BBC'nin yaptığı araştırma, Myanmar ordusunun Temmuz ayında sivillere yönelik toplu katliam gerçekleştirdiğini ortaya çıkardı.
Görgü tanıkları ve hayatta kalanlar, bazıları 17 yaşında olan askerlerin, önce köylüleri topladığını, ardından erkekleri ayırıp öldürdüğünü söyledi. Kamera görüntüleri ve olaylara ait fotoğraflar, öldürülenlerin çoğunun önce işkence gördüğünü gösteriyor.
Dört ayrı olayda meydana gelen cinayetler Temmuz ayında, Myanmar'ın ortasındaki Sagaing Bölgesi'nde Kani kasabasında gerçekleşti.
Yönetimi ele geçiren Ordu katliamlara devam ediyor!
BBC, Kani'deki 11 görgü tanığıyla konuştu ve anlattıklarını, ülkedeki insan hakları ihlallerini araştıran İngiltere merkezli bir sivil toplum kuruluşu olan Myanmar Witness tarafından toplanan cep telefonu görüntüleri ve fotoğraflarla karşılaştırdı.
Katliamın en büyüğü, en az 14 erkeğin işkence gördüğü veya ölümüne dövüldüğü ve cesetlerinin ormanlık alandaki bir çukura atıldığı Yin köyünde gerçekleşti.
Yin'deki görgü tanıkları BBC'ye, bu kişilerin öldürülmeden önce iplerle bağlandıklarını ve dövüldüklerini söylediler.
Kardeşi, yeğeni ve kayınbiraderi öldürülen bir kadın, "İzlemeye dayanamadık, bu yüzden başımızı eğip ağladık" dedi. "Yapmamaları için yalvardık. Umursamadılar. Kadınlara, 'Kocanız aralarında mı? Eğer öyleyse son sözlerinizi söyleyin' dediler."
Öldürülmekten kaçmayı başaran bir kişi, askerlerin erkeklere ölmeden önce saatlerce korkunç muamelede bulunduğunu söyledi. Bu kişi, "Bağlandılar, taşlarla ve tüfek dipçikleriyle dövüldüler ve bütün gün işkence gördüler" dedi. "Bazı askerler genç görünüyordu, belki 17 ya da 18, ama bazıları gerçekten yaşlıydı. Yanlarında bir kadın da vardı."
Yakınlardaki Zee Bin Dwin köyünde, Temmuz ayı sonlarında, çok da derin olmayan toplu mezarlara gömülmüş, aralarında muhtemelen bir çocuğa ait olan ufak bir cesedin ve engelli birinin cesedinin de bulunduğu 12 parçalanmış ceset bulundu. Bazılarının uzuvları koparılmıştı.
60 yaşlarında bir adamın cesedi, yakındaki bir erik ağacına bağlı olarak bulundu. BBC tarafından incelenen cesedinin görüntülerinde açık işkence belirtileri vardı. Ailesi, asker köye girdiğinde oğlunun ve torununun kaçtığını, ancak onun ise yaşının onu koruyacağına düşünerek köyde kaldığını söyledi.
Cinayetler, bölgede demokrasinin yeniden tesis edilmesini talep eden sivil milis grupların orduya yönelik saldırıları için toplu bir ceza gibi görünüyordu.
BBC tarafından toplanan görsel kanıt ve ifadelerden, erkeklerin özel olarak hedef alındığı ortaya koyuyor. Ölenlerin aileleri, erkeklerin orduya yönelik saldırılara karışmadıkları konusunda ısrar ediyorlar. Yin köyü katliamında erkek kardeşini kaybeden bir kadın, askerlere yalvardığını ve kardeşinin "mancınık bile tutamayacağını" söylediğini aktardı. Bir askerin "Hiçbir şey söyleme. Yorulduk. Seni öldürürüz" dediğini anlattı.
Darbeden bu yana yabancı gazetecilerin Myanmar'da haber yapması yasak. Resmi olmayan medya kuruluşlarının çoğu kapatıldı, bu da ülkeden haber yapmayı neredeyse imkansız hale getirdi.
BBC, bu haberde öne sürülen iddiaları Myanmar'ın Enformasyon Bakan Yardımcısı ve askeri sözcüsü General Zaw Min Tun'a iletti. General, askerlerin toplu katliamlar gerçekleştirdiğini inkar etmedi.
Zaw Min Tun, "Olabilir" dedi. "Bize düşman gibi davrandıklarında kendimizi savunma hakkımız var." Birleşmiş Milletler şu anda Myanmar ordusunun gerçekleştirdiği iddia edilen insan hakları ihlallerini araştırıyor.