Taliban, 15 Ağustos 2021 tarihinde Afganistan'ın başkenti Kabil'i ele geçirerek ülkede 20 yıldır süren ABD işgaline son vermişti.
Uzun yıllar süren işgallerin büyük yıkıma uğrattığı Afganistan'da, yaklaşık 40 senedir süren savaşlarda yaklaşık 2 milyon insan hayatını kaybetti.
Halkının yaklaşık yüzde 90'nı zor şartlar altında hayata tutunmaya çalıştığı Afganistan'da, milyonlarca insan temel gıda maddelerine ulaşmakta dahi zorluklar yaşıyor.
Afganistan'daki duruma duyarsız kalmayan Türkiye'deki vakıf ve dernekler, Afgan halkına yardım eli uzatıyor.
Yaklaşık 25 yıldır Afganistan'da yardım çalışmalarına devam eden İHH, Taliban'ın kabil'i ele almasının ardından da yardım çalışmalarına devam ediyor.
İHH Şanlıurfa İl Başkanı Behçet Atila, Afganistan'daki son durumla ilgili İLKHA'ya konuştu.
"Afganistan halkı çok zor şartlar altında"
Afganistan'da ciddi anlamda bir insani kriz yaşandığını belirten Atila, "İHH İnsani Yardım Vakfı, yaklaşık 25 yıldır Afganistan'da insanı yardım faaliyetlerini sürdürüyor. 15 Ağustos 2021'de yaşanan gelişmelerden sonra ülkedeki ekonomik durum daha da ağırlaştı. Bütün dünya Müslümanlarına ve vicdan sahibi insanlara iş düşmektedir; çünkü bölgede çok ciddi bir insanı kriz yaşanmaktadır. Açlık ve yokluk hat safhadadır. 38 milyonluk nüfusun büyük bir oranı çok zor ekonomik şartlarda, çok ağır bir durumdadır. 15 Ağustos'tan önce de zaten ülkenin önemli bir kesimi sosyal yardımlarla ayakta duruyordu. Son gelişmelerden sonra sivil toplum kuruluşlarının da bölgeden çekilmesi ile maalesef durum daha da vahimleşti." şeklinde konuştu.
"Müslümanlar Afganistan'a yardım için yoğunlaşmalıdır"
Afganistan için yardım kampanyası başlattıklarını belirten Atila, "İHH olarak bu süreçte bölgeye özellikle insanı yardım noktasında yoğunlaştık. Zaten Afganistan'da var olan yetim çalışmalarımızı, kalkındırma projelerimizi, yetimhanelerimizi, su kuyularımızı ve gıda yardımı çalışmalarımızı yoğunlaştırma ihtiyacı hissettik. Şu anda Türkiye'nin birçok yerinde bu çalışmalar yürütülüyor. 'Afganistan'da insani kriz kapıda, yalnız bırakma' sloganıyla bir kampanya başlattık. Müslümanların, diğer sivil toplum kuruluşlarının da bölgeye yoğunlaşması gerektiğine inanıyoruz. Şu anda yavaş yavaş bölgeye yoğunlaşmaya çalışan sivil toplum kuruluşlarının olduğunu da artık görüyoruz elhamdülillah. İnşallah İHH dışında diğer kardeş sivil toplum kuruluşlarımızın da bölgede yoğun faaliyet yapmaları gerekiyor; çünkü dünyadaki birçok sivil toplum kuruluşu maalesef bölgeden geri çekilmişti, onun için bizlere daha fazla iş düşmektedir." ifadelerini kullandı.
"Afganistan'a göndereceğimiz yardım tırları hazırdır"
Şanlıurfa'da İHH olarak, zor şartlarda yaşam mücadelesi veren Afgan halkı için yardım kampanyası düzenlediklerini vurgulayan Atila, "Şanlıurfa'da başlattığımız kampanya çerçevesinde giyim ve ayakkabıdan oluşan 2 tır insani yardım malzememiz hazırdır, gerekli gümrük izinlerimizi alır almaz tırlarımız Urfa'dan Afganistan'a hareket edecektir. Kampanyamız devam ediyor yardımları almaya devam ediyoruz. Hatta üçüncü tırımız da yarıdan fazla doldu inşallah. Kısa sürede o da tamamlanır o zaman inşaallah üç tırımızı birden çıkarırız diye düşünüyorum. Destek veren tüm hayır sahiplerine çok teşekkür ederiz. "diye konuştu.
"Afgan halkı, işgalcileri ülkelerinden kovan bir halktır"
Afganistan'ın ümmet için neden önemli olduğuna değinen Atila, "Afganistan; Uzakdoğu ile Ortadoğu arasında bir köprü ve coğrafi açıdan çok önemli bir konuma sahiptir. Aynı zamanda dini bütün bir topluluktur. Afganistan'da Tacik, Özbek, Belluş ve Peştu gibi ümmetin farklı etnik kökenlerine sahip insanlar yaşamaktadır. Hızla gelişmekte olan Çin ile sınırı olan bir coğrafyada bulunması hasebiyle; ümmetin uzak coğrafyalardaki önemli ve stratejik bir bölgesidir. Afgan halkının küresel güçlere karşı yıllardır verdiği mücadele çok önemli ve takdire şayandır. Afgan halkı, kendi ülkelerini işgal eden güçleri ülkelerinden kovan bir halktır. Açlık ve sefaletle boğuşan halkın, kendi ülkesinin özgürlüğü için mücadele ediyor olması takdire şayan bir durumdur. Dünyanın saygı göstermesi gerekir. Bu asil halkın ayakları üzerinde durabilmesini sağlama noktasında yardımcı olunmalı." dedi. (İLKHA)