Mustafa Karakaş/Doğruhaber
Hikâye olarak anlatılır
Bir şemsiye tamircisi, yazmış olduğu şiirleri incelemesi için İngilizlerin büyük şairi Shakespeare’e gönderir ve ondan eleştiri bekler.
Ünlü yazar yazılan şeyin şiir dışında her şeye benzediğini görünce şu cevabı yazar: “Dostum siz şemsiye yapın, hep şemsiye yapın, sadece şemsiye yapın.”
Bunu niye mi yazdık?
Sol cenahın büyük şair diye resmeylediği Ataol Behramoğlu sosyal medyada Kılıçdaroğlu’nun başörtü hamlesine destek verdi ve "Kadınların giyimi konusunda CHP'nin yasa önerisini önemli bir siyasal atak olarak görüyorum. CHP'yi ve Kılıçdaroğlu'nu yıpratmayalım. Kadınlarımız bu sorunu aşmıştır. AKP'den kurtulduğumuzda birçok kadınımız ve genç kızımız türbanı kendiliğinden çıkarıp atacaktır." paylaşımında bulundu.
Aslında paylaşımın ilk cümlesinde bir beis yok.
Yani her ne kadar “tarafsız aydın”ı oynasa da Behramoğlu, başörtüsüne yasal teminat çıkışı ile muhafazakârlardan oy koparmaya çalışırken kendi mahallesinde taşlanan CHP liderine sahip çıkıyor ve parti tabanına “Kılıçdaroğlu’nu yıpratmayalım” sözleri “şu laikçi yobazlığı bırakın Kılıçdaroğlu’nun başörtüsüne özgürlük söylemi karşı mahalleden oy devşirmeye matuf bir politik hamledir. Niye böyle çıngar çıkarıyorsunuz?” demeye getiriyor.
Bunu deme hakkı yok mu? Elbette var!
Ama kendi mahallesindeki yobazlığı durdurmaya çalışırken başörtüsünü “AK Parti iktidarı ile özdeşleştiren ve AK Parti giderse zaten bunlar açılır ifadesi deyim yerinde ise tam bir cehalet.
Tam bir şemsiye tamircisi örneği
Ataol Bey siz gidin şiir yazın.
İşinizi yapın
Çünkü belli ki ne dindarları tanıyorsunuz ne de başörtünün Müslümanlar nezdindeki değerini biliyorsunuz.
Bugün insanlar AK Parti sayesinde örtünmüş değiller. Hatta bugün iktidar nimeti nedeni ile dindarlarda başörtü konusunda bir hassasiyet eksikliği oluştu desek yeridir ama konu bu değil
Konu sizin İslam’ın bir şiarını bir parti iktidarda diye takılıyor sanmanız.
Cehaletiniz yani.
Oysa azıcık araştırsanız
Daha dün CHP’nin “yasaklansın diye” anayasa mahkemesine götürdüğü başörtüsü için Filiz Beyazların can verdiğini öğrenirdiniz
Medine Bircanlar hastane köşelerinde vefat etti.
Bay “aydın” bu ismi hiç duydunuz mu?
Oğlu subay olsun diye 40-50 yaşındaki kadınlardan “başı açık resim istenilen günleri” yeni nesil bilmese de siz bilirsiniz değil mi?
Bu topraklara ait bir münevver olsaydınız bilirdiniz tabii
Aklınızın alamayacağını biliyorum ama daha dün binlerce kız hem de üniversite son sınıfta iken tıptan, hukuktan, öğretmenlikten vazgeçtiler.
İkna odalarında tehdit edildiler de vazgeçmediler
Mecliste linç edildiler
Okullardan öğrencilerinin gözü önünde başını açmaya zorlandılar da boyun eğmediler
Siz bu ülkenin aydını olsaydınız 72 yaşındaki Medine Bircan’ın yaşadıklarından haberdar olurdunuz.
Ameliyat masasına alırken bile “yaşlı kadından başı açık resim istemek”…
Bu ülke bu kadar derin bir çukurluk bile gördü
Ama siz CHP aydınısınız. Bilmezsiniz bu gibi meseleleri
İşte bundan dolayı lütfen politik ve sosyolojik paylaşımlarda bulunmayın
İster şemsiye tamir edin, ister şiir yazın ama bilmediğiniz meselelere girerek kendinizi küçültmeyin.