Siyonist işgal rejiminin Mescid-i Aksa'ya yönelik pervasız saldırısına tüm dünyada olduğu gibi Bitlis'te tepkiyle karşılandı.
Siyonist işgal rejiminin, Mescidi Aksa'da Müslümanlara yönelik saldırılarına karşın basın açıklaması gerçekleştirildi.
Kur'an-ı Kerim ttilavetiyle başlanan basın açıklamasına HÜDA PAR, Eğitim-Bir-Sen, Medeniyet Platformu, Peygamber Sevdalıları Vakfı başta olmak üzere birçok sivil toplum kuruluşu destek verdi. Basın açıklamasını okuyan Anadolu Gençlik Derneği Bitlis Şube Başkanı Abdurrahim Doğru, yapılan saldırıların kabul edilemez olduğunu belirtti.
Doğru, Kudüs, bugünün Müslüman'ının yeryüzünde olup bitenler karşısında nerede durduğunun, kimlerle olduğunun ve neye hizmet ettiğinin en önemli göstergesi olduğunun altını çizdi.
"Kudüs mutlaka özgürlüğe, Müslümanlar ise birlik ve beraberliğe kavuşacaktır"
Doğru, "Bu coğrafyaya çizilen yapay sınırlar tarih atlaslarında sömürgeciliğin sonu olarak yer alacaktır. Kudüs mutlaka özgürlüğe, Müslümanlarda mutlaka birliğe kavuşacaktır. Mescid-i Aksa'nın işgal altında olması sadece Filistinlilerin bir meselesi değil, ümmetin meselesidir." dedi.
Mescid-i Aksa, Müslümanların kırmızı çizgisi olduğuna vurgu yapan Doğru, "Efendimiz (Sallallahu Aleyhi Vesselem), 'Mescid-i Aksa'ya gidin ve içinde namaz kılın. Eğer oraya gidemez ve içinde namaz kılamazsanız kandillerinde yakılmak üzere oraya zeytinyağı gönderin.' buyurmuşlardır. Zeytinyağı bir semboldür. Bize düşen tarih boyunca vahyin, tebliğin ve mücahedenin merkezi olmuş bir beldeye sahip çıkmak, oranın bir İslam şehri olması için her türlü desteği o topraklara vermektir. Mekke'nin fethini, İstanbul'un fethini, Diyarbakır'ın fethini bu ülkede gündeme taşıyan Anadolu Gençlik Derneğimizin elbette Kudüs'ten vazgeçmesi de mümkün değildir. Mescid-i Aksa ve çevresi için Kudüs ve civarı için yani Filistin toprakları için İsra süresinde, çevresinin mübarek kılındığı söylenmiştir. Maide Suresi'nde topraklarının kutsallığı vurgulanmıştır. Enbiya ve Araf surelerinde bereketlendirilmiş belde olarak nitelendirilmiştir. Kudüs İslam'ındır ve kıyamete kadar da öyle kalacaktır." ifadesini kullandı.
"İşgalciler bu topraklara nasıl geldilerse öyle de gideceklerdir"
Kudüs'e yürümek Müslümanların yeryüzünün Firavunlarının, Nemrutlarının, Ebu Leheblerinin zulümlerinden kurtuluşunun en önemli sembolü olduğunu dile getiren Doğru, şunları söyledi:
Tüm kalbimizle şuna inanıyoruz ki; Kudüs Müslümanların en çetin imtihanıdır. Kudüs, bugünün Müslüman'ının yeryüzünde olup bitenler karşısında nerede durduğunun, kimlerle olduğunun ve neye hizmet ettiğinin en önemli göstergesidir. Bir organizasyon kimlerle saf tutuyor, kimlerle iş birliği halinde, nihai noktada kime hizmet ediyor, bunu en iyi gösteren Kudüs davasıdır. Bugün ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa, Peygamberler şehri Kudüs ve bereketli Filistin toprakları işgal atındadır. 1916 Mayıs'ında imzalanan Syces-Picot Antlaşması, Kasım 1917'de yayınlanan Balfour Deklarasyonu, Şubat 1945'de gerçekleşen Yalta Konferansı işgalcilerin kim olduğunun göstergesidir. İşgalciler bu topraklara nasıl geldilerse öyle de gideceklerdir. Bu coğrafyaya çizilen yapay sınırlar tarih atlaslarında sömürgeciliğin sonu olarak yer alacaktır. Kudüs mutlaka özgürlüğe, Müslümanlar da mutlaka birliğe kavuşacaktır. Mescid-i Aksa'nın işgal altında olması sadece Filistinlilerin bir meselesi değildir. Kudüs'ün işgal altına olmasını Araplarla israil arasında bir mesele değildir. Bu tüm inananların ve ümmetin meselesidir.
"Irkçılığı, mezhepçiliği ve kardeş kavgasını körükleyen israil'dir"
Bir ırkın üstünlüğünü ve seçilmişliğini iddia eden Siyonizm'in insanlığa getireceği ancak ve ancak köle düzeni olacağını vurgulayan Doğru, ırkçılığın, mezhepçiliğin, kardeş kavgasının bu coğrafyaya bir faydasının olmadığını belirtti.
"Kudüs coğrafyamızın ayrılmaz bir parçasıdır." diyen Doğru, "Çünkü Kudüs demek Mekke demektir, Medine demektir. Kudüs demek Şam, Bağdat, Kahire demektir. Kudüs demek Meşhed, Kum, Tahran demektir. Kudüs demek Diyarbakır, Ankara, İstanbul demektir. Biz biliyoruz ve inanıyoruz ki Kudüs'e sahip çıkmak, Bağdat'a, Şam'a, Tahran'a, Beyrut'a, Kahire'ye ve Mekke'ye sahip çıkmaktır. Biz biliyoruz ki Kudüs'e sahip çıkmak Müslüman ya da değil tüm mazlumlarının dertleriyle dertlenmektir. Terör örgütü israil, 'Çok yakında nasıl bir inkılâba uğrayıp devrileceğini' görecektir. Terör örgütü israil'in Kudüs'ten ve işgal ettiği topraklardan sökülüp atılacağı günler çok yakındır. Sadece güçten anlayan, insanlıktan nasibini almamış, her gün onlarca insanı gözünü kırpmadan öldüren ve yaralayan, gözü yaşlı Filistinli annelerin acılarına acı katan, genç çocukları öldürmekten çekinmeyen, bebek, kadın, yaşlı demeden kan döken terörist örgüt israil, hak etti tokadı Allah'ın izniyle bir araya gelmiş, birlik olmuş Müslümanlar tarafından yiyecektir. Bölgeye ve dünya'ya huzur ancak bu şekilde gelecektir. Bundan sonra söz bitmiştir artık. Bu zalimlere anladığı dilden konuşma vaktidir. TBMM toplanmalıdır. İslam İş birliği teşkilatının toplanması sağlanmalıdır. Ordumuz teyakkuz haline geçmesi gerekir. Allah için yola çıkanın yardımcısı Hazreti Allah'tır. Anadolu Gençlik Derneği olarak 81 ilden milyonlarca teşkilat mensubumuzla, Kudüs Gönüllüsü olarak yola çıkmaya, Aksa için kanımızı akıtmaya ve canımızı vermeye hazırız. Son Siyonist ölünceye kadar mücadeleye devam edeceğiz. Mücadelemiz; başta Kudüs ve tüm İslam beldeleri, kutlu bir zaferle Siyonizm'den kurtulana dek devam edecektir." diye konuştu.
Düzenlenen basın açıklaması Ömer Işık Hocan'nın yaptığı duayla sona erdi.
(İLKHA)