Uluslararası kuruluşlar dünya çocukları için acil eylem planları başlatmalı

Yetim Vakfı tarafından hazırlanan Dünya Çocukları İnsani Durum Raporu, "20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü" münasebetiyle düzenlenen basın açıklamasıyla kamuoyu ile paylaşıldı.

Ekleme: 20.11.2021 13:35:14 / Güncelleme: 20.11.2021 13:35:14 / Güncel / İstanbul Haberleri
Destek için  Haberin Videosunu İzle

160 ülkenin incelendiği raporda, uluslararası örgütler başta olmak üzere dünya ülkelerine, uluslararası kamuoyuna, eğitim, akademik gelişim ve yetimhanelerden oluşan 4 ayrı başlıkta çağrı yapıldı.

Üsküdar Belediyesi Bağlarbaşı Kültür Merkezi'nde düzenlenen basın açıklaması ile 11 ülkeden 50 çocuğun eserlerinin sergilendiği bir resim sergisi de açıldı.

173 ülkenin ele alındığı Dünya Çocukları İnsani Durum Raporu'nu kamuoyuyla paylaşan Yetim Vakfı Başkanı Murat Yılmaz, İslam İşbirliği Teşkilatı başta olmak üzere, Birleşmiş Milletler ve uluslararası kuruluşlarının çocukları, korumak, daha iyi şartlarda yaşamalarını sağlamak için acil eylem planları ortaya koymaları gerektiğini vurguladı.

Dünya üzerinde her dört çocuktan birinin savaş, çatışma ve felaketlerden etkilenen ülkelerden birinde yaşadığını belirten Yılmaz, ortalama bir milyar yetim, öksüz, terk edilmiş veya sosyal yetimin olduğunu söyledi.

Yetim Vakfı Başkanı Murat Yılmaz

"Sosyal gelişmelere bakıldığında dünyanın insanlık için arzu edilen iyilik ikliminin bir hayli uzağında"

54 maddeden oluşan Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin, çocuk hakları ve korunma haklarının yanında her türlü ihmal ve istismara karşı dokunulmazlığın kanunlarla sağlanmasını kapsadığını hatırlatan Yılmaz, "Ancak ne var ki, çocukların çoğu bu tabii haklarından ve onlar adına temenni ettiğimiz güzel hayattan nasiplenemiyorlar.

Bugün dünya üzerindeki siyasi, ekonomik ve sosyal gelişmelere bakıldığında dünyanın insanlık için arzu edilen iyilik ikliminin bir hayli uzağında. Ortadoğu, Afrika, Balkanlar, Kafkasya, Orta Asya, Uzakdoğu ve Latin Amerika’da savaşlar, insan eliyle gerçekleşen felaketler, yoksulluk ve hastalıklar çocukları hayatlarının baharında en ağır koşullarla yüz yüze bırakıyor." dedi.

"Daha etkili, planlı ve programlı bir faaliyet takvimi hazırlanmalı"

Avrupa, Kuzey Amerika ve Avustralya gibi coğrafyalarda ise aile kurumunun neredeyse kaybolması ile birlikte her iki çocuktan birinin baba ya da anne figürü olmaksızın sosyal yetimler olarak büyümek zorunda olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Bugün karşı karşıya olduğumuz tablonun daha etkili, planlı ve programlı bir faaliyet takvimi hazırlama mecburiyetini açıkça ortaya koyuyor. 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü münasebetiyle dünya çocuklarının durumunu mercek tutmak ve insanlığın eriştiği seviyeyi paylaşmak istiyoruz. Biliyoruz ki bir toplumun gelişmişliği o topluma ait çocukların hayatı kuşatan her alandaki durumlarıyla ölçülebilir." diye konuştu.

"Bir milyar yetim çocuk var"

Dünya Çocukları İnsani Durum Raporu'nun 2021'e göre çocuklar açısından pek iç acıcı olmadığını, hatta korkutucu boyutlarda olduğunu belirten Yılmaz, "Dünya üzerinde her dört çocuktan biri savaş, çatışma ve felaketlerden etkilenen ülkelerden birinde yaşarken, ortalama bir milyar yetim, öksüz, terk edilmiş veya sosyal yetimle aynı gök kubbenin altında yaşıyoruz. Bu neredeyse 2,5 milyara varan dünya çocuk nüfusunun yüzde 40'ına tekabül ediyor. Çocuklar dünya üzerindeki suç örgütlerinin de hedefi halinde. Her sene 2,5 milyon çocuğun kaçırılarak satılıyor olması meselenin ciddiyetini ortaya koyuyor." şeklinde konuştu.

"160 milyon çocuk işçi, 40 milyon mülteci çocuk var"

Yılmaz, "Dünya üzerinde oyun ve eğitim çağlarında cephelere sürülen 300 bin aktif çocuk asker bulunuyor. 80 milyonu aşkın mülteci nüfusunun yarıdan fazlasını çocuklar oluşturuyor, bu da en az 40 milyon mülteci çocuk demek. Ayrıca başta Doğu Türkistan, Suriye, Filistin, Arakan, Yemen, Afganistan, Keşmir, Somali menşeli milyonlarca çocuk, mülteci ya da çocuk kamplarında yaşıyor. Her gün açlık ve yoksulluğa bağlı nedenlerle 22 bin çocuk hayatını kaybederken, 385 milyon çocuk ağır yoksulluk şartları altında hayatına devam ediyor. Senede 4 milyon kişi insan kaçakçılığının konusu olurken bunun 2,5 milyonunu çocuklar oluşturuyor. Dünyada 79 milyonu tehlikeli işlerde olmak üzere 160 milyon çocuk işçi bulunuyor. 1987 ve 2007 yılları arasında 1 milyon çocuk organ nakli için kaçırıldı. Sadece Hindistan'da 300 bini aşkın dilenen çocuk var. Bazı çocukların uzuvlarına zarar verilerek dilenciliğe mecbur bırakılıyor. OECD rakamlarına göre dünya üzerinde 1,2 milyar kişi engelli ve bunların 120 milyondan fazlası çocuk. Engelli çocukların bir kısmı ise aileleri tarafından sokaklara bırakılıyor ya da dilendiriliyor." dedi.

"Uluslararası kuruluşlar çocuklar için acil eylem planları başlatmalı"

Savaş, açlık, mültecilik gibi hususlarda BM, AB, IIT, ASEAN ve benzeri uluslararası çatı kuruluşlar çocuk merkezli planlamaların yapılması gerektiğine dikkat çeken Yılmaz, son olarak şu ifadeleri kullandı:

BM çocuk fonu UNICEF; kalıcı ve sürdürülebilir planlamalarla istismara uğrayan çocuklar, çocuk işçiliği, eğitimden mahrum çocuklar, mülteci çocuklar, sokak çocukları, yetim ve öksüz çocuklar ile ilgili çok daha aktif olmalı; BM 30 milyar dolarlık insani yardım bütçesinden çocuklarla ilgili daha fazla pay ayırmalıdır. Çocukları ve tüm sivilleri zor durumda bırakan savaş ve çatışmaların, insan ihmali ile gerçekleşen küresel ısınma, yangın ve heyelanların azalması çocuklar için de daha yaşanabilir bir dünya oluşturacağından bu yönde adımlar atılmalıdır. Küresel anlamda silahsızlanma ve çevre koruma programlarının etkili bir şekilde yönetilmesi hayatidir. Öncelikli kriz bölgelerinin belirlenmesi ve bu bölgelere yönelik çocuk merkezli projeler geliştirilmesi gereklidir. Filistin, Arakan, Keşmir ve Doğu Türkistan gibi coğrafyalarda yaşayan çocuklarla ilgili özel gündemler oluşturmalı, kamplara sıkıştırılmış, travma yaşayan çocuklar için özel kurtarma planları oluşturulmalıdır. Doğu Türkistan toplama ve çocuk kamplarının kapatılması, Filistin ve Gazze'de devam eden ambargo ve ablukanın sona erdirilmesi, Keşmir'de sıkıştırılmış halkın özgür hale getirilmesi, Myanmar saldırıları nedeniyle Arıkan'daki halkın Bangladeş’e göç etmeleri ve buradaki kamplarda her türlü mahrumiyetle yaşamaya çalışmaları dünyanın adım atması gereken coğrafyalardır. Bu alanlarda BM, AB, İİT gibi kurumlar inisiyatif almalı acil eylem planları oluşturmalıdır. Savaş kurbanı olan yetimlerle ilgili başta psikolojik destek ve sağlıklı barınma ortamlarının temini olmak üzere projeler geliştirilmelidir. BM ve İİT bünyesinde dünya çocuk nüfusunun yüzde 40’ını oluşturan yetim, öksüz, korunmaya muhtaç çocuklar ve sosyal yetimlerle ilgili çalışma konseyi oluşturulmalıdır.

Yapılan basın açıklamasının ardından, 11 ülkeden 50 yetim çocuğun hayallerini resmettiği sergisi gezildi. (İLKHA)



Haberin Videosunu İzle
İlgili Videolar