı, her anlamda beğeniye tabi tutulması veya istenilen bir hayatın sosyal çevreye sunulması hayatı nasıl anlamlandırdığınız ve beklentilerinizle ilgili bir durumdur. Kullanıcılar bunları gözden geçirirlerse sosyal medyayı da nasıl kullanmaları gerektiğini bilirler. Salgın sürecinde komplo teorileri sebebiyle toplumsan bir kaygı oluştu. Bunun sebebi yine herkesin her şeyi doğrudan sosyal medyada paylaşmasıydı. Bunun zararları birçok noktada hem bireysel hem toplumsal manada oluyor. Sosyal medyanın kullanım amacının doğru tespit edilmesi gerekir. Sosyal medya çok zaman alıyorsa buna dur denilmeli, katı sınırlar konulmalıdır. Aksi halde özellikle benlik ve sosyal çevre başta olmak üzere birçok psikolojik sorunla karşılaşabilirler."

(İLKHA)