“Gözler yalan söylemez” sözü araştırmayla kanıtlandı!

Gözler insanların ne kadar sağlıklı olduğunu gösteriyor. Araştırmayı yürüten bilim insanları, retinaların durumu incelenerek insanın hızlı yaşlanıp yaşlanmadığını ve onların biyolojik yaşlarını hesaplayabiliyor.

Görme en mükemmel duyu hissidir. Gözlerimiz beş duyu organımız arasında öğrenme ve algılama yeteneğimizin %80'ini borçlu olduğumuz, bizi dünyaya bağlayan pencerelerimizdir.

Gözler hastalık haritanızı gösteriyor!

British Journal of Ophthalmology isimli dergide yayınlanan bir bilimsel çalışma ile gözlerin insanın biyolojik yaşını, dolayısıyla da genel sağlık durumunu doğrudan tespit edebildiği ortaya kondu.

Araştırmayı yürüten bilim insanları, retinaların durumu incelenerek insanın hızlı yaşlanıp yaşlanmadığını ve onların biyolojik yaşlarını hesaplayabiliyor.

Yayınlanan çalışmada geliştirilen bir makine öğrenimi modeli ile retinalar üzerinden biyolojik yaş hesaplama yöntemi uygulandı ve algoritma o kadar az hata payına sahipti ki Birleşik Krallık’taki 47 bin orta yaşlı insanın biyolojik yaşları tahmin edilebildi. Bu 47.000 insandan 1.871’i ise şu anda hayatını kaybetmiş durumda ve ölümlerin ağırlıklı olarak retinası 'daha yaşlı' olan gruptan olduğu ifade edildi.

Retina yaşlıysa hastalıktan ölüm oranı artıyor!

Eğer algoritma bir insanın retinasının asıl yaşından 1 yaş daha yaşlı olduğunu saptarsa o insanın gelecek 11 yıl içerisinde herhangi bir hastalık gibi sebepten ölme olasılığı %2 artıyor. Aynı zamanda da kardiyovasküler hastalık veya kanser dışındaki bir nedenle ölüm riski de %3 artıyor.

Bu çok büyük bir araştırma ancak hâlâ bulgular sadece gözlemsel. Bilim insanları retinayla yaşam uzunluğu arasındaki biyolojik bağlantıyı tam olarak tanımlayamıyor.

Geçmişte göz üzerinde yapılan çalışmalar sayesinde bilim insanları yine kardiyovasküler hastalıklar, böbrek rahatsızlıkları ve yaşlanmanın çeşitli belirtilerini tahmin edebilmeyi başarmıştı. Ancak bu çalışma, retina ile yaşlanma faktörünü bağlayan ilk çalışma olma niteliğini taşıyor.

Retina 5 dakikadan kısa bir sürede taranabiliyor ve eğer bilim insanları bu doku tabakasının vücudun geri kalanıyla nasıl bağlantılı olduğu hakkında daha fazla şey öğrenebilirse, doktorların ellerinde yeni ve çığır açan mükemmel bir gelişme olabilir.