Mevsim geçişlerinde bağışıklığını güçlendirmek isteyenler aktarların yolunu tutuyor

​Havaların hissedilir derecede soğumasıyla birlikte bağışıklık sistemini güçlendirmek, gribal hastalıklardan korunmak isteyen vatandaşların rağbet gösterdiği aktarlarda yoğunluk yaşanıyor.

Ekleme: 28.09.2022 15:50:13 / Güncelleme: 28.09.2022 15:50:13 / Güncel / İstanbul Haberleri
Destek için  Haberin Videosunu İzle

Yaz mevsiminin bitmesi ve hava sıcaklığının hissedilir derecede düşmesiyle; mevsim değişikliğine bağlı gribal hastalıklar da baş göstermeye başladı.

Vücut dirençlerini korumak için vatandaşların bitkisel, doğal ve baharat tüketimini arttırdığı gözlemlendi. Havaların soğuması nedeniyle zencefil, zerdeçal, kuşburnu, ıhlamur çayı ve kış çayları başta olmak üzere diğer bitkisel ürünlere olan ilginin arttığı ifade ediliyor.

Vatandaşlar gribal hastalıklardan korunmak ve bağışıklığını güçlendirmek için soluğu aktarlarda alırken aktarlar da hava sıcaklığının düşmesiyle birlikte işlerinin arttığını belirterek müşterileri için özel hazırladıkları bitkisel ürünleri sunuyor.

"Aktarlarda hafif hafif yoğunluk başladı"

Havaların soğumasıyla mevsimsel geçiş nedeniyle grip, nezle gibi hastalıkların yaşanmasında artış yaşandığını dile getiren Aktar Burak Aras, "Havalar soğuyunca insanların bağışıklıkları düşüyor. Bundan dolayı; grip, nezle, akciğer rahatsızlıkları artıyor. Bizim işimiz havaların ısınması ve soğumasıyla alakalıdır. Aktarlarda hafif hafif yoğunluk başladı. Daha çok zencefil, zerdeçal ve tarçın vazgeçilmez üçlüsü alınıyor. Kış çayları, ıhlamur, adaçayı gibi bağışıklık kuvvetlendirici; nezle ve gribe karşı ürünler kullanılmaya başlandı. Bu ürünlere rağbet ve talep artmaya başladı. Gelişim çağındaki gençler ve çocuklar içinde özellikle kestane balı, arı sütü, propolis tarzı arı ürünlere talep artmaya başladı. Tabi bu ürünlerin organik olmasını kesinlikle tavsiye ederiz çünkü çok hileli ürün oluyor. Talep soğuk havalarda daha da artacaktır." dedi.

Hastalığa yakalanmadan ne tüketmeli?

Aktar Burak Aras

Doktorların, bağışıklığın kuvvetli olmasının gribal enfeksiyonlara bağlı hastalıkların önüne geçtiğini belirttiğini hatırlatan Aras; "Vücutta hücreler arasında p53 geni dediğimiz bir gen vardır. Bu gen aktif halde olursa dışardan gelen birçok hastalığa karşı vücudun direnci yüksek olur. Vücudun tek derdi p53 geninin aktif olmasıdır. Eğer bu gen aktif olursa, grip ve nezle gibi küçük rahatsızlıklar vücudumuza tesir edemez. Bu geni aktif halde tutmanın yolları nelerdir, sokak tabiriyle bağışıklığı kuvvetlendirmek için neler yapılmalıdır? P53 genini en çok aktif halde tutan ürün zerdeçaldır. Zerdeçalı şiddetle tavsiye ediyoruz. Zerdeçalın özü, macun ve tarzında olan ürünlerde var bunları da tavsiye ediyoruz. Daha etkili bir şekilde vücuda fayda gösterir. Bunların dışında bal, arı sütü, propolis gibi arı ürünlerini aynı şekilde tavsiye ediyoruz." diye belirtti.

Hastalığa yakalandıktan sonra ne tüketmeli?

Hastalığa yakalanıldığı takdirde tüketilmesi gerekenlerden bahseden Aras, "Hastalığa yakalandığı takdirde kuvvetli bir enerji yüklemesi tavsiye ediyoruz. Nedir bunlar? Vücutta yoğun bir C vitamini banyosu diyelim. Hibiskus, narenciye türü meyveler, kuşburnu tarzı meyvelerde ve çaylarda C vitamini ağırlığı vardır. Bunların dışında; anam babam usulü dediğimiz eski formüllerden olan bitki çayları, ıhlamur, adaçayı, tarçın, zencefil, zerdeçal, hibiskus şeklindeki kış çaylarını aynı şekilde tavsiye ederiz." ifadelerini kullandı. (İLKHA)





Haberin Videosunu İzle
İlgili Videolar