Hileli gıdalar sofraya hastalık taşıyor

Gıda mühendisleri, gıda ürünlerinde artan hileyi, firmalara verilen para cezalarının caydırıcı olmamasına, yetersiz denetime, merdiven altı işletmelerin yeterince takip edilmemesine ve hayat pahalılığına bağlıyor.

Ekleme: 04.03.2022 09:20:11 / Güncelleme: 04.03.2022 09:20:11 / Güncel / Gaziantep Haberleri
Destek için 

Tarım ve Orman Bakanlığı laboratuvar sonucu ile taklit-tağşiş yapıldığı kesinleşen gıdaları kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye düşürecek şekilde bozulmuş, değiştirilmiş gıdaları üreten 371 firmanın 559 parti ürününü açıkladı.

Tarım ve Orman Bakanlığı yaklaşık 1,5 yıl aradan sonra gıdada hile yapan firmalar ve ürünlerin listesini yayımladı. Açıklanan listede Gaziantep'ten 8 firma ve 9 ürün yer aldı.

Bakanlığın 19 ay sonra yayımladığı taklit-tağşiş listesinde Tarım Kredi Kooperatiflerinin de bir ürünle yer alması dikkat çekti. Yayımlanan hileli ürün üreten firmalar arasında “çiftçi kuruluşu” Tarım Kredi Kooperatiflerinin de yer alması manidar bulundu.

Yayımlanan listede, sofralara gelen birçok gıdanın üretiminde hileli yöntemlere başvurulması dikkat çekti.

Bakanlığın internet sitesinde sahte olduğu kesinleşen ürünlerin listesi paylaşılırken, baharatlarda gıda boyası, peynirde nişasta, zeytinyağında bitkisel yağ, sucuklarda kanatlı eti veya sakatat tespit edildi.

Yayımlanan listede arıcılık ürünleri, baharat, bitki, çay, kahve, bitkisel yağ, çikolat ve kakao ürünleri ile enerji içecekleri, et ve et ürünleri, pastacılık ürünleri ve tatlılar, süt ve süt ürünlerinin yanı sıra takviye edici gıdalarda taklit-tağşiş yapıldığı veya ilaç etken maddesi ilave edildiği ortaya çıktı.

Söz konusu firmaların aylarca vatandaşa dana yerine at ve domuz eti, yoğurt yerine jelatin yedirdiği görüldü.

Gıdada hile yapan ve halkın sağlığını hiçe sayan firmalar sık sık teşhir edilse de aynı hileleri yapmaya ve halkın sağlığı ile oynamaya devam ediyor.

Gıda ürünlerinin fiyatlarında meydana gelen artışlar nedeniyle tüm gıda ürünlerinde taklit ve tağşiş oranlarının arttığına dikkat çeken Gıda Mühendisleri Odası Gaziantep İl Temsilcisi Onur Aydın, yapılan denetimlerin ve cezaların de yetersiz olduğunu belirtti.

Halk sağlığını tehlikeye atan firmalara uygulanan para cezasının ve teşhirin caydırıcı olmadığını ifade eden Aydın, taklit ve tağşiş yapılan ürünlere bakıldığında önceki listelerde benzerlik gösterdiğini dile getirdi.

Denetimlerin ve cezaların yetersiz olduğunu dile getiren Aydın, gıda üretimi yapan firmaların düzenli olarak denetlenmesi ve cezaların daha caydırıcı olması gerektiğini vurguladı.

“Son yılların en fazla ürün ve marka olan hileli ürün listesi olması dikkat çekici”

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından uzun bir aranın ardından insan sağlığını tehlikeye düşürebilecek şekilde gıdada hile yapan firmaları kamuoyu ile paylaştığını belirten Aydın, “Tarım ve Orman Bakanlığı uzun bir aradan sonra hileli gıdalar listesini yayımladı. 371 firma 559 parti ürünü teşhir etti. Son yılların en fazla ürün ve marka olan hileli ürün listesi olması dikkat çekici. Çikolatalarda ilaç etken maddesi, baharat ürünlerinde gıda boyası, et ve sucukta farklı hayvan etleri, süt ürünlerinde nişasta ve baharatlarda boya bulundu. Sahte bal yine önlenemedi ve çok sayıda balda hile yapıldığı tespit edildi.” dedi.

“Gıda fiyatları arttıkça hile de artıyor”

Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) tarafından Şubat ayı gıda enflasyonunun yüzde 123 olarak açıklandığını belirten Aydın, “Gıda fiyatları son 1 yılda 2 katının da üstüne çıktı. Vatandaş ucuz ürüne yöneldi, hile yapan firmalar bunu fırsat bildi. Fiyatlar arttıkça Hile de artmaya devam edecek. 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 4 bin 500 TL’nin üzerine çıktı. Yani asgari ücretle geçinen bir aile bırakın fatura ödemeyi temel beslenme ihtiyacını karşılayamayacak. Bu durumda gıda güvencesinden artık bahsedemeyiz. Gıda güvencesi vatandaşın yeterli ve sağlıklı gıdaya erişme hakkıdır. Fakat asgari ücret civarı çalışan 6.3 milyon insanın gıda güvencesi tehlikede.” ifadelerini kullandı.

“Süt ürünlerinde natamisine dikkat”

Tarım ve Orman Bakanlığı'nın açıkladığı tağşiş görülen ürünlerde gıdalarda küflenmeyi engelleyen koruyucu madde natamisine de rastlandığına dikkat çeken Aydın, “Bozuk sütlerin işlenmesinde kullanılan antifungal bir ilaç olan natamisin çok sayıda süt ürününde limitlerin üstünde tespit edildi. Göz iltihabı ilacı olarak da bilinen natamisinin yüksek limitlerde kullanıldığında akut ve kronik sağlık sorunlarına yol açacağı ile ilgili Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılmış çalışmalar var. Ayrıca süt ürünlerinin de bitkisel yağ ve nişasta gibi ürünler kullanılması süt fiyatlarında son dönemlerde yaşanan artış ile orantılı olarak arttığı düşünülebilir.” şeklinde konuştu.

Padişah ve mesir macunu gibi gıdalarda ilaç etken maddesinin durdurulamadığını ifade eden Aydın, “Sildenafil ve tadalafil ilaç etken maddeleri daha çok prostat ve cinsel sağlık sorunlarının tedavisinde doktor kontrolünde kullanılması gereken bir moleküldür. Gıda da herhangi bir miktarda kullanımı yasaktır. Çikolata ve macunlarda kullanımının bir türlü önüne geçilemiyor.” diye konuştu.

“Tüketicinin et ürünlerini parça halinde alması ve dikkatli olması gerekir”

Et ürünlerinde domuz, tek tırnaklı ve kanatlı etinin tespit edildiğini belirten Aydın, “Boyut küçüldükçe hile büyüyor. Kıyma ve sucuk gibi ürünlerde yıllardır bilinen ve bir türlü yeterli önlem alınmayan hileler kaldığı yerden devam ediyor. Tüketicinin et ürünlerini parça halinde alması ve dikkatli olması gerekir.” uyarısında bulundu.

“Denetimler yetersiz”

Gıda hilelerinin durdurulamamasının sebeplerine değinen Aydın, “Birincisi denetimler yetersiz, Tarım ve Orman Bakanlığı denetçi kadroları ve denetçi sayıları yetersiz. Yeterli sayıda gıda mühendisi istihdam edilerek denetim altyapısı güçlendirilmeli. Daha etkin ve çok sayıda denetim yapılmalı. İkincisi cezalar caydırıcı değil. Cezaların artması ve daha fazla firmanın takip altında olması gerekir. Üçüncüsü merdiven altı işletmelere takip edilemiyor. 11 yıldır 1887 firmaya hile işlemi yapılmış. Fakat Türkiye’de değişik araştırmalarda 100 binden fazla merdiven altı işletme olduğu düşünülüyor. Bu firmalar bakanlık sisteminde kayıtlı olmadığı ve ambalaj kullanılmadığı için hile listelerinde yer almıyor.” dedi. (İLKHA)