26 Haziran 1992'de PKK tarafından Diyarbakır'ın Silvan ilçesine bağlı Yolaç (Susa) Mahalle Camiine yapılan silahlı baskın sonucu katledilen 10 cami yareninin şehadetinin üzerinden 29 yıl geçti.
Acısı halen yüreklerde taptaze olan katliamın mağdurları her yıl düzenlenen programlarla anılırken, katiller ise lanetle anılıyor.
Cami yarenlerinin şehadetlerinin 29'uncu yıl dönümünde kabirleri başında bir program düzenlendi.
Susa Gazisi Fesih Çetinkaya
Susa-Der tarafından düzenlenen programda duygu ve düşüncelerini paylaşan Susa Gazisi Fesih Çetinkaya 29 yıl önce camide yaşananlar hakkında konuşarak "Biz camiye gidip namaz kılıyor ve Kur'an okuyorduk. Amcam Şehid Hüseyin, camidekilere namaz sonrası Siyer dersi veriyordu. Aramızdan Sait camiye gelip köyün etrafının sarıldığını söyledi. Sonradan köyün etrafını çevirenlerin PKK değil asker olduğunu söylediler. Hüseyin amcamda 'Bizlik bir durum yok, sonuçta bizim bir suçumuz yok.' dedi. Sonra bunlar camiye spor ayakkabı ve asker kıyafetleriyle geldiler. Şehid Hüseyin bunların asker değil PKK olduğunu anladı ve bunu bize dikkatli olmamızı söyledi." dedi.
"Camiyi basanlar yüzümüzü duvara döndürüp bizi taradılar"
Çetinkaya, "Camiyi basanlar bizi dışarı çıkarttılar ve ellerimizi bağlayıp yere uzandırdılar, tartakladılar. Hüseyin amcamın hangimiz olduğunu sordular. Şehid Hüseyin, kendisi olduğunu söyleyince onu ayırmak istediler. Sonra yüzümüzü duvara döndürüp bizi taradılar. Şehid Hüseyin'i dağa götürmek istediler. Gitmemekte diretip tekbir getirince onu da tarayıp şehid ettiler." ifadelerini kullandı.
Geçtiğimiz yıl salgın nedeniyle şehidleri anma programı düzenleyemediklerini dile getiren Çetinkaya, "Ama inşallah bu yılla birlikte onları her zaman olduğu gibi şehadet yıldönümlerinde de yad edeceğiz." şeklinde konuştu.
Mehdi Fidancı
O gecenin tanıklarından Mehdi Fidancı, yaşadıklarını aktararak "Susa şehidlerinin geneli akrabadırlar. Susa olayının olduğu gece misafirlerim vardı. O gece camide onların yanına gidip sohbet için evime davet ettim. Camiden çıkıp eve varmadan, cami basıldı ve onları caminin önünde şehid ettiler." diye belirtti.
"Yaşadığımız sürece onları unutmayacağız, anacağız"
Susa şehidlerini unutmayacaklarına vurgu yapan Fidancı, "300 yıl da geçse unutmayacağız ve her yıl onların şehadet yıldönümlerini kutlayacağız. Şehadetlerinin üzerlerinden 29 yıl geçti. İnşallah Allah nasıp ederse yaşadığımız sürece onları anacağız." dedi.
Susa Katliamında 4 kardeşini şehid veren Abdulkadir Fidancı ise "Kardeşlerim camide Allah yolunda mücadele ederken şehid edildiler. Hiçbir zamanda biz onları unutmayacağız. Onlar şehid edildiğinde biz çocuktuk. Fakat onların mücadelesine şahittik. Onlar sadece Allah'ın evine gidip Kur'an okuyorlardı, dersini veriyorlardı, Peygamberimizin hayatını okuyup anlatıyorlardı. Bu zalim ve mürted örgüt gelip kardeşlerimi şehid ettiler." ifadelerini kullandı.
Abdulkadir Fidancı
"Onların en büyük hedefi Allah Resulü'nün örnek hayatını kendi hayatlarına işlemekti"
Fidancı, "Onların o zamanki hayatı ve yaşantısı sanki dün gibi. Abilerim bir köy olayında veya kavgasında öldürülmedi, Kur'an dersi verirken şehid edildi. Onların en büyük hedefi Allah Resulü'nün örnek hayatını kendi hayatlarına işlemek ve bu güzel örneği de kendi çevrelerine yansıtmaktı. Onlar gerçekten salih ve temizlerdi. Bizler de onların bu örnek hayatlarından dolayı başımız diktir. Çünkü biliyoruz ki onlar Allah yolunda camide Kur'an dersi verirken şehid oldular." şeklinde konuştu.
Allah'ın yasaklarını çiğnerken ölen veya öldürülenlerin hem dünya hem de ahiretleri yok olurken Susa'da şehid edilenlere ise Allah'ın bu güzel maneviyatı nasip ettiğini söyleyen Fidancı, "Bizler de bu şehadetlerinden dolayı başımız dik alnımız açıktır. Yoksa eğer bu şekilde değil de farklı bir amelden dolayı öldürülseydiler içimiz rahat olmayacaktı. Ama Elhamdülillah böyle bir maneviyatla şehid edildiler." diye belirtti.
"Bize yapılan bu zulüm ve katliam hiçbir yerde görülmemiş"
Şehadetlerin üzerinde 29 yıl geçmesine rağmen bir aileden 4 ferdin gitmesinin çok zor olduğunu söyleyen Fidancı, "Çok şükür bu zorluk ve zahmete rağmen Allah bize bu sabrı nasip etti. Fakat bizlere yaptıkları bu zulmü hiç kimse yapmadı. Böyle bir katliamda görülmedi. Çünkü bizim köydekiler temizdiler, namaz ehliydiler. Sırf camiye gidip ders verdikleri için bu mürtet örgüt tarafından şehid edildiler ve köyümüzü de yıktılar." dedi. (İLKHA)