CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Türkiye'nin çözülemeyecek sorunu yoktur ama bu iktidar, var olan tek kişilik hükümet, bu sorunu çözemez. Kapasitesi yok, bilgisi yok, birikimi yok ve çözemez. Bu sorunun çözülmesinin tek yolu var demokratik yollarla sandığın gelmesi." dedi. Kılıçdaroğlu, Yenimahalle Belediyesi Dört Mevsim Tiyatro Salonu'nda düzenlenen Engelliler Çalıştayı'ndan ayrılırken gazetecilerin sorularını yanıtladı.
'Kavga edeceğiz' diyerek kimi kastetti
Dünkü grup toplantısında yaptığı konuşma hatırlatılarak "Kavga edeceğiz, dediniz. Kimi kastettiniz?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Türkiye'nin içinde bulunduğu şartları siz de biliyorsunuz, ben de biliyorum. Adalet yok, hukuk, demokrasi yok. Anayasa ayaklar altında." dedi. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Bu ülkede herkes perişan vaziyette ama sarayın sesi bile çıkmıyor. Ülke neredeyse sahipsiz konumda. Dolayısıyla ben bu ülkeyi seven, bu ülke için çaba harcayan, bayrağımızın dalgalanmasını isteyen, özgürce dalgalanmasını isteyen, vatanına bağlı bütün kesimleri yol arkadaşım olarak kabul ettim ve onlara çağrı yaptım. 'Bizim vatanını satanlarla kavga etmemiz lazım.' dedim, doğru mu? Doğru. Bu laf doğru mu? Evet bu laf da doğru. O zaman ben bunu seslendirmek zorundayım. Ben bunu söylemek zorundayım. Allah aşkına inanabiliyor musunuz bir davadan beraat ediyorsunuz, aynı dava tekrar açılıyor bu sefer müebbette mahkum ediliyorsunuz. Böyle bir Türkiye'yi siz ister misininiz? Ben istemem."
Böyle bir Türkiye'de ben ne konuşayım?
Bunun için vatandaşları uyarmak zorunda olduğunun altını çizen Kılıçdaroğlu, "Ciddi bir sorunumuz var. Ekonomiye bakın, dış politikaya, iç politikaya bakın. Allah aşkına bana söyler misiniz, milyonlarca çocuğun karanlığa mahkum edildiği bir Türkiye'de ben ne konuşayım? Ben ne söyleyeyim?" dedi. Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
- Milyonlarca çocuk, bu çocuklar acaba okula nasıl gidiyorlar, bu çocuklar nasıl besleniyorlar, bu çocuklar nasıl banyo yapıyorlar? Bunu düşünen var mı?
- 'Efendim elektrikler kesildi.' Bitti o kadar, tek cümle. Ama o cümlenin arkasında milyonlar var ve ben onların yaşadığı dramı yaşamak zorundayım, o konuşmayı yapmak için.
- Ben o dramı yaşadım ve o konuşmayı yapmak benim hakkım. Ben bütün vatandaşların sorunlarına sahip çıkmak zorundayım.
- Türkiye'nin çözülemeyecek sorunu yoktur ama bu iktidar, var olan tek kişilik hükümet, bu sorunu çözemez. Kapasitesi yok, bilgisi yok, birikimi yok ve çözemez.
- Bu sorunun çözülmesinin tek yolu var demokratik yollarla sandığın gelmesi. O nedenle bütün arkadaşlarıma söyledim, eğer bunu istiyorsanız yol arkadaşı olmak istiyorsanız buyurun gelin beraber yürüyeceğiz.
- Eğer, 'Hayır biz mevcut düzenden memnunuz.' diyorsanız yolunuz açık olsun, ayrılın bizden.
Yalnız bırakıldığını mı düşünüyor?
"Yalnız bırakıldığınızı mı düşünüyorsunuz?" denmesi üzerine ise Kılıçdaroğlu, "Hayır efendim, hayır. Geniş kitleleri yanıma çekmeye, geniş kitlelerin sözcüsü olmaya, geniş kitlelerin dertlerini Mısır'daki sağır sultan duydu, saraydakinin de duymasını istedim, bunun için yaptım." dedi.
Cumhurbaşkanı adaylığını mı açıkladı?
Konuşmasının cumhurbaşkanlığına aday olduğu şeklinde yorumlandığının hatırlatılması üzerine ise Kılıçdaroğlu, "Hayır, hayır" yanıtını verdi.
Spor
Dünya
Spor
Güncel
Güncel
Dünya
Güncel
Güncel
Güncel
Spor
