İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Ali İhsan Kılıç ve Mehmet Kılıç, müştekiler ve taraf avukatları katıldı.
"Cinayetlerin sahipsiz köpekleri besleme tartışması nedeniyle işlendiği" iddiaları nedeniyle duruşma salonunda hazır bulunan bazı hayvan hakları savunucuları da davaya katılma dilekçesi verdi. Mahkeme heyeti, talepleri reddetti.
- Sanık ifadeleri
Sanık Ali İhsan Kılıç, savunmasında, diyabet hastası olduğunu belirtti.
Olaydan yaklaşık 1 hafta önce çocuk parkında vakit geçirirken torununa saldıran başıboş köpeği taşla uzaklaştırdığını anlatan Kılıç, Meryem Köşek'in köpeğe neden taş attığını sorduğunu ve bu nedenle kendisine hakaret ettiğini, aralarındaki sözlü tartışmanın ardından o gün başka bir tartışma yaşanmadığını ileri sürdü.
Olay günü diyabet ilacını içtikten sonra pazar yerinde Yahya Köşek ile karşılaştığını aktaran Ali İhsan Kılıç, Köşek'in kendisine bıçakla saldırdığını, kolundan yaralandığını ve çevredekilerin araya girdiğini iddia etti.
Eve gelince kendi emniyeti için evdeki silahı yanına aldığını öne süren Ali İhsan Kılıç, "Bir süre sonra markete gitmek için yeniden dışarı çıktığımda bana saldırdılar. Silahı çekip ateş ettim. Aramızda husumet yoktu." dedi.
Mahkeme başkanının neden silah taşıdığını sorması üzerine sanık Ali İhsan Kılıç, bu kez, iki aile arasında arsa sınırı yüzünden husumet bulunduğunu, emniyeti için silah bulundurduğunu söyledi.
Ali İhsan Kılıç, kasten öldürmeye iştirak suçundan dava açılan ağabeyi Mehmet Kılıç'ın ise herhangi bir suçu ve olayda rolü bulunmadığını savundu.
- "Bıraksalardı bu kadar vahşete izin vermezdim"
Sanık Mehmet Kılıç ise olay günü sokaktan tartışma sesleri gelmesi üzerine dışarı çıktığını ve kavganın nasıl başladığını bilmediğini ifade etti.
Kendisinin kavgayı ayırmaya çalıştığını iddia eden Mehmet Kılıç, şöyle konuştu:
"Beni birisi tuttu. Bıraksalardı bu kadar vahşete izin vermezdim. Çok vahim bir olay oldu. Keşke olmasaydı. Yahya benim 45 senelik komşumdu. Aramızda husumet yoktu. Arsa meselesi yüzünden husumet yoktu. Keşke ben ölseydim de bu vahşet yaşanmasaydı. Benim hiç alakam yok. Köpek besliyorlardı ama hiç sorunumuz yoktu. Biz hayvan severiz. Benim silahtan hiç haberim yoktu. Suçum yok."
- "Olayın aslı husumet"
Olayda annesi, babası ve ablasını yitiren Filiz Topaloğlu, ailesiyle sanıkların daha önce de birkaç kez kavga ettiğini kaydetti.
Babasının silahla vurulduktan sonra tampon yapmak için eve gittiğini anlatan Topaloğlu, "O sırada Ali İhsan tekrar geldi ve 'Yapma diyen' anneme ateş etti. Ben olayın paniğiyle eve gidip eniştemi aradım. O sırada ablam sağdı. Sonra olay yerinde çocukları gördüm. Çocukları içeri aldığımda ablamı da vurdu. Komşular beni içeri çektiler 'Seni de vurur' dediler. Ben kendimi bildim bileli husumet var. Olayın aslı husumet."
- "Savunmasız 3 canı aldılar"
Hayatını kaybeden Funda Güçlü'nün eşi Rıdvan Güçlü ise çocuklarının annesiz kaldığını dile getirdi.
Güçlü, "Ben 3 canımı yitirdim. 7 ve 10 yaşındaki çocuklarım bana olayı anlatıyor. Yaşadıkları travmayı siz düşünün. Arsa yüzünden sorunlar vardı. Babam hep alttan alıyordu. En son köpek olayı. Köpeği taşlıyorlar, çünkü bir kıvılcım bekliyorlar. Olay günü mahallede hiç erkek yok ama onların tüm erkekleri evde. Savunmasız 3 insanın canını aldılar. Şikayetçiyim." ifadelerini kullandı.
- Tanık ifadeleri
Tanık B.S, sanık Ali İhsan Kılıç'ın Yahya ve Meryem Köşek'i vurduktan sonra mermisinin bittiğini, bahçeye gidip şarjör alıp geri geldiğini, sonra da Funda Güçlü'yü öldürdüğünü aktardı.
Tanık olarak ifadesi alınan B.E. ise sanık Mehmet Kılıç'ın olaydan 1 hafta önce kendisinden silah istediğini ancak silahı olmadığı için vermediğini belirtti.
Müşteki avukatlarının diğer tanıkların da dinlenmesi talebi üzerine mahkeme heyeti sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verip duruşmayı yarına erteledi.
- Olay
İzmir'in Bayraklı ilçesinde 10 Haziran'da Ali İhsan Kılıç (66), komşusu Yahya Köşek (61) ile Meryem Köşek'i (57) tabancayla vurmuştu. Kılıç, daha sonra olay yerinde anne babasına pansuman yapmak isteyen kızları Funda Güçlü'yü (37) de silahla yaralamış, hastaneye kaldırılan yaralılar, kurtarılamamıştı.
Olaydan sonra kaçan Ali İhsan Kılıç, polis ekiplerince yakalanmıştı.
Tabanca üzerinde yapılan incelemede parmak izine rastlanan Mehmet Kılıç (68) da 13 Temmuz'da gözaltına alınıp tutuklanmıştı.
İddianamede, iki aile arasında arsa meselesinden kaynaklı 20 yıllık husumet olduğu belirtilmiş, Ali İhsan Kılıç'ın "kasten öldürme", Mehmet Kılıç'ın "kasten öldürme suçuna iştirak" suçlarından 3'er kez müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edilmişti.
Ayrıca sanıkların "silahla tehdit", "kasten yaralama" ve "6136 sayılı kanuna muhalefet" suçlarından da cezalandırılması istenmişti.