Kartal'da çöken binaya ilişkin davada yeni bilirkişi raporu hazırlandı

Kartal'da, 21 kişinin hayatını kaybettiği, 14 kişinin de yaralı kurtarıldığı Yeşilyurt Apartmanı'nın çökmesine ilişkin devam eden davada, istenen bilirkişi raporu mahkemeye ulaştı.

Ekleme: 31.08.2022 14:04:23 / Güncelleme: 31.08.2022 14:04:23 / Güncel
Destek için 

Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesinde "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan yargılanan 34 sanığın kusur durumunun tespiti için hazırlanan bilirkişi raporu tamamlandı.

Raporda, binanın yıkılmasının ana etkenleri arasında projenin öngörülenden 2 kat fazla inşa edilmesi olduğu anlatılarak, yapının inşası sırasında plandaki kat alanının projesinde görülenden 41 metrekare daha büyük yapıldığı aktarıldı.

Bu nedenle yapının taşıyıcı sistemine gelen yüklerin arttığına vurgu yapılan raporda, bu durumun da yapının taşıyıcılığında olumsuz ve öngörülemez bir durum oluşmasına sebep verdiği kaydedildi.

Bilirkişi raporunda, projede öngörülen duruma göre artmış olan yükler ve projede olması gereken beton dayanımının da bazı elemanlarda sağlanamamış olmasının birleşmesi sonucunda, taşıyıcı elemanlarda zamana bağlı deformasyonların artmasına, kolonlar üzerindeki düşey basınç gerilmelerin de artmasına yol açtığı anlatıldı.

Tüm bunların çökme olayının yaşanmasında ana etkenler olarak değerlendirildiğine yer verilen raporda, şunlar kaydedildi:

"Bu duruma yetersiz bakım ve koruma da eklenince, beton kalitesinin ve bu kalitenin bina içinde dağılımının düzensizliği nedeni ile zamana bağlı oluşan donatı korozyonu nedeni ile ortaya çıkan donatı kesit kayıpları ve beton kesit zayıflamaları da yıkımda önemli rol oynamıştır. Dolayısı ile binanın yapımında sorumluluğu olanlar ile birlikte binanın korunması ve bakımında sorumluluğu bulunan kişilerin de yıkımda sorumluluğunun bulunduğu kanaatine ulaşılmıştır."

- "Binaya yapılan güçlendirme, mühendislik hizmeti alınmadan yapılmış"

Raporda, zamanında binaya yapılan güçlendirmenin herhangi bir mühendislik alınmadan yapıldığı belirtilerek, çalışmanın doğru bir mühendislik hizmeti ile yapılmış olması halinde güvenlik konusundaki problemlerin tespit edileceği, doğru ve daha kapsamlı bir müdahale ile yapı güvenli hale getirilerek can güvenliği riskinin ortadan kaldırılması için gerekli önlemlerin alınabileceği ifade edildi.

Raporda, böyle ciddi ve kritik bir konuda bu hizmeti almadan güçlendirmeyi yapan veya yaptıran mal sahibi, kiracı ya da diğer ilgililerin söz konusu ihmalinin çökme olayının yaşanmasının tali nedenlerinden biri olduğu aktarıldı.

- "Tek asli kusurlu binanın sahibi olan müteahhit"

Çökme olayın yaşanmasında aynı zamanda yapı müteahhidi olan, dava konusu taşınmazın mal sahibi H.Y'nin asli kusurlu olduğuna işaret edilen raporda, çökmenin meydana gelmesine neden olan etkenlerin mal sahibinin bilgisi, onayı ve yönlendirmesi olmadan yapılmış olmasının inşaat endüstrisinin olağan akışına aykırı olduğu kaydedildi.

Raporda bunun yanında dava konusu yapının çökmesine neden olan tüm usulsüzlüklerden kar eden tek kişinin mal sahibi olduğu, bu usulsüzlüklerin inşai sorumluluğunun da büyük ölçüde müteahhitte olduğu belirtilerek, mal sahibinin bu nedenle asli sorumlu olduğu anlatıldı.

Raporda, çökme olayına ilişkin proje müellifi mühendisleri, dönemin imar müdürleri, imar şefleri, mıntıka mühendisleri ve imar müdürlüğünde çalışan bazı görevliler de kusurlu bulundu.