​Necmettin Erbakan vefatının 11'inci yıl dönümünde yad edildi

​Saadet Partisi, vefatının 11'inci yıl dönümü dolayısıyla Millî Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan için anma programı düzenledi.

Ekleme: 27.02.2022 19:30:13 / Güncelleme: 27.02.2022 19:38:30 / Güncel / İstanbul Haberleri
Destek için  Haberin Videosunu İzle

54. Hükümet Başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın konu alan "Erbakan Haftası" başladı. 

Saadet Partisi, "Erbakan Haftası" etkinlikleri kapsamında İstanbul'da Haliç Kongre Merkezi'nde, Merhum Erbakan Hoca'yı anma programı gerçekleştirdi. 

 

Anma programına Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, milletvekilleri, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.

"Adaletin olmadığı yerde ne devletten ne düzenden ne de insanca yaşamdan bahsetmek mümkün değildir"

Erbakan Haftası etkinlikleri çerçevesinde, her yıl farklı bir yönüyle Erbakan Hocayı anlamaya, değerlendirmeye çalıştıklarını belirten Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu, "Geçtiğimiz yıllarda; Erbakan Hocamızın 'İlim Adamı' yönünü, bazen 'Siyaset ve Devlet Adamı' yönünü anlamaya çalıştık. Bir yıl; 'Dürüstlük ve Nezaketini' anlamaya, bir başka yıl 'Ahlak ve Adalet' anlayışını yorumlayarak, dersler çıkarmaya çalıştık. Bu yıl; Erbakan Haftası etkinliklerinin ana teması, 'Adil Devlet ve İnsanca Yaşam' olarak belirlendi. Sözlerimin hemen başında, bu temayı çok önemli bulduğumu ifade etmek isterim. Çünkü adalet; mülkün, yani devletin temelidir. Adaletin olmadığı yerde ne devletten ne düzenden ne de insanca yaşamdan bahsetmek mümkün değildir. Adalet, bir gömleğin adeta ilk düğmesidir. O yanlış iliklendiği takdirde, diğer tüm işler yanlış gidecektir. Ne yazık ki, bugün böyle bir durumla karşı karşıyayız." dedi.

Türkiye’nin ve dünyanın da en büyük probleminin adaletsizlik olduğuna dikkat çeken Karamollaoğlu, "Adalet konusunda yaşanan çifte standarttır. Merhametin yerini nefretin, şefkatin yerini öfkenin, diyalogun yerini çatışmanın, adil paylaşımın yerini sömürünün almış olmasıdır. Bugün yeryüzünde yaşayan 8 milyar insandan 1 milyarı her gece yatağa aç giriyor. Böyle bir dünyada adaletten ve insanca yaşamdan bahsetmek mümkün mü? 80 ailenin servetinin 8 milyar insanın gelirinden fazla olduğu bir dünyada, adil paylaşımdan bahsetmek ne kadar mümkün? Her 10 saniyede bir çocuk açlıktan hayatını kaybediyor. 1,5 milyar insan günlük 1 doların altında gelirle hayata tutunmaya çalışıyor, böyle bir düzende insanca yaşamdan bahsetmek mümkün mü?" diye konuştu.

"Irak'tan, Yemen'den, Filistin'den, Arakan'dan sonra korkarım şimdi bunlara Ukraynalı çocuklar da eklenecek"

Ukrayna ile Rusya arasında yaşanan savaşa değinen Karamollaoğlu, "Unutmayalım savaşın ilk kaybedeni çocuklardır. Yeryüzündeki savaş ve çatışmalardan dolayı 82 milyon insan mülteci durumunda. Son 10 yılda 2 milyondan fazla çocuk bu çatışmalarda hayatını kaybetti, 6 milyon çocuk sakat kaldı. Irak’tan, Yemen'den, Filistin'den, Arakan'dan sonra korkarım şimdi bunlara Ukraynalı çocuklar da eklenecek. Ne acıdır ki, emperyalist hırslar nedeniyle, parklarda oynaması gereken çocuklar, Ege'de, Akdeniz'de şişme botların üzerinde can veriyor. Yeryüzünün hemen her bölgesinde şiddet, çatışma ve savaş var. Masum ve mazlum insanların kanı ve gözyaşı oluk oluk akıtılıyor. İnsanlar hayatta kalabilmek adına; evlerinden, kendi vatan topraklarından binlerce kilometre uzaklara gitmek zorunda kalıyor. Gittikleri yerlerde de horlanıyor, dışlanıyor, şiddet görüyorlar." şeklinde konuştu.

"Çatışma için değil, diyalog için buradayız"

İnsanın, eşref-i mahlukat olarak yaratıldığını hatırlatan Karamollaoğlu, "İşte bugün, Erbakan Hocamızın vesilesiyle bir araya geldik. İnsanın, eşref-i mahlukat olarak yaratıldığının bilincindeyiz. Bizler; çatışma için değil, diyalog için buradayız. Kutuplaşma için değil, kucaklaşma için buradayız. Bizim şiarımız; Çifte standart değil adalettir! Üstünlük taslamak değil eşitliktir! Sömürü değil hakça paylaşımdır. Baskı ve tahakküm değil insan hakları ve hürriyettir! Şeffaflıktır, ehliyettir, liyakattir, dürüstlüktür. Dayatma değil uzlaşmadır." diye belirtti. (İLKHA)

Haberin Videosunu İzle
İlgili Videolar İlgili Galeriler