Millî Eğitim Bakanlığı 32 ilde okul öncesi eğitimi zorunlu hale getirdi. Uygulama 5 yaş grubundaki çocukların, okullara zorunlu kayıtlarını öngörüyor. Eğitimciler ise okul öncesi eğitimin zorunlu olmasının önemli sorunlar doğuracağını söylüyor.
5 yaş grubundaki çocuklara anaokullarında değerler eğitiminin ve dini eğitimin verilmesi durumunda zorunlu eğitimin faydalı olabileceğini ifade eden Siirt Eğitim Bir-Sen Şubesi Başkanı Murat Şeker, şu anki haliyle müfredatla zorunlu eğitimin komünist bloğu ülkelerin uygulamasından farkı kalmayacağına, dolayısıyla eğitimin zorla verilmesinin bir haksızlık olacağına dikkat çekti.
"Eğitim bir hak olduğu kadar eğitimin zorla verilmesi de bir haksızlıktır"
Eğitimin toplumu toplum yapan değerlerden biri olduğunu ifade eden Şeker, "Eğitimin zorunlu oluşu bizim ülkemizde ideolojik olarak farklı kumpasların yaşandığı dönemleri hatırlatıyor. Çok şükür 28 Şubatları geride bıraktık lakin eğitim bir hak olduğu kadar eğitimin zorla verilmesi de bir haksızlıktır. Küçük yaşlarda eğitimin elbette bir faydası vardır. Bilim adamlarına göre çocuk, anne karnında iken dahi öğrenmeye başlıyor. Ama bizim ülkemizde anaokulunda okuyacak olan çocuklar için biraz para gerektiriyor. Zaten dar gelirli halkımız enflasyonun baskısıyla ezilmektedir. Böylesi bir ortamda anaokullarına para yetiştirmek velilere çok ağır bir yük getirecektir." diye konuştu
"Anaokullarına bu tür değerler eğitimi ve dini eğitim getirilecekse faydalı olabilir"
Okul öncesi eğitimin zorunlu hale getirilerek mevcut müfredat ile çocuklara bir katkı sağlayacağına inanmadığını dile getiren Şeker, "Mevcut müfredatın çocuklara bir katkı sunacağını zannetmiyorum ama müftülüklere bağlı sübyan okulları var. Orada küçük çocuklar hem değerlerimizi, hem de dini eğitimlerini alıyorlar. Anaokullarında bu tür değerler eğitimi ve dini eğitim getirilecekse faydalı olabilir ama şu anki haliyle bir zorunluluk getirilirse komünist bloğu ülkelerin uygulaması gibi, olacaktır." dedi.
"Eğitim bir haktır ama zorla verilmesi bir dayatmadır"
Mevcut müfredatla birlikte getirilmek istenen uygulamanın doğru olmadığını ve çocuklara da bir katkı sunmayacağına ve şu anda getirilmek istenen uygulamanın bir dayatma olduğuna dikkat çeken Şeker, şunları kaydetti:
"Eğitim aileden ayrı yürüyen bir şey değil, aile eğitimini de vermemiz gerekiyor. Çünkü çocuk daha çok ailede şekilleniyor. Velilerimizi de bu konuda bilinçlendirmeliyiz. Bazı ailelerimiz kendi eğitimini, kendileri vermek isteyebilir. Sübyan okullarında değerler ve din eğitiminin harmanlandığı bir uygulama şeklinde eğitim verilmesi çocuklar için faydalı olacaktır ama bunun haricinde dayatma yoluyla mevcut müfredatın verilmesinin çocuklarımıza bir katkı sağlayacağını düşünmüyorum." (İLKHA)