Aylık olarak okuyucusuyla buluşan ve yazar kadrosunda sadece genç yazarların olduğu gençlik dergisi Söz ve Kalem, temmuz ayı dosya konusunda, son zamanlarda özellikle üniversiteler ve belediyeler eliyle gerçekleştirilen etkinliklerin genç kuşakları hayasızlık ve iffetsizliğe ittiği, bununla birlikte gençlere dayatılan yaşam formu ve gençlere rol model olarak sunulan kişilerin gençleri ifsada sürüklediği gibi konulara vurgu yapılmış. Bununla birlikte gençlerin bu hayâsız akına karşı iffet ve hayâ libasına bürünerek korunabileceği ele alındı.
"Hayâ, insanın davranışlarını ve sözlerini güzelleştirip, kıymetlendirir"
Arsız kelimesi daha çok utanma duygusu olmayan, her şart ve ortamda dilediği gibi hareket edip konuşan kimseler için kullanılan bir ifadedir ki zaten sözlükte de 'utanıp sıkılması olmayan kişi' olarak geçtiğine dikkat çekilen dergide, "Utanma yani hayâ duygusu insanı insan eden, insana değer katan ve insan olma onurunu en üst perdede yaşayabilme imkânı sağlayan çok kıymetli bir duygudur. Hayâ, insanın davranışlarını ve sözlerini güzelleştirip, kıymetlendirir. Ancak hayâsı olmayan insanlar için bir sınır olmadığından onu haramdan ve günahtan uzaklaştıracak bir engelde olmuyor. Hayâsı olmayanın bir sınırı olmadığı içinde kişi; dilediğini yapıp, istediği gibi yaşamakta bir beis görmemeye başlıyor ve en nihayetinde günah bataklığında debeleniyor. Zira hayâ nefsin çirkin istek ve davranışlarından rahatsız olup onları terk etmeyi sağlar." ifadeleri kullanıldı.
"Gençlerimizi, gelecek nesilleri İslam'ın şemsiyesi altına almaz, onları bu hayâsız akıma karşı koruyamazsak dünyamızı kaybedeceğimiz gibi ebedi hayatımızı da karartmış olacağız"
Teknik anlamdaki ilerlemeyle bağlantılı olarak değişimlere uğrayan toplumsal yaşam formları haz, hız, zevk, şehvet, teşhircilik ve sair kötü hasletlerle bozulmalara ve çürümelere uğradığı belirtilirken, "Üretilen her teknolojik ürün ile birlikte yukarıda saydığımız kötü hasletlerde üretilmeye ve toplum arasında yaygınlaştırılmaya başlandı. Bireylerin toplum arasında görünür olma hevesi onları olmadık davranışlara sergilemeye itti. Kadın-erkek fark etmeksizin teşhircilik, çıplaklık, hayasızlık, iffetsizlik toplum arasında yaygınlaşmaya ve en kötüsü de normalleşmeye başladı. Müslüman genç vakarını ve en önemlisi de hayâsını koruyarak bu hayâsız akıma karşı direnmeli, bu ahlaksız sele karşı başta kendisini ve gelecek nesilleri İslam’ın şemsiyesi altında korumaya almalıdır. Gençlerimizi, gelecek nesilleri İslam'ın şemsiyesi altına almaz, onları bu hayâsız akıma karşı koruyamazsak dünyamızı kaybedeceğimiz gibi ebedi hayatımızı da karartmış olacağız." ifadelerine yer verildi.
Dergide kimler ne yazdı?
Edep, iffet ve hayâ gibi konuları ele aldığımız dergimizde bu ay; Ahmet Karaduman, "Hilkate Dönüş", Ahmet Çalışkan, "Hayâyı Edep ile Ayakta Tutmak", Müzeyyen Sena Titiz, "Ahlak-ı Hamide: Hayâ" ve Yusuf Yetiş,"Yüküm, Dağların Yüklenemediği Yüktür" yazıları ile dosya konusu olan edep, hayâ ve iffet konularında yazdı. Öykü köşesinde Muhammed Kaya, "Cami ve Böcek", Analiz sayfasında Muhammed Zeki Aygur, "Gıda Krizi" ve Gündem köşesinde Ali Tarhan, "Dev Mama Sektörünün Gölgesinde Başıboş Köpek Sorunu" yazılarıyla okurlarıyla buluştu.
Analiz, gezi yazısı, kütüphaneden notlar, bilim ve teknolojiye dair önemli yazıların yer aldığı Söz ve Kalem dergisi, matbu olarak okuyucuyla buluşmanın yanı sıra, dileyen okuyucular derginin dijital haline de ulaşabiliyor. (İLKHA)