Bakan Varank, Dicle Kalkınma Ajansınca yapılan Dara Antik Kenti Ören Yeri Çevre Düzenlemesi ve Restorasyonu Açılış Töreni'ndeki konuşmasında, üç kıtanın buluştuğu, dört denize kıyısı olan Anadolu'nun, binlerce yıldır insanlığın en gözde yaşam alanlarından biri olduğuna dikkati çekti.
Binlerce yıldır farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan bölgenin her dönemde zengin bir tarihi mirası barındırdığına işaret eden Varank, "Bugün ülkemiz, İstanbul'daki tarihi yarımada başta olmak üzere Kapadokya'dan Hattuşaş'a, Efes'ten Çatalhöyük'e, Nemrut'tan Göbeklitepe'ye birçok medeniyetin yurdu konumunda.” şeklinde konuştu.
Geleceğin sadece maddi güçle inşa edilemeyeceğini belirten Varank, büyük medeniyetlerin, geçmiş birikimlerin üzerine kurulduğunu ve devletlerin manevi değerleri ölçüsünde uzun ömürlü olduğunu dile getirdi.
Varank, bu kapsamda ülkenin medeniyet mirasına büyük bir sevgiyle yaklaştıklarını vurgulayarak, "Bizden önce maalesef hak ettiği değeri bulamayan bu eserleri bir bir ihya ediyoruz. Yerin altında adeta cevher gibi gizli kalan tarihi eserlerimizi gün yüzüne çıkarıp vatandaşlarımızın ilgisine sunuyoruz. Geçmişte bazen ihmal bazen de kasıtla başıboş bırakılan maddi ve manevi değerlerimizi vatandaşlarımızın kullanımına açıyoruz. Tabii bu eserler ülkemize salt kültür anlamında değil turizm yönüyle de büyük katkılar sağlıyor. Önemli turizm destinasyonları olan bu bölgelerimiz sayesinde, ülkemize gelen yabancı turist sayısı her geçen gün artıyor." diye konuştu.
“Mezopotamya’nın incilerinden”
Mardin'in Mezopotamya'nın incilerinden biri olduğunu vurgulayan Varank, "Yüzyıllardır farklı din, kültür, dil ve inançlara sahip insanların bir arada huzur içinde yaşadığı bir şehir. Yıllardır terör örgütlerinin çirkin saldırılarıyla anılan şehrimiz, maalesef turizm gündeme geldiğinde potansiyelinin çok gerisinde kalmıştı. Ancak bugün AK Parti hükümetleri sayesinde tesis edilen huzur ortamıyla hak ettiği değeri yeni yeni bulmaya başladı. Bundan kısa bir süre önce büyükşehir statüsü kazanan Mardin, hükümetlerimizin yatırımlarıyla büyük bir gelişme gösterdi. Yaptığımız yatırımlarla Mardin'e modern bir görünüm kazandırdık. Tarihin ötesindeki taş işçiliğiyle inşa edilen Mardin evleri, Deyrulzafaran Manastırı, Abbaralar, Mor Gabriel Manastırı, Kasımiye Medresesi, Eski Midyat ile ziyaretçilerine Mardin görkemli bir tarih ziyafeti yaşatıyor."
“İkinci turizm destinasyonu”
Mardin’e yatırımlara devam ettiklerini belirten Varank, "Şimdi de Doğu'nun Efes'i olarak tanımlanabilecek Dara Antik Kenti Ören Yeri'nin yeni düzenlemeler ve restorasyon çalışmalarıyla birlikte açılışını yapıyoruz. Dara Antik Kenti, Mardin’in tarihi Mardin yerleşiminden sonra en önemli ikinci turizm destinasyonu. Kent merkezine 32 kilometre mesafede bulunan Dara, birçok medeniyetten izler taşıyor. Açık hava müzesi hüviyetindeki bu antik kentin temellerinin 2 bin 300 yıl öncesine dayandığı tahmin ediliyor. Burası kayıtlarda Mezopotamya'nın en önemli ticaret merkezlerinden biri olarak geçiyor. Büyük savaşlara tanıklık eden kent yıllarca Bizans İmparatorluğu'nun Güneydoğu'daki son kalesi görevini icra etmiş. Kent içinde kilise, saray, çarşı, zindan, tophane, sarnıç ve su bendi kalıntıları bugün halen görülebilmekte. Özetle bu antik kent, tarih yolculuğuna çıkmak isteyenler için eşsiz fırsatlar sunuyor." ifadelerini kullandı.
“4 milyon lira kaynak”
Dünyanın en önemli kent sur yapılarından Dara'nın turizm potansiyelini tam anlamıyla ortaya çıkarmak istediklerini anlatan Varank, "Cazibe Merkezleri Destek Programı ile desteklediğimiz bu projeyle antik kentin bir yıldız gibi parlamasını sağladık. Mardin Müze Müdürlüğünün yürütücüsü olduğu bu projeye, 4 milyon lira kaynak aktardık. Projeyle antik kentin altyapı koşullarını iyileştirdik. Kent surlarının restorasyonu ve korumasını büyük bir titizlikle gerçekleştirdik ve çevre düzenlemelerini yaptık." dedi.
Varank'ın konuşmasının ardından kurdele kesilerek açılış gerçekleştirildi. Daha sonra Varank ve beraberindekiler, restore edilen Dara Antik Kenti Ören Yeri kazı alanında incelemelerde bulundu.(İLKHA)