Bu Müslümanların en kalabalık bulunduğu bölge, zulüm altındaki Sincan Özerk Bölgesidir.
Sincan'da yaklaşık 20 milyon Müslüman Uygur Türk'ü bulunuyor.
Çin Komünist Partisinin Uygurlu Müslümanlara uyguladığı mezalimin haddi hesabı yok.
Yıllardır süregelen bu zulümlerin görüntüleri fotoğrafları neredeyse her gün ekranlarda, sosyal medyada paylaşılıyor.
Hal böyle iken başta Türk asıllı halklar olmak üzere tüm Müslümanların Çin'e karşı belirgin bir tavır almaları bekleniyordu.
Ancak ne hazindir ki ne Türki Cumhuriyetlerden ne İslam Dünyasından beklenen tepki gelmedi, gelmiyor.
Ekonomik istatistikler incelendiğinde Çin yönetimi ile ilişkileri en iyi olanların bahsi geçen Türki Cumhuriyetler ile Ortadoğu devletleri olduğu görülüyor.
Hatta öyle ki bu ülkeler Çin'in "Borç Diplomasisi" yürüterek kendilerini adım adım teslim aldığın itiraf ediyorlar.
Fakat son günlerde yaşanan öyle bir şey var ki "PES" dedirtti.
Türkiye'de iktidara yakınlığıyla bilinen "SABAH" gazetesi Çin Komünist Partisi'ni öven bir haber-reklama yer verdi.
Tam sayfa olarak verilen İLAN/REKLAM'ın başlığında;
"Çin Komünist Partisi'nin 100 Yıllık Şanlı Tarihi ve Başarı Kodları" ifadesi yer alıyor.
Şimdi Sabah Gazetesine sorulsa 'ya ben reklam- ilan almak zorundayım!' diyecek.
Doğrusu böyle bir başlık Perinçek'in gazetesinde çıksa çok da şaşırmazdık. Lakin gazetelerinde ve TV'lerinde 'Uygur Türkleri'ne yapılan zulmü işleyen bir medya kuruluşunun bir ilan/reklam uğruna birden(!) Çin muhibbi kesilmesi nereye koyulacak?
Çin'in önlenemeyen yükselişinden etkilenerek onun yamacına konuşlanan nice iş adamı ve kuruluşun "Dünya Menfaati uğruna" dümeni Çin'e taraf kırmaları "yerli- milli veya dini değerlere duyarlılıkla nasıl izah edilecek?"
Hem sormak gerekmez mi;
Çin Komünist Partisi'nin şanlı(!) tarihinde Müslüman Uygur Türklerine uyguladığı zulümler de şan ve şeref olarak anılacak mı?