Depremden sonra konteynerde yaşayan Hamza amcanın yardım feryadı yürekleri burktu

Hamza amca yaşanan Elazığ depreminden sonra kiracı olarak kaldığı evin ağır hasarlı olması dolayısıyla kendisine Kızılay tarafından verilen bir konteynerde yaşıyor. Depremden hemen sonra eşini kaybeden Hamza amca tek başına yaşadığı konteynerin elektriğini komşusundan alıyor. Komşusunun hem elektriği keseceği hem de konteynere kendi arsası olmamasına rağmen kaldırılmasını istediğini belirten Hamza amca, çaresizlik içerisinde yaşamını sürdürüyor.

Konteyner kentte yaşamadığı için elektrik bağlantısı yapılamaması dolayısıyla güneş paneli veya yeni bir ev verilmesini isteyen Hamza amca devletten ve hayırseverleden yardım istedi.

Kısaca durumundan bahseden Çetin şunları dile getirdi;

“Önce bir deprem oldu, yıkıldı. Benim hanımımda felçli bir şekilde yerdeydi, o da vefat etti. Ben kaldım, benim bir gelinim, bir de oğlum var. Oğlum iki yerden ameliyat olduğu için ağır iş yapamıyor. Gelinim de 13 senedir hastadır. Benim de şu an halim budur. Burası bir İslam ülkesidir hiçbir hayır sahibi yok mu bize el atsın. Bize bir iki göz ev versin. Başımızı sokabilelim içine istersen topraktan olsun. Halimiz perişandır. Aylık alıyorum, kiraya suya versem elektriğe kalmıyor. Elektrik suya versem kiraya kalmıyor.” dedi.

Hayırseverlerden ve devlet yetkililerinde ev talebinde bulunan Hamza amca gözyaşlarını tutamazken, konteynerde kışın özellikle yaşayamadıklarını belirterek sözlerine şöyle devam etti:

“Bu konteyneri hanım sağ iken Kızılay bize hibe etti. ‘Ölünceye kadar sizde kalsın’ dediler. Konteyner soğuktur. Ben nasıl yatayım. Elektriği bir evden alıyoruz. O da kesiyor vermiyor. Suyu Allah razı olsun belediye tarafından veriliyor. Biz sefilce bir hayat yaşıyoruz. Kocaman bir vilayetin Valisi var, Belediyesi var, Allah rızası için bize bir 'punek ev' versinler. O kadar ki başımızı sokalım bu kira ve bu halden kurtulalım. Başımızı sokacak kadar olsa yeter, kimseden villa, köşk ve daire istemiyoruz.” dedi.

Hamza amca, AFAD konteyner kent sınırlarında olmaması nedeniyle elektrik alamadıklarını, komşusundan elektriği aldıklarını onunda elektriği keseceğini ve hayırsever ve devlet yetkililerinden buna çare bulmalarını ve en önemlisi kendisine ev yardımında bulunmalarını istedi.

Hamza Çetin`in oğlu Bayram Çetin Umut Kervanının sürekli olarak kendilerine yardım ettiği için teşekkür etti ve sözlerine şu şekilde devam etti:

“Babamın da anlattığı gibi biz kötü durumdayız. Kiracıyız, babam burada konteynerde yaşıyor. Elektrik aldığımız ev elektriği kesiyor. Bizi ve konteyneri burada istemiyor. Biz güneş paneli olsa veya bunun dışında devlet tarafından bir ev verilse ve bu ihtiyacımız karşılansa çok memnun kalırız. Ben belimden iki kere ameliyat oldum ve ağır işler yapamıyorum. 2020 yılında annemi kaybettim. Babam zaten 87 yaşındadır. Gözleri görmüyor. Kulakları duymuyor. Ben kendimi geçtim babam ortadadır. Yan komşudan elektriği alıyor babam. Komşusu ‘elektriği kesecem ve konteyneri kaldıracam’ diyor. Arsa ona ait değil. Olmadığı halde babamı zor durumda koyuyor. Bizde ne yapacağımızı bilmiyoruz.” dedi.

Elazığ Umut Kervanı Başkan Yardımcısı Nihat Bahşi ise Hamza Çetin amcaya depremden önce ve depremden sonra sürekli olarak yardım ettiklerini belirterek şunları dile getirdi:

“2020 yılında Hamza Çetin dayının kaldığı ev yıkıldı. Ağır hasar verildi. Bunun üzerine Kızılay kendisine bir konteyner tahsis etti. Kızılay'ın verdiği konteynerde yaşam mücadelesi veriyor. Durumu iyi değildir. İçler acısı bir ortamda yaşıyor. Yaşadığı konteynerde elektriğin olmadığını söylüyor. Bu sorunun giderilmesini istiyor. Elektriği komşularından alıyorlar. Komşuları da bu elektriği keseceğini söylüyorlar. Bu konteynerin burada kaldırılmasını istiyorlar. Konteyner kentte olmadığı için başvuruda bulunmalarına rağmen elektriğin bağlanamayacağını söylemişler. Eğer bu konteyner kentte olsaydı, elektrik bağlanırdı. Eğer elektrik bağlanamıyorsa bir güneş paneli şarttır. Güneş paneli ile elektrik ihtiyacı giderilir. Eğer bunu yapamıyorlarsa hayırseverlerden veya devlet yetkililerinden bir ev talepleri vardır. Bu şekilde bu zorlu yaşam mücadelesine de bir son verilirdi” dedi. (İLKHA)