Erdoğan: Astana sürecini yeniden ayağa kaldıracağız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sadabad Sarayı'nda, Türkiye-İran Yüksek Düzeyli İş Birliği Konseyi 7. Toplantısı'nın ardından İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile ortak basın toplantısı düzenledi.

Ekleme: 19.07.2022 16:30:12 / Güncelleme: 19.07.2022 16:32:41 / Güncel
Destek için 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı Reisi ile ortak basın toplantısında Türkiye-İran-Rusya üçlü zirvesine ilişkin, "Gerek Sayın Putin gerek şahsım gerekse Sayın Reisi bir araya gelerek gelişmelerin son halini masaya yatırmış olacağız. Astana sürecini yeniden değerlendirme, Astana sürecini yeniden ayağa kaldırma durumu olacaktır." dedi.

Reisi'nin ortaya koyduğu İran'ın komşularla ilişkilerinin geliştirilmesi vizyonunu çok değerli bulduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi, askeri, ekonomik, ticari, kültürel alandaki etraflıca görüşmeleri gerek ilgili bakanların gerekse kendilerinin ifade etme fırsatı bulduklarını söyledi.

İki ülkenin daha önce 30 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşma hedefinin olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

Maalesef Covid-19 salgını sebebiyle ciddi manada gerilemeyle karşı karşıya kaldık. Şu an itibarıyla 7,5 milyar doları yakaladık. İnanıyorum ki iki ülkenin kararlı yürüyüşüyle biz 30 milyar dolara yine ulaşacağız. Savunma sanayinde atacağımız adımlarla bu süreci hızlandırmamız mümkün. Gerek petrol gerek doğal gaz alanında atılacak adımlarla da bu hızlanabilir. Türkiye olarak bildiğiniz gibi özellikle savunma sanayinde ciddi bir sıçramamız mevcut. Bu konudaki dayanışmamızı çok ama çok önemsiyorum.

Cumhurbaşkanı Reisi'nin ifade ettiği gibi terörle mücadelelerinin büyük bir önem taşıdığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

PJAK, PKK, PYD, YPG, FETÖ terör örgütleri, her iki ülkenin de ciddi manada baş belasıdır. Bildiğiniz gibi biz bunları artık NATO sözleşmesinin içerisine de soktuk. Çünkü bunlar hangi ülkede olursa olsun o ülkenin huzurunu kaçıran baş belalarıdır. Dolayısıyla bunlarla, dayanışma içinde bir mücadeleyi sürdürmemiz gerekiyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Türkiye-İran Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi 7. Toplantısı'nın dışında önemli bir toplantıyı daha gerçekleştireceklerini anımsattı.

Astana üçlüsü olarak liderlerle bir araya geleceklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

Gerek Putin gerek şahsım gerekse Sayın Reisi bir araya gelerek gelişmelerin son halini masaya yatırmış olacağız. Astana sürecini yeniden bir değerlendirme, Astana sürecini yeniden ayağa kaldırma durumu olacaktır. Bu vesileyle tüm bakan arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum. Aralarındaki mutabakatı, dayanışmayı devam ettirmelerini özellikle kendilerinden rica ediyorum.

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ise ortak basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Tahran'a ziyaretinin iki ülke arasındaki ilişkilerde önemli bir dönüm noktasını temsil ettiğini söyledi.

Görüşmelerde, Türkiye ile İran arasında yatırım konuları ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesinin ele alındığını belirten Reisi, "Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ülkemize ziyareti iki ülke arasındaki ilişkilerde önemli bir dönüm noktasını temsil ediyor." dedi.

Reisi, "İki ülke arasında bu düzeydeki ticari ve ekonomik ilişkiler, mevcut kapasiteler dikkate alındığında kesinlikle yeterli değil ve daha üst düzeye çıkarılabilir. İki ülke arasında 30 milyar dolar ticaret hacmi belirledik. Bu da mevcut ortak ticaret hacminin üç katına çıkarılması demek." ifadelerini kullandı.

İki ülkedeki şirketlerin faaliyetlerinin artırılması ve yatırım konularının gelişmesinin iki ülke arasındaki ticaretin artmasına vesile olacağını dile getiren Reisi, "İki ülkenin ortak sanayi şirketleri kurması, bugün üzerinde anlaştığımız konulardan biri." diye konuştu.

Türkiye ile İran arasında güvenlik alanındaki iş birliğinin çok önemli olduğunu kaydeden Reisi, şunları söyledi:

Terör, uyuşturucu ve organize suçla mücadele, görüşmelerde vurgulanan konular arasında yer aldı Sınır güvenliğinin sağlanması için terörle mücadele edilmelidir. Terör örgütlerinin farklı isimleri olabilir ancak halklarımızın ve sınırlarımızın güvenliğini tehlikeye atanlar teröristtir ve bu konuları görüşmelerimizde vurguladık. Batı'nın teröristler arasında ayrım yapmasını ve bu konudaki çifte standardını reddettik, iki ülkenin güvenliğini sağlamak için terörle adı ne olursa olsun mücadele edilmesi gerektiğini vurguladık.

İran Cumhurbaşkanı Reisi, iki ülkenin de Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması konusunda hemfikir olduğunu belirtti.

İmzalanan stratejik iş birliği belgesinin İran ile Türkiye arasında geniş ilişkilere yol açmasını umduğunu dile getiren Reisi, "Bu gezinin iki millete ve sevgili dostumuz ve kardeşimiz Türkiye'ye hayırlar getirmesini temenni ederiz." diye konuştu.

Öte yandan İran İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Ali Hamaney, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı görüşmede, Türkiye ile İran'ın tüm bölgesel konularda iş birliğinin artırılmasının hem faydalı hem de gerekli olduğunu belirtti.

İran liderinin basın ofisinin açıklamasına göre, görüşmede Hamaney, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin ve ticaret hacminin istenen düzeyin altında olduğunu ve bu konunun iki ülke liderleri tarafından yapılacak görüşmelerde çözüme kavuşacağını umduğunu dile getirdi.

Hamaney, Türkiye ile İran arasında tüm bölgesel meselelerde iş birliğinin artırılmasının hem faydalı hem de gerekli olduğunu vurguladı.

Suriye'deki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Hamaney, "Suriye'nin toprak bütünlüğünü korumak çok önemli. Suriye'nin kuzeyine yapılacak herhangi bir askeri saldırı kesinlikle Türkiye, Suriye ile birlikte tüm bölgeye zarar verecek ve teröristlere fayda sağlayacaktır." iddiasında bulundu.

Türkiye'nin güvenliğini İran'ın güvenliği olarak kabul ettiklerini ifade eden Hamaney, "Siz de Suriye'nin güvenliğini kendi güvenliğiniz olarak görüyorsunuz. Suriye ile ilgili sorunlar müzakere yoluyla çözülmeli ve İran, Türkiye, Suriye ve Rusya bu meseleleri diyalogla sonuçlandırmalıdır." dedi.

Görüşmede, Dağlık Karabağ'ın Ermenistan işgalinden kurtarılarak Azerbaycan'a geri verilmesinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Hamaney, "Elbette İran ile Ermenistan arasındaki sınırın engellenmesine dönük bir siyaset mevcutsa İran buna karşı çıkacaktır çünkü bu sınır binlerce yıllık bir iletişim yoludur." değerlendirmesinde bulundu.

(İLKHA)