TİHEK'ten yapılan yazılı açıklamada, son günlerde medyada yer alan bazı restoranların çocukları kabul etmemesine yönelik haberlerin yakından takip edildiği belirtildi.
Çocukların fiziksel ve ruhsal kişiliklerinin sağlıklı biçimde gelişebilmesinin sevgi, hoşgörü ve dayanışmanın olduğu aile yapısına ve toplumsal ortama bağlı olduğuna işaret edilen açıklamada, bu açıdan çocuğun onuru, yaşamı, refahı, gelişimi ve sosyal katılımına saygı duyulmasını içeren "çocuk hakları odaklı bir yaklaşımın" gerekliliğine dikkat çekildi.
Açıklamada, Türkiye'nin taraf olduğu BM Çocuk Hakları Sözleşmesi ile Anayasa'nın 41'inci maddesinde yer alan "çocuğun üstün yararı" ilkesinin devletlere, toplumlara, ailelere ve yetişkinlere yönelik çok sayıda görev ve sorumluluğu içerisinde barındırdığı anımsatıldı. Çocuk Hakları Komitesinin de çocukların eğlence etkinliklerine katılma ve oyun oynama gibi bir dürtüye sahip olduklarını, elverişsiz ortamlarda dahi bunu yapmak için fırsat aradıklarını vurguladığı, bu çerçevede çocukların haklarını en elverişli ölçüde gerçekleştirebilmeleri için sosyal dışlanma, ön yargı veya ayrımcılığa maruz bırakılmamalarını ve bu doğrultuda çocukların gelişen yeteneklerine uygun belirli koşulların sağlanmasını tavsiye ettiği belirtildi.
"Evrensel insan hakları ilkeleriyle bağdaşmamaktadır"
Makul ve objektif bir gerekçe olmaksızın birey veya grupların hak ve hürriyetlerden karşılaştırılabilir durumdakilere kıyasla eşit biçimde yararlanmasını engelleyen veya zorlaştıran her türlü muamelenin doğrudan ayrımcılık yasağına aykırılık oluşturduğu ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu'nun 3'üncü maddesinde yasaklanmış olan yaş temelinde ayrımcılık, kişilerin 'yaşından' ötürü ayrımcılığa maruz kalması durumunda söz konusu olmaktadır.
Kanunun 5'inci maddesi uyarınca 'kamusal ve özel alanda hizmet sunan gerçek ve tüzel kişilerin yürüttükleri faaliyetler bakımından bu hizmetlerden yararlanmakta olan veya yararlanmak üzere başvurmuş olan kişiler aleyhine ayrımcılık yapılması' yasaklanmıştır. Bu çerçevede hizmetlerin sunumu aşamasında, bazı birey veya grupların makul gerekçe olmaksızın hizmetten tümüyle hariç tutulması evrensel insan hakları ilkeleriyle bağdaşmamaktadır. Kanun kapsamında ayrımcılık yasağını ihlal eden gerçek ve tüzel kişiler hakkında kurumun idari yaptırım uygulama yetkisi bulunmaktadır." AA