Ülke basınındaki habere göre, polis yetkilileri, Kulgam bölgesinde Hassanpora köyünde güvenlik güçleri ile direnişçiler arasında çatışma çıktığını belirtti.
Yetkililer, çatışmada 2 direnişçinin öldüğünü kaydetti.
Hindistan hükümetinin verdiği rakamlara göre, geçen yıl içerisinde Keşmir vadisinde en az 170 direnişçi, 34 sivil ve 30 Hindistan askeri öldü.
Hindistan, 5 Ağustos 2019'da kabul ettiği anayasa değişikliğiyle Cammu Keşmir'in özel statüsünü kaldırmış, eyalet yönetimini lağvederek bölgeyi merkeze bağlı iki ayrı Birlik Toprağı'na ayırmıştı.
Kararın ardından Hint güvenlik güçleri, Cammu Keşmir'de asayiş operasyonlarını ve halk üzerindeki baskılarını yoğunlaştırmış, sokağa çıkma yasağının yanı sıra internet, telefon ve ulaşım kısıtlamaları getirmiş, bölgedeki yerel partilerin yöneticileri ve üyelerini gözaltına almıştı.
Keşmir sorunu
İngiltere, 1947'de sömürge olarak yönettiği Hindistan'dan çekilirken o dönemde prenslik olan Keşmir, bağımsızlıklarını yeni kazanan Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda tercihle karşı karşıya kaldı.
Nüfusunun yüzde 90'ı Müslüman olan Keşmir halkı, 1947'de Pakistan'a katılmaktan yana tavır alsa da dönemin prensi, Hindistan ile birleşmeye karar verdi.
Karara Müslüman Keşmir halkı karşı çıktı. Pakistan ve Hindistan'ın bölgeye asker göndermesiyle taraflar, 1947'de ilk kez savaştı. İki ülke arasında yine aynı nedenle 1965 ve 1999'da savaş çıktı.
Savaşların ardından sağlanan geçici ateşkes sonucunda Cammu Keşmir'in yüzde 45'i Hindistan'ın, yüzde 35'i Pakistan'ın kontrolünde kaldı. Bölgenin doğusundaki yüzde 20'lik bir kısım ise sınırdaş Çin'in hakimiyetine verildi.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), 1948'den itibaren aldığı kararlarla Keşmir'in askerden arındırılmasını ve geleceğinin halk oylamasıyla belirlenmesini öngörüyor.
Hindistan yönetimi, halk oylamasına karşı tutum benimserken Pakistan, BMGK kararlarının uygulanmasını istiyor.
Bölgede yıllardır süren çatışmalarda, on binlerce sivil, direnişçi ve hükümet güçlerine bağlı güvenlik görevlisi hayatını kaybetti.