Haber Yorum - Faruk Kuzu
20. yy’ın meşhur Batılı düşünürü Bernard Shaw’ın dillere pelesenk olan bir sözü var;
"Eğer; 20 yaşında iseniz ve komünist değilseniz kalbiniz yok demektir... 40 yaşında hala devrimci iseniz kafanız yok demektir...”
Solculuğun geçer akçe olduğu ve hızlı bir trend yakaladığı dönemde söylenmiş bu söz üzerinde düşünmek bile gereksiz oldu artık.
Çünkü Komünizm, bir ideoloji olarak tarihin tozlu raflarındaki yerini alalı çok oldu.
Buna rağmen Sosyalizm’i ENTELLEKTÜEL bir şov malzemesi olarak görüp bu markadan nemalanan insan çok.
Günümüzde ‘gerçek komünist veya daha hafifi ile ‘gerçek sosyalist’ olarak gösterilebilecek bir ülke veya bir kimse gösterebilir misiniz?
Cevap kocaman bir HAYIR olacaktır.
Ama aynı soruyu Türkiye’de sorsanız İDEOLOJİK NOSTALJİ FURYASINA kapılmış nicesi ortaya atılıp kendini SOLCU olarak addedebiliyor.
Bunlardan birisi de İyi Parti Genel İdare Kurulu Üyesi Arzu Önşen.
Ulusalcılığı ekmek kapısı olarak gören bir TV kanalında şu ifadelerle ideolojik konumlanışını belirtiyor Önşen;
“Bana herkes dedi ki 'siyasette fikrini söyleme'. Bu benim beni bilmeliler. Sen kimsin diye soruyorlar ya şimdi. 5 senede bir yerden geliyorsun. Sen kimsin? Ben sosyalist devrimci bir ülkücü olarak tanımladım kendimi. Memleketin son noktası bu işte." diye konuştu."
Doğrusu hayreti mucip bir tabir şu “Sosyalist devrimci ülkücülük!”
Her biri ayrı bir dalga!
Ha devrimciliği diğer ikisi için de sos yapabilirsiniz ama ‘Sosyalist Ülkücülük’ Bernard Shaw’ın 40 yaş sonrasına işaret ettiği kısma denk geliyor gibi!