Geçtiğimiz yıl ilan edilen ve Recep ayının son haftasında yapılması kararlaştırılan Dünya Kudüs Haftası, bu yıl 25 Şubat-4 Mart tarihleri arasında çeşitli etkinlik ve programlarla ihya ediliyor.
Bu kapsamda Diyarbakır'da Cuma namazı sonrasında Ulu Camii önünde Peygamber Sevdalıları Vakfı ve İTTİHADUL ULEMA'nın öncülüğünde geniş katılımla basın açıklaması düzenlendi.
Basın açıklamalarına siyasi parti ve STK temsilcilerinden bir çok kesim destek verdi. Açıklamaya ayrıca; Mısır İhvan-ı Müslimin Hareketinden Abdulxaliq Şerif, Eritre Alimler Birliğinden Hasan Selman, Yemen Alimler Birliğinden Abdullah Zindani, Doğu Türkistan Alimler Birliğinden Abdulvaris Hoten, HAMAS Hareketinden Aktivist Tellal Nassar, Afganistan Alimler Birliği Başkanı Abdussabur Abbasi gibi önemli isimler de katıldı.
Açıklamayı Peygamber Sevdalıları Genel Başkan Yardımcısı Yahya Ograş okudu.
Ograş, ümmetin ilk kıblesi Kudüs'ün, on yıllardır ümmetin en şedit düşmanlarının esareti altında inlediğini, siyonist katillerin kirli çizmeleri altında ezildiğini belirtti.
Hazreti Peygamber'in, topraklarında namaz kılıp Mirac’a yükseldiği Kudüs'ün yeni Selahaddinleri beklediğine işaret eden Ograş, "Gözlerini hasretle açmış, Selahaddinleri yetiştiren ümmetin cesur evlatlarına bakıyor. Yeni Selahaddinler ne zaman diye soruyor!" dedi.
Ograş, "Ey Selahaddin’in çocukları! Ey Fatih’in çocukları! Ne zaman el ele verip atalarınız Selahaddinler gibi, Fatihler gibi İslam dünyasının başına çekirgeler gibi üşüşmüş Haçlı sürülerini, Siyonist barbarları defedeceksiniz? Geldikleri yere geri göndereceksiniz? Ey İslam ümmeti! Ey Müslüman halklar! Ey Kürtler, Türkler, Araplar, Farslar ve İslam ümmetinin diğer evlatları! Ey bu ümmetin âlimleri, hatipleri, aydınları, ümmetin kurtuluşunu dert edinmiş Müslümanlar! Kudüs’ün esareti ümmetin esaretidir. Kudüs’ün kurtuluşu ümmetin kurtuluşudur. Kudüs ümmeti birleştirecek en güçlü bağdır." ifadelerine yer verdi.
Kudüs davasının, ümmetin ortak davası olduğu belirten Ograş, "Ümmeti izzete götürecek, vahdeti sağlayacak, ümmetin en şedit düşmanını zillete mahkûm edecek davadır. Kudüs’e sahip çıkmak, Kudüs’ü gündeme getirmek, Kudüs’ün kurtuluşu için çalışmak bütün Müslümanlara farzdır. Kudüs ümmetin, namus davasıdır." diye belirtti.
"Müslüman ülkelerin yöneticileri, ihanet şebekesiyle her türlü ilişkiyi sonlandırmalıdır"
Ograş, şunları kaydetti:
Kur’an’ın ifadesiyle ümmetin en büyük düşmanı siyonistlerin işgali altında bulunan ilk kıblemizin özgür kılınması boynumuzun borcudur. Her zaman ve her zeminde bütün imkânlar seferber edilerek Kudüs davası gündeme getirilmeli, halkımızda Kudüs bilinci oluşturulmalıdır.Selahaddin Eyyubi’nin torunları ve varisleri olarak Kudüs’ün kurtuluşu için her türlü bedeli ödemeye hazırız. Bu dava Arapların, Türklerin, Kürtlerin, Farsların veya başka bir milletin davası değildir. Kudüs davası ümmetin tüm unsurlarının ortak davasıdır. Kudüs’ün kurtuluşu da ancak ümmetin vahdetiyle mümkündür.
İslam ülkelerinin yöneticilerine çağrıda bulunan Ograş, "Buradan İslam ülkelerinin yöneticilerine sesleniyoruz; Siyonist israil, Batı dünyasının bir projesidir. İslam dünyasının kalbine sapladıkları zehirli bir hançerdir. İslam dünyasını işgal etmek, zenginliklerini talan etmek, Müslüman halkları esir almak isteyen Batılı Haçlılar, Siyonist çeteyle Müslümanları bölmek, fitne tohumları ekmek için kullanmaktalar." değerlendirmesinde bulundu.
Ograş, "Müslüman ülkelerin yöneticileri, İslam dünyasının gücünü zayıflatıp emperyalistler karşısında aciz bırakmaya çalışan bu ihanet şebekesiyle her türlü ilişkiyi sonlandırmalıdır. Müslümanların mukaddes ilk kıblesi Kudüs’ü işgal eden bu çeteyi tanımamalı, elçiliklerini ve tüm irtibat bürolarını kapatmalıdırlar. Bu terörist çeteyle siyasi, askeri ve ekonomik ilişki kurmak İslam dünyasına, Müslüman halklara ve Kudüs davasına ihanettir. Müslüman ülkelerin yöneticileri kendi halklarına bu ihaneti reva görmemeli, kendi geleceklerini de tehlikeye atan bu gaflete son vermeli!" şeklinde konuştu.
"Dostluklarınız, düşmanlıklarınız Kudüs davası eksenli olsun"
Müslümanlara da seslenen Ograş, Kudüs davasına sadece sözle değil, eylemlerle de sahip çıkılması gerektiğine dikkat çekilerek, şu çağrılarda bulundu:
"Hangi kesimden, partiden, camiadan olursanız olun, Kudüs davasının ümmetin ortak davası olduğu bilinciyle hareket etmeli ve bu davaya katkı sunmalısınız. Liderleriniz ve yöneticileriniz üzerinde baskı unsuru olmaya çalışmalı, siyonist çete ile ilişkilerin sonlandırılması için gayret göstermelisiniz.
Müslüman kardeşlerimiz! İlk kıblemizin, Mescid-i Aksa’mızın, kurtuluşu, ümmetin selameti için bu mukaddes davaya siz de omuz verin! Siyonist çeteyi ekonomik, siyasi ve her alanda boykot edin! Siyonist çetenin ürünlerini boykot edin, bu boykotu etrafınızda yayın, ailelerinize, dostlarınıza, komşularınıza bu konuda örnek olun. Siyonist katillerin silahlarına kurşun olmayın! Ürünlerini alarak onların cinayetlerine ortak olmayın!
Müslüman kardeşlerimiz! Dostluklarınız, düşmanlıklarınız Kudüs davası eksenli olsun. Kudüs davasının dostlarını dost, düşmanlarını düşman edinin. Kudüs’e ihanet edenlerin ümmete de ihanet ettiğinin, Kudüs işgalcileriyle işbirliği içinde olanların İslam düşmanlarıyla işbirliği içinde olduğunun farkında olun." (İLKHA)