Tiftik keçisi, koyun, tavşan, deve ve lama gibi hayvanların yünlerinin su, sabun ve ısı yardımıyla oluşturulan alkali bir ortamda liflerin birbiri arasına girmesi ile elde edilen keçe, bilinen en eski tekstil yüzeyli el sanatı ürünü olup ortaya ilk çıkış tarihi kesin olarak bilinmemektedir.
Kullanım alanının genişliği nedeniyle keçe, günlük yaşamın bir parçası olarak varlığını bugün de sürdürmektedir. Bununla birlikte son dönemlerde turistik ve hediyelik eşya üretiminde olduğu gibi birçok sanatçının eserlerinde keçe kullanımı görülmektedir.
Gelişen teknoloji ve tekstil ürünlerine olan rağbet, Keçecilik mesleğini de durma noktasına getirdi.
Meslekten eskisi gibi kâr edemediği için de insanlar bu işle uğraşmak istemiyorlar.
Van’da yarım asırlık Keçe Ustası Musa Amca her şeye rağmen mesleğini icra etmeye devam ediyor. Keçecilik zanaatının yok olmaması için eski toprak evinde çalışmaya devam eden Musa Amca, keçenin eskiden çok fonksiyonel olduğuna dikkat çekti.
“Eskiden her şey keçeden yapılırdı”
50 yıldır keçe işi ile uğraştığını hatırlatan Musa Amca, “Eskiden kilimler yoktu, her şey keçeden yapılırdı ve keçe çok kıymetliydi. Aylarca Norduz taraflarında kalır, koçerler için keçeden çadır yapardık. Ama günümüzde artık Keçecilik kalmadı. Kilim yerine 60-70 kilogram keçe kullanıp kilim yapardık.” dedi.
Keçeden yapılan çoban kepenelerinin çok kıymetli olduğunu belirten Musa Amca, günümüzde artık kimsenin bu mesleğe sahip çıkmadığını, çırak yetiştiremediklerini ifade etti. (İLKHA)