Ağrı'nın dağlık köylerinde çiftçilerin asırlık tırpanlarla zorlu ot biçme mesaisi

Ağrı'nın dağlık köylerinde çiftçilik yapanlar, biçerdöverin giremediği yüksek kesimlerdeki tarlalarda otları asırlardır kullanılan tırpanlarla biçerek hayvanları için kışlık yem hazırlıyor.

Ekleme: 28.07.2021 20:14:36 / Güncelleme: 28.07.2021 20:14:36 / Güncel
Destek için 

Tarım ve hayvancılığın yaygın yapıldığı illerin başında gelen Ağrı'da çiftçiler, hayvanlarının kışlık ot ihtiyacını karşılamak için tarlalarda zorlu bir mesai yürütüyor.

Düzlük alanlarda bulunan tarlalarını biçerdöver ve traktörle biçen çiftçiler, engebeli ve dağlık alanlardaki tarlalarının otlarını biçmek için farklı bir çalışma yapıyor.

Günün ilk ışıklarıyla uyanarak tarlalarına doğru yola koyulan köylüler, Doğu Anadolu Bölgesi'nde asırlardır yaygın olarak kullanılan el aleti tırpanlarla zorlu ot biçimine başlıyor.

Kol ve bilek gücüyle kavurucu sıcaklara rağmen gün boyu ot biçen çiftçiler, zaman zaman yevmiye karşılığında komşularının tarlalarında da çalışarak ekmek paralarını çıkarıyor.

Gruplar halinde bir araya gelip aynı anda tırpanla hem ot biçen hem de Kürtçe "dengbej" şarkıları söyleyerek yorucu işlerini eğlenceye çeviren köylüler, daha sonra otları tırmıklarla belirli yerlere toplayarak üst üste yığıyor.

Kuruyan otları sonbahara doğru traktörlerle taşıyarak evlerine yakın alanlara götürenler, bu şekilde yem hazırlayarak kışın hayvanlarını besliyor.

Diyadin ilçesine bağlı Sürenkök köyünden İhsan Ergül, AA muhabirine, 60 yaşında olduğunu ve ömrünün yarısının tırpanla ot biçmekle geçtiğini söyledi.

Geçmişte biçerdöverlerin az olduğunu, hemen hemen herkesin tırpanlarla otlarını biçtiğini anlatan Ergül, şöyle konuştu:

"Her yıl bu dönemlerde tırpanlarla ot biçimine başlıyoruz. Son yıllarda teknolojik imkanlar arttığı için vatandaşlar tarlalarını biçerdöver ve traktörlerle biçiyor. Bizim araziler dağlık alanlarda olduğu için tırpanlarla otlarımızı biçiyoruz. Bu sene kuraklık nedeniyle buğdayımızın rekoltesinde düşüş var. 30 yıldır tırpanla ot biçiyorum. Yaşlandığımız için yavaş yavaş tırpanı bırakacağız. Tırpanla ot biçmek çok zor. Zaten sabahtan akşama kadar bilek gücüyle ot biçiyorsunuz. Bu tırpan bize dedelerimizden kaldı. Dedelerimiz babalarımıza, onlar da bize bıraktı, biz de gençlere bırakacağız."

Ergül, 5-10 kişilik gruplar halinde bir araya gelerek ot biçtiklerini, tırpanla çalışırken tüm vücudun hareket halinde olmasının insanı dinç tuttuğunu belirtti.

"Hayvanlarımız için mecburen çalışıyoruz"
Fesih Demir (53) ise çiftçilerin birbirine yardım ettiğini ve böylece köyde yaşayan herkesin otunun biçildiğini dile getirerek, "Tırpanla ot biçerken ilk sırada ben varım ve arkamdakiler beni takip ediyor. Biz her sene tırpanlarla ot biçiyoruz. İşimiz çok zor biliyorum ama hayvanlarımız için mecburen çalışıyoruz. Tırpanla çalışırken vücut dinamit ve çelik gibi oluyor. 15 yaşında tırpanla ot biçmeye başladım ve 37 yıldır ot biçiyorum. Artık tırpanı bırakmayı düşünüyorum. Çocuklar büyüdü, benim de yaşım geçti. Vücudumun bu kadar dinç olmasını tırpanla ot biçmeye borçluyum." diye konuştu.

Yaz boyunca çocuklarına ve köyün gençlerine ot biçmeyi öğrettiklerini aktaran Demir, atalarından miras kalan tırpana her zaman sahip çıkacaklarını sözlerine ekledi.

AA