Van'daki İslami STK'lardan yılbaşı kutlamalarına afişli tepki

Van İslami Dayanışma Platformu (VİDAP) tarafından hazırlanan ve kentin işlek caddelerindeki ilan panolarına yapıştırılan uyarı yazıları ile yılbaşı kutlamanın Müslüman âdeti olmadığı hatırlatıldı.

Ekleme: 28.12.2021 16:09:30 / Güncelleme: 28.12.2021 16:24:44 / Güncel / Van Haberleri
Destek için  Haberin Videosunu İzle

Van İslami Dayanışma Platformu tarafından 3 yıldır yapılan çalışmalar ile kentin işlek caddelerinde bulunan ilan panolarına yılbaşı eğlenceleri ile ilgili uyarıcı ve hatırlatıcı yazılar asılıyor.

"Ey Müslüman özüne dön" uyarısı ile başlayan afişte Hazreti Peygamber'in 'Kim bir kavme benzerse o da onlardandır' hadisi de yer alıyor.

Ayrıca kumar ve şans oyunları, alkollü içecekler, zina ve fuhuş hakkında uyarılarda bulunulan yazıda, yılbaşı eğlence ve kutlamalarının İslam dininde haram olduğu belirtiliyor.

Yapılan çalışmalar ve yılbaşı kutlamaları hakkında açıklamada bulunan Van İslami Dayanışma Platformu Sözcüsü Abdullah Koç, emperyalist ve küfür sistemlerinin Müslümanlar üzerindeki kötü emellerine yaklaştığını belirtti.

Hastalıkların, kıtlığın, kuraklığın, zulüm ve adaletsizliğin toplum olarak gündemimizi kuşattığı bir zaman diliminde yeni bir miladi yıla girildiğini hatırlatan Koç, geldiğimiz noktada toplum gündeminin genel olarak hastalıklar, maddi sıkıntılar yani kısacası dünya ve dünyanın geçiciliği üzerine olduğunu söyledi.

"Müslümanlar dini bayramlarına göstermedikleri hassasiyeti Müslüman olmayanların bayramına göstermektedir"

Abdulah Koç

Koç, "Emperyalist ve küfür sistemleri yüzyıldan beri amaçladıkları Müslümanları gerçek kimliğinden uzaklaştırıp batılılaştırma, yaşam tarzlarını değiştirip yozlaştırma insanlar kontrol altına alıp köleleştirme ve en nihayetinde İslam'ı ve İslam topluluklarını ifsat edip ortadan kaldırma hedeflerine yaklaşmışlardır. Bundan dolayıdır ki Müslüman halkımız kendi dini bayramlarına göstermedikleri hassasiyetleri gayrimüslimlerin bayramlarına göstermekteyiz. Hiçbir Hristiyan'ın bizlerin dini bayramları olan Ramazan ve Kurban Bayramı'nı tebrik bile ettiklerine şahit olmazken onların dini bayramı olan Noel'i aynı onlar gibi kutlama yarışına girmekteyiz. O güne has programlar yapmakta Allah'ın haram kıldığı piyango biletini almak için büfe kuyruklarında zamanını ve dinini heba etmekteyiz. Sırf onlara benzemek için o geceye has olarak hindi kesmekte, çam ağacı süslemekte, yılbaşı hediyeleşmesi yapmakta ve kitlesel yılbaşı eğlencelerinde ve televizyon başında sabahlamaktayız." dedi.

"Kim bir kavme benzerse o da onlardandı"

Müslümanların Hıristiyan ve Yahudilere benzemeye çalıştığını ifade eden Koç, "Allah'ın haram kıldığı içki oluk oluk tüketilmekte ve böylece Allah Resulünün Hristiyanlar ve Yahudileri işaret ederek 'Onlar kalelerin deliğine de girse onları takip edeceksiniz' hadisinin tecellisini gerçekleştirmekte ve yine 'kim bir kavme benzerse oda onlardandır' hadisinde olduğu gibi onlara benzemeye ve böylece Allah'u Teala'ya isyan bayrağı açma yarışına girilmektedir. Toplumumuzun böylesine dinden uzaklaşmasının ve yozlaşmasının sebeplerini tevhid bilincinden ve yaşayışından uzaklaşmak, La ilahe İllallah'ın anlam ve mahiyetini gereğince bilmemek, ahiret inancının eksikliği, İslam ahkamının hâkim olmayışı ve sorumluluk sahiplerinin iyiliği emredip kötülükten sakındırma çabasından uzaklaşması gösterilebilir." ifadelerini kullandı.

"Allah Resulü bizi bin 400 yıl önce uyarmış"

Bütün bu kalbi hastalıkların tedavisinin en iyi tespit ve tedavi yönteminin Allah Resulü tarafından bin 400 yıl önce bildirildiğini dile getiren Koç, Hazreti Peygamber'in Muhacirlere yaptığı şu nasihatleri hatırlattı:

"Bir milletin içinde zina, fuhuş ortaya çıkıp nihayet o millet bu suçu aleni olarak işlediğinde, mutlaka içlerinde veba hastalığı ve onlardan önce yaşamış milletlerde görülmemiş başka hastalıklar yayılır. Ölçü ve tartıyı eksik yapan her millet, mutlaka kıtlık, geçim sıkıntısı ve başlarında ki hükümdarların zulmü ile cezalandırılır.

Mallarının zekâtını vermekten kaçınan her millet, mutlaka yağmurdan mahrum bırakılır (kuraklıkla cezalandırılır) ve hayvanları olmasa onlara yağmur yağdırılmaz.

Allah'ın ahdini (emirlerini) ve Resulünün ahdini (yaptığı anlaşmaları ve sünnetini) terk eden her milletin başına, Allah mutlaka kendilerinden olmayan bir düşmanı musallat eder ve düşman o milletin elindekilerin bir kısmını alır.

İdarecileri Allah'ın Kitabı ile amel etmeyip, indirdiği hükümlerden işlerine geleni seçtikçe Allah onların hesabını kendi aralarında görür (fitne, fesat ve anarşi belasına maruz kalırlar)./İbn-i Mace, Fitne, 22) (İLKHA)













Haberin Videosunu İzle
İlgili Videolar