İslam'da engelli diye bir şeyin olmadığını belirten Taşçı evreni değerli kılanın insan olduğuna vurgu yaptı.
Taşcı, "Evreni değerli kılan insandır. İnsanın üstünlüğü onun maddî ve fiziki yapısı ile ilgili değil, manevi ve ruhi yapısı ile ilgilidir. İnsanların bedensel açıdan sağlıklı veya engelli oluşları hiç önemli değildir. Çünkü her insan saygındır. Cenab-ı Allah Kur'an-ı Kerimde: 'Ben insanları ve cinleri yalnız bana kulluk etsinler diye yarattım.' buyurmaktadır. Dinimizde engelli diye bir şey yoktur. Çünkü dinimiz her hal ve ahvalde yaşanacak bir dindir." dedi.
"Sahabe içerisinde âmâ olan, kolu, bacağı, gözü olmayan vardı"
Tün engellere rağmen Allah'a kul olmak için caba sarf eden insanların özel insanlar olduğunu dile getiren Taşcı, "Peygamber Efendimiz insanlar arasında ırk, renk; zengin, fakir, engelli, engelsiz hiçbir hususta ayrım yapmamış, onlara değer vermiş, onlara iyi davrananları övmüştür. Asıl engel şu gördüğümüz bedenimizde ve vücudumuzda olan maddi engeller değil, asıl engel gözlerimizde olup iyilik ve güzellikleri görmemektir. Camiye gelen kardeşlerimiz Allah ile buluşmada hiçbir engel olmadığını göstermiş oluyorlar. Onun için kul olmaya hiçbir engel yoktur. Engelli kardeşlerimiz azim ve sabırla hayata tutunan özel insanlardır. Günlük hayatta hemen her yerde engelli kardeşimizle karşılaşmaktayız. Toplumumuzun önemli bir kesimini engelli kardeşlerimiz oluşturmaktadır. Başkanlığımızca dini konularda toplumun tüm katmanlarını kuşatacak şekilde, manevi rehberlik hizmeti sunulmaktadır. Bu bağlamda Adıyaman Müftülüğümüz Engelli Koordinatörlüğümüzce özverili çalışmalar yürütülmektedir." ifadelerini kullandı.
Engelli vatandaşlar için çeşitli çalışmalar yaptıklarını belirten Taşcı, "Engelleri aşarak engelsiz bir din hizmeti için, Camilerimiz ve Kuran kurslarımızı erişebilir hale getirmek için çalışmalarımız devam etmektedir. Merkez ve ilçelerimizde engelsiz Camilerimiz bulunmakta olup bütün engel gruplarına hizmet vermektedir. İşitme engelli kardeşlerimizin Cuma günleri okunan hutbeyi anlamaları için merkezde iki camimizde işaret dili hutbe çevirisi yapılmaktadır. Görme engelli sahabi Abdullah bin Ümmi Mektum Kur'an Kursumuz da 22 görme engelli kardeşimiz Braille Kuran’ı Kerim öğrenmektedir. Görme ve İşitme engelli kardeşlerimiz ile sağlıklı iletişim için, Kuran Kursu ve din görevlilerimize yönelik Braille ve işaret dili kursları düzenlemekteyiz." şeklinde konuştu.
"Bir gün değil her gün engelli kardeşimize ilgi göstermeliyiz"
Taşcı, engelli vatandaşlara her gün aynı ilgiyi göstermek gerektiğini vurgulayıp "Salgın döneminde bedensel engelli 125 kardeşlerimize kendi imkânlarımız ile tekerlekli ortopedik sandalye ve görme engelli kardeşlerimize 20 adet beyaz baston hediyesinde bulunduk.8 Cilt Braille baskılı Kuran’ı Kerim, 25 adet İşaret dili Dini Kavramlar sözlüğünü işitme ve görme engelli kardeşlerimize hediye ettik. Diyanet İşleri başkanlığımız tarafından engelli ilmihali basımı yapıldı. Her mahalledeki din görevlilerimiz süreğen engelli kardeşlerimizi zaman zaman evlerinde ziyaret ederek manevi destekte bulunmaktadır. Salgın öncesi yaptığımız Camii Engelli Buluşması programlarımıza inşallah salgın sonrası devam edeceğiz." dedi.
Göremeyene göz, konuşamayana dil, işitemeyene kulak olmanın yüce bir bahtiyarlık olduğuna değinen taşçı şöyle devam etti: "Yardıma muhtaç engelli kardeşlerimize imkânlarımız ölçüsünde destek olmaya çalışmaktayız. Rehabilitasyon merkezlerini zaman zaman ziyaret ederek engelli çocuklarımızın velilerine moral ve motivasyon sunmaktayız. Toplumun engelliye duyarlılığı ve İslam’ın engelliye bakışı konularını zaman zaman hutbe, vaaz ve sohbetlerimizde işlemekteyiz. Bir gün değil her gün engelli kardeşimize ilgi göstermeliyiz. Engelliler için yaptıklarımızı aslında kendimiz için yapmaktayız. Göremeyene göz, konuşamayana dil, işitemeyene kulak olmak ne yüce bir bahtiyarlıktır. Bu vesile ile 10-16 Mayıs Engelliler Haftasının engelli kardeşlerimiz ve ailelerine sağlıklı, huzurlu ve bereketli bir ömür dilerim. Engelliler Haftanız kutlu olsun." (İLKHA)