5 Temmuz 2009 yılında komünist Çin yönetimi tarafından yapılan provokatif eylemler sonucunda yaşanan Urumçi Katliamı, 13'üncü yılından unutulmadı.
Uluslararası Doğu Türkistan STK’lar Birliği tarafından Sarıyer Çin Konsolosluğu önünde yüzlerce kişinin katılımıyla İngilizce, Arapça ve Türkçe olarak 3 dilde gerçekleştirilen basın açıklamasında, söz konusu katliam telin edilirken hâlihazırda hukuksuz uygulamalarına, soykırıma devam eden Çin'in Doğu Türkistan üzerindeki baskılarının son bulması için de uluslararası kamuoyuna çağrıda bulunuldu.
Grup adına basın açıklamasını okuyan Uluslararası Doğu Türkistan STK'lar Birliği Başkanı Hidayetullah Oğuzhan, 13 sene önce Doğu Türkistan’ın Urumçi şehrinde gerçekleşen katliamı hatırlatmak, şehitleri anmak ve devam eden soykırımın durdurulması için çağrıda bulunmak amacıyla toplandıklarını hatırlattı.
"Barışçıl eylemler kanlı bir şekilde bastırıldı"
Oğuzhan, "5 Temmuz Urumçi Katliamı, Doğu Türkistan'daki işgalin, asimilasyon ve soykırım politikası uygulamalarının en açık örneklerinden biridir. Doğu Türkistan’da ve işgal altında tuttuğu diğer tüm bölgelerde büyük çaplı bir soykırım uygulayan işgalci Çin, uluslararası değerleri yok etmekte ve insan haklarını hiçe saymaktadır. Bugün buradan tüm dünyaya 'soykırıma sessiz kalma' sloganıyla haykırmaktayız. Çin'in Guang Dong eyaletinin, Shao Guan ilçesindeki bir oyuncak fabrikasında köle işçi olarak çalıştırılmak üzere zorla götürülen Doğu Türkistanlı Uygur gençlere yönelik, 26 Haziran 2009'da bir saldırı meydana geldi. Saldırı esnasında 50'den fazla Doğu Türkistanlı Uygur genç, çok sayıdaki ırkçı Çinliler tarafından linç edilerek öldürüldü. İşgalci Çin ve yerel yönetim olayın açığa çıkmaması için medyayı kontrol altına aldı ve katiller hakkında soruşturma yürütmedi. Başta üniversite öğrencileri olmak üzere, olayın örtbas edilmesinden memnun olmayan Doğu Türkistan halkı, yaşanan zorbalık, katliam ve yıllardır devam eden işgal politikalarına karşı tepkilerini barışçıl bir şekilde ifade etmek amacıyla 5 Temmuz 2009 tarihinde Urumçi'de protesto eylemi gerçekleştirdi. Fakat bu barışçıl eylem İşgalci Çin tarafından kanlı bir şekilde bastırıldı ve binlerce Doğu Türkistanlının şehit edilmesiyle sonuçlanan 5 Temmuz Urumçi Katliamı gerçekleşti." dedi.
"Çinliler olay sonrasında bulduğu her Uygur'a saldırıp birçoğunu öldürdü"
Aynı gününün gecesinde ise Urumçi'de Doğu Türkistanlıların toplu yerleşim bölgelerinde ev ev arama yapıldığını hatırlatan Oğuzhan, "O gece suçsuz yere tutuklanan on binlerce insandan birçoğunun akıbeti hâlâ meçhuldür. Olayı takip eden 6 Temmuz günü, İşgalci Çin tarafından dağıtılan sopa, balta ve bıçaklar ile sokaklarda gezen Çinli yerleşimciler, bulduğu her Uygur'a vahşice saldırıda bulunarak birçoğunu öldürdü. Uygurlara ait dükkânlar, lokaller ve diğer tüm mekânlar tahrip edildi. Buna yönelik İşgalci Çin hiçbir önlem almamakla beraber saldırganların güvenliğini korudu ve karşılık gösteren Uygurları tutukladı. Bu olay, Doğu Türkistanlıların kendi hak ve hukukunu korumak için her türlü bedeli ödemeye hazır olduğunu göstermekte ve halkın bağımsızlık iradesini ortaya koymaktadır. Nitekim Urumçi Katliamı, uluslararası insan hakları kuruluşlarının, uluslararası gözlemcilerin ve dünya medyasının dikkatini Doğu Türkistan'daki zulme ve işgale çeken önemli bir olaydır. Cumhurbaşkanımız ve dönemin başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Urumçi'de yaşananların adeta bir soykırım olduğunu ifade etmesi ve Türkiye'nin tüm illerinde halkın sokaklara dökülerek katliamı protesto etmesinin yanı sıra Birleşmiş Milletler ve insan hakları kuruluşları tarafından da kınamalar yapılmıştır." diye konuştu.
Uluslararası Doğu Türkistan STK'lar Birliği ve Doğu Türkistanlılar olarak uluslararası kamuoyuna çağrıda bulunan Oğuzhan, "Bugün burada 5 Temmuz'u referans göstererek, uluslararası kuruluşlara, devletlere, insan hakları örgütlerine ve diğer tüm taraflara, Çin'in Doğu Türkistan’da işlemekte olduğu tüm suçları araştırmak, kabul etmek ve devam eden soykırımın durdurulması için acilen harekete geçmek için çağrıda bulunuyoruz." şeklinde konuştu. (İLKHA)