HAMAS: Cenaze töreni saldırısından Filistin Ulusal Güvenlik Güçleri sorumludur

HAMAS, Lübnan'ın güneyindeki el-Burc eş-Şimali Kampı'ndaki cenaze törenine katılanların üzerine ateş açılmasıyla ilgili yayımladığı 8 maddelik bildiride olaydan el-Fetih Yönetimine bağlı Filistin Ulusal Güvenlik Güçlerinin sorumlu olduğunu bildirdi.

Ekleme: 13.12.2021 11:45:10 / Güncelleme: 13.12.2021 11:48:26 / Dünya
Destek için 

HAMAS tarafından yayımlanan 8 maddelik bildiride; aralarında Filistinli gruplar, akademisyen, siyasetçi ve binlerce Filistinlinin katıldığı cenaze törenine yapılan saldırının kasıtlı olarak gerçekleştirildiğine vurgu yapıldı.

Lübnan'ın Tire kentindeki el-Burc eş-Şimal Kampındaki cenaze törenine otomatik silahlarla ve öldürme kastıyla ateş açıldığına dikkat çekilen HAMAS bildirisinde, saldırı sonucu 3 HAMAS mensubunun şehid olduğu belirtildi.

Dün, bir patlama sonucu şehid olan mühendis Hamza Şahin'in cenaze töreninin düzenlendiği el-Burc eş-Şimali Kampı'ndaki mezarlıkta defin yapılırken gerçekleşen saldırı sonrası Muhammed Taha (30), Muhammed Hüseyin el-Ahmed (22) ve Ömer Muhammed es-Sihli (21) şehid düşmüş, saldırıda çok sayıda Filistinli de yaralanmıştı.

Bildiride, siyonist işgalcilerin Filistinli şehidlerin cenazelerinde işledikleri suçlara benzerliği hatırlatan HAMAS, olaya ilişkin şu ifadelere yer verdi:

"Birincisi: Cenazeye katılan Filistinlilere yönelik bu korkunç suçtan ve kasıtlı suikasttan tam anlamıyla Filistin Ulusal Güvenlik Güçlerini, Filistin Yönetimini ve Lübnan'daki güvenlik güçlerini sorumlu tutuyoruz.

İkincisi: Bu katliam Lübnan merkezli Filistin toplumunun tüm üyelerini hedef almakta ve ülkedeki Filistin halkına ve gruplarına yönelik bir saldırı anlamına gelmektedir.

Üçüncüsü: Bu suç, Lübnan'da ikamet eden Filistin toplumunun iç barışını, güvenliğini ve istikrarını sabote etmeyi amaçlamaktadır. Bu suç, ekonomik ve sosyal krizlerle karşı karşıya olan ve işgal rejiminin entrikalarının hedefi olan Lübnan'da işlendiğinden, bu cinayet ülkenin güneyinde Filistin direnişini destekleyen bir sıcak noktada Lübnan halkının güvenliğini tehdit ediyor.

Dördüncüsü: Bu iğrenç suç, geri dönüş hakkını ortadan kaldırmak ve Filistinli mültecilere yeniden yerleştirmeyi dayatmak için her zaman Filistin mülteci kamplarını hedef almayı planlayan işgal rejiminin işgal politikasına tamamen hizmet ediyor.

Beşincisi: Fetih'i ve diğer Filistinli grupları ve siyasi partileri, yalnızca işgal rejiminin işgaline hizmet eden sözde 'Filistin Ulusal Güvenlik Güçleri'nin bu planını kınamaya çağırıyoruz. Lübnan'da bu tür güvenlik güçlerinin varlığı, mülteci kamplarındaki güvenliği tehdit ettiği için yararsız ve anlamsız hale geldi.

Altıncısı: Filistinlilerden, katilleri Lübnan güvenlik güçlerine teslim etmelerini, onları ve suçta parmağı olan herkesi sorumlu tutmalarını talep ediyoruz. Lübnan güvenlik güçlerini bu suçluları kovalamaya ve bugünkü katliamı gerçekleştiren güvenlik gruplarıyla her türlü koordinasyonu durdurmaya çağırıyoruz.

Yedincisi: Şehid ailelerini selamlıyor, acılarını paylaşıyoruz. Filistin halkının şehidlerini 'Filistin direnişinin şehidleri' ve 'HAMAS şehidleri' olarak görüyoruz.

Sekizinci: Lübnan'daki ve özellikle Burc el-Şimali'deki mülteci kamplarındaki Filistin halkını, Filistin direnişini ve Filistin şehidlerini destekledikleri için selamlıyoruz.

HAMAS hareketi olarak bizler, Filistinlilerin işgal rejiminin uygulamalarına ve terörizme karşı gösterdiği kararlılık ve cesur direnişten gurur duyuyoruz. HAMAS ayrıca, kurtuluşa, bağımsızlığa ve ebedi başkenti Kudüs olan Filistin devletinin kurulmasına kadar Filistinlilerin direniş yolunda devam edeceklerini vurguluyoruz." (İLKHA)