​Yüksek gümrük vergileri işletmeleri yıpratıyor

İlk çağlardan bu yana var olan kehribar taşı işlemeciliği, bugün birkaç küçük atölye haricinde yok olmaya yüz tutmuş. Mesleği devam ettirmek isteyen işletmeler ise yüksek gümrük vergilerinden şikâyetçi.

Ekleme: 29.06.2021 11:01:30 / Güncelleme: 29.06.2021 11:03:17 / Güncel / Mardin Haberleri
Destek için  Haberin Videosunu İzle

Çamgiller familyasına ait olan bir çam türü olan Pinus Succinifera ağaçlarının fosilleşmiş reçinesi olan kehribar, süs eşyası ve takı yapımında yoğun olarak tercih edilen bir taştır. Günümüzde en çok tespih ve kolye olarak kullanılan kehribar, son yıllarda tablolarda da kullanılmaya başlandı.

 

Birbirinden özel taşlar ve bin bir emek ile yapılan tespihler, özellikleri kadar fiyatlarıyla da hep dikkat çekmeyi başardı. Özellikle Osmanlı kehribarı tespihler, neredeyse bir araba fiyatına satılıyor.

İnsanlık tarihi kadar eski ve özel olmasının yanında ellerden hiç düşmeyen tespihler, kimi zaman duaların ve yakarışların aracı kimi zaman erkeklerin aksesuarı kimi zamanda koleksiyoncuların vazgeçilmezi oldu.

Çağın hastalığı strese de iyi gelen tespihler, Anadolu kültüründe çok önemli bir yere sahip. Bin bir zahmet ile üretilen rengarenk tespihler, dolar üzerinden satışı sunuluyor.

Sorun ve sıkıntıları hakkında İLKHA muhabirine konuşan Natural Kehribar Sahibi Ümit Demir, özellikle yüksek gümrük vergilerinden şikâyet etti.

 

“Kehribarın oluşumu 5 ile 20 milyon yıl arasındadır”

Kehribarın özellikle 4 ülkede çıktığını belirten Demir, bu ülkeleri Polonya, Ukrayna, Litvanya ve Rusya (Kaliningrad) olarak açıkladı.

Demir, “Kehribarın oluşumu 5 ile 20 milyon yıl arasındadır. Çok değerli taşlardan oluşur. Biz bu kehribar taşından bileklik, kolye, tespih gibi eşyalar yapıyoruz ve Katar, Kuveyt gibi ülkelere satıyoruz. Üretimimiz Ukrayna’da, 45 kişi yanımızda çalışıyoruz. Özellikle Osmanlı kehribarı tespihler, neredeyse bir araba fiyatı değerindedir.” dedi.

Kehribar taşının faydaları

Kehribar taşının faydalarına da değinen Demir, “Eskiden kehribar taşını öğütüp ilaç yapımında kullanıyorlardı. Çünkü bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcıdır. İyileştirici ve sakinleştirici etkisi vardır. Romatizma ağrılarının azaltılmasında etkilidir. Sindirim sisteminin düzenli çalışmasına yardımcı olur. Roma devrinde kehribar, guatr tedavisinde kullanılmıştır. Günümüzde de bu yöntem çok yaygındır. Ağrıyan yerlere konulduğunda ağrıları hafifletir.” diye konuştu.

“Yüzde 67 gümrük vergisi yatırıyoruz. Satış yapıldığında da yüzde 18 KDV’si var”

Gümrükte çoğu zaman sıkıntı yaşadıklarını, vergilerin çok yüksel olduğunu aktaran Demir, şöyle konuştu:

“Bizim işimiz, Türkiye’de olmayan bir sektördür. Aslında biz Türkiye’de de üretim yapmak istiyoruz. Ama karşımıza çok yüksek gümrük vergileri çıkıyor. Yüzde 67 gümrük vergisi yatırıyoruz. Satış yapıldığında da yüzde 18 KDV’si var. Kehribarda gümrük vergileri gerçekten çok yüksek. Bu da bizi yıpratıyor.” 

“Kehribar taşlı tablolarımız rağbet görüyor”

Kehribar taşından tespih, kolye, bileklikten sonra tablo da yapmaya başladıklarını aktaran Demir, ilk kez yapılan kehribar taşlı tabloların çok rağbet gördüğünü söyledi.

Demir, “Bu tabloları şu an Ukrayna’da yapıyoruz ama Allah’ın izniyle bu sektörü Türkiye’ye kazandıracağız. Ustamızı getirtip buradaki arkadaşlarımıza ders verip üretimi artık burada yapmayı planlıyoruz.” dedi. (İLKHA)

Haberin Videosunu İzle
İlgili Videolar İlgili Galeriler