Doğruhaber - Ramazan Yusuf
Kiracı-Ev sahibi uyuşmazlığı günümüze has bir olgu değildir elbet, ancak pandemi nedeniyle gelinen noktada işin bambaşka mecralara kaydığı da bir gerçek.
Son dönemlerde gündeme gelen "Zalim Ev Sahibi'nin istekleri" konulu mesajlar, sosyal medyada sıklıkla karşımıza çıkmaya başladı. Peki nedir ev sahiplerinin bu bitmek tükenmek bilmeyen istekleri? Ya da aslında ev sahipleri haklı da kiracılarda mı sorun var? Sosyal medyadaki yorumlara bakılacak olursa, halk bu konuda tam anlamıyla ikiye bölünmüş durumda.
Ev sahipleri çok ağır kriterler getiriyor
Kiraya geçmek için ev arayan vatandaşın en önemli şikayetlerinden biri, ev sahiplerinin bitmek tükenmek bilmez istekleri. İşte o isteklerden biri:
Karşılanması güç taleplerle kiracıların karşısına çıkan ev sahipleri de, bu taleplerini haklı gerekçelerle savunuyorlar: Mesela yorumlardan biri şöyle:
"Benim kiracım bulduğu zaman pervasızca harcayan, iş kira ödemeye gelince, elini cebine götürmekten imtina eden biri. 6 ay kiramı vermedi, mahkemelik olduk. Çocuklarıyla üzerime yürüdü. Bütün mahalleye rezil olduk. 1 yılda adamı ancak çıkarabildim. Şimdi onun yerine birini alırken biraz titizlenmişim çok mu?"
Görüldüğü gibi, talepler uçuk olmasına uçuk ama, öne sürülen mazeretler de bir o kadar tutarlı. Dilerseniz meseleye bir de kiracı açısından bakalım. İşte ev sahibinden şikayetçi bir kiracının yorumu:
"Eski ev sahibim, "oğlum evleniyor" bahanesiyle beni evimden çıkarıyor. Aslında oğlunun evlendiği falan yok. Ben eski kiracı olduğumdan kirayı istediği gibi artıramıyor. Ben çıkınca, evini canın istediği bir fiyata kiraya vermenin hesabını yapıyor. Ne de olsa, etrafta, kiranın çokluğunu sorgulamayacak bir sürü göçmen var. Tüm bunları sineye çekip ev aramaya başladım. 1700 TL'ye bir ev bulabildim ama ev sahibi, 3 kaparo + 12 kira istiyor. Allah aşkına bu ne vicdansızlıktır böyle. Bir kaparo bir kira dönemini mumla aratıyorlar resmen. Allah kimseyi aç açıkta bırakmasın. Çok zor çok..."
Görüldüğü gibi kiracı da yüzde yüz haklı.
Kimi yorumcular, kiracıyı da ev sahibini de devre dışı bırakarak, sistemi suçluyor. Öyle ya, sistem, yeri geldikçe ev sahibini de kiracıyı da dinamik bir şekilde koruma altına almazsa, bozgunculuğun önünü almak mümkün olabilir mi?
Sizce kim mağdur...
Kiracı mı?
Ev sahibi mi?