Söz ve Kalem Dergisi'nin Kasım 2022 sayısı çıktı

Gençlik ve edebiyat dergisi Söz ve Kalem, Kasım 2022 sayısında "Vahiyle Dönüşüp Yıldızı Aşan Hayatlar" kapak başlığıyla okuyucusuyla buluştu.

Ekleme: 03.11.2022 11:56:56 / Güncelleme: 03.11.2022 11:56:56 / Kültür & Sanat
Destek için 

Aylık olarak okuyucusuyla buluşan ve yazar kadrosunda sadece genç yazarların olduğu gençlik dergisi Söz ve Kalem, Kasım sayısında Sahabe-i Kiram'ı işledi.

Dolu dolu içeriklerin olduğu dergide; analiz, tarih, öykü, gezi yazısı, kütüphaneden notlar, hukuk, dizi film öneri ve bilim ve teknolojiye dair önemli yazılar yer alıyor. Söz ve Kalem dergisi, matbu olarak okuyucuyla buluşmanın yanı sıra, dileyen okuyucular derginin dijital haline de ulaşabiliyor.

Dergi, Kasım ayında okuyucularına Merhum Rasim Özdenören'in posterini hediye ediyor.

"Allah'ı razı etmek bedel ister hem de büyük bedeller, fedakarlıklar ister hem de büyük fedakarlıklar, cehd ve gayret ister hem de büyük bir cehd ve gayret"

Tövbe Suresi'nin 'Muhacirlerin ve Ensar'ın ilkleri ile onlara güzelce uyanlardan Allah hoşnut olmuştur, onlar da O’ndan razıdırlar. Onlara, sonsuza dek hep içinde kalmak üzere altından ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır. Büyük bahtiyarlık işte budur.' ayetine atıfta bulunularak başlanan Söz ve Kalem Dergisi'nin önsöz yazısında; "İlk olmak… Fahri Kâinat Hazreti Muhammed Mustafa'ya refik olmak, O'na dost olmak, O'nun güzide hayatına şahit olmak, O'nun getirdiği davaya ölümüne iman edip sadakatle bağlanmak ve en nihayetinde O'na ve risalet davasına olan bağlılıklarından ötürü Kur'an'ın fermanıyla Allah'ın razı olduğu kimselerden olmak. Yine Kur’an'ın ifadesiyle bundan daha büyük bir bahtiyarlık yoktur. Zira şu fani dünyada varoluş amacımız Allah'ı razı etmektir. Ama şu da bir hakikat ki Allah'ı razı etmek bedel ister hem de büyük bedeller, fedakarlıklar ister hem de büyük fedakarlıklar, cehd ve gayret ister hem de büyük bir cehd ve gayret. İşte Hazreti Peygamberin yol arkadaşı olan Sahabe-i Kiram, Allah'ı razı edecek büyük fedakarlıklar yaparak büyük gayretler göstererek ve büyük bedeller ödeyerek bu mübarek davanın yükünü en iyi şekilde omuzladılar. Hazreti Peygamber'e ashap olmak, O'na refik olmak, O'nun yoluna baş koymak ve O'nun davasına bir nefer olmak ne büyük bir şeref. Sahabe-i Kiram bu şeref ve mertebeye sadece Hz. Peygamberi gördükleri için ulaşmadılar. O'nun getirmiş olduğu risalet davasını bütün cihana yaymak için verdikleri mücadele ve gösterdikleri benzersiz fedakârlıklarla ulaştılar. Onlar, insanları cahiliyle karanlığından kurtarmak ve iman nuru ile aydınlatmak için Resulullah'ın safında yer aldılar, O'na omuz verdiler. O'nunla beraber her türlü çile ve eziyetlere katlandılar, yurtlarından hicret ettiler, cahiliye karanlığında olan ailelerinden gözlerini kırpmadan yüz çevirdiler. Her türlü dünyalığı ellerinin tersi ile itip var güçleri ile Hazreti Peygamber'e ve O'nun getirmiş olduğu risalet davasına sarıldılar. İşte onları farklı ve benzersiz kılan şey buydu." ifadeleri kullanıldı.

"İnsanlığın bu modern karanlıktan kurtulmasının yolu Hazreti Peygamber'in sünnetine tabi olmak ve her biri yol gösteren yıldız mesabesinde olan ashabın izinde yürümektir"

Bugün insanlığın modern cahiliyenin karanlığında debelenip durduğuna dikkat çekilen dergide; "Helaka uğramış kavimlerin tüm helak sebepleri olan fiiliyatlar toplumların genel yaşayışı haline gelmiş durumda. Şirk ve azgınlık, zulüm ve haksızlık, hakikate karşı inat ve alaya alma, kibir ve gaddarlık, aldatma ve sahtekarlıklar, ahlaksızlık… İlâhî kahrı ve gazabı çeken bunca kötülüğe rağmen toplu bir helak gerçekleşmiyorsa o da Peygamberimiz'in makbul duası vesilesiyledir yine. Ancak toplu bir helak gerçekleşmese bile insanlık olarak nice afetler, felâketler, birçok iktisadi darlıklar ve sıhhî sıkıntılar yaşamaktayız. İnsanlığın bu modern karanlıktan kurtulmasının yolu Hazreti Peygamber'in sünnetine tabi olmak ve her biri yol gösteren yıldız mesabesinde olan ashabın izinde yürümektir. Bizim için en güzel örnek ashap olmalıdır zira Hazreti Peygamber'in sünnetinin en iyi tatbikçileri onlardır." denildi.