Elâzığ halkı: Kudüs huzur bulursa İslam alemi huzur bulacaktır

Bugün Dünya Kudüs Günü… 1979 yılında ilan edilen Dünya Kudüs Günü nedeniyle her yıl Ramazan ayının son Cuma'sında çeşitli etkinlikler yapılır. Yapılan etkinlik ve faaliyetlerle Kudüs'ün Müslüman hayatındaki öneminin diri tutulması sağlanır.

Siyonist işgal rejimi, her yıl olduğu gibi özellikle Müslümanların ibadetlerini yoğunlaştırdığı, manevi atmosfere girdiği bu Ramazan ayında yine kendisinden bekleneni yaparak adeti üzere Filistinli Müslümanlara saldırılarını artırarak devam ettiriyor.

Dünya Kudüs Günü nedeniyle duygu ve düşüncelerini dile getiren Palu halkı, mübarek belde Kudüs'ün işgal altından kurtarılmadığı sürece dünya Müslümanlarının rahata eremeyeceğine vurgu yaptı.

"Müslümanlar Kudüs'e sahip çıkmazsa dünyanın hiçbir halkı sahip çıkmaz"

Palu esnafından Hasbi Karabulut, bu Ramazan ayında siyonist işgal rejiminin zulümlerini artırdığına dikkat çekti.

Karabulut, "Kudüs'ün esaretten kurtulması için genelde tüm İslam alemini özelde ise Türkiye'deki Müslümanları duyarlılığa davet ediyorum. Malumunuz Ramazan ayının son Cuma günü Kudüs Günü olarak bilinmektedir. Bu vesileyle Müslümanları fiili ve kavli duaya davet ediyoruz. Müslümanlar Kudüs'e sahip çıkmazlar ise dünyanın hiçbir yerinde hiçbir halk sahip çıkmayacaktır. Bu bilinmelidir ki Kudüs huzur bulursa İslam alemi huzur bulacaktır. Dünya Kudüs Günü dolayısıyla tekrar Kudüs etrafında birleşmenin yollarını aramak zorundayız." dedi.

"Birlikten kuvvet doğar aksi halde herkes kendi görüşüne göre yol alırsa yok olur gideriz"

Kutbettin Kaya ise, Kudüs işgal altında olduğu için vicdanen ve kalben rahatsız olduklarını belirterek Kudüs'ün kurtuluşunun ümmetin birlik ve beraberliğinden geçtiğini söyledi.

Kaya, "Dünya Kudüs Haftası diyoruz ama Kudüs ağlarken bizler gülüyoruz. Bu da bizi vicdanen ve kalben üzüyor. Tüm mümin ve Müslüman kardeşlerime sesleniyorum. Ne olursa olsun birlik ve beraberlik içinde olmamız lazım. Çünkü birlikten kuvvet doğar. Herkes kendi kabilesine, fırkasına ve görüşüne göre ayrılırsa yok olur gideriz. Bir araya gelmedikten sonra israil ve siyonizmle baş edemeyiz. Siyonistler; müminleri parayla, yaptıkları kirli oyunlarla, ürettikleri mallarla, televizyonlarla baskı altına almışlardır. Müslüman alemi yatıyor. Filistin gözümüzün önünde… Ben yaşım itibariyle televizyonu her açtığımda Filistin ağlıyor, Müslümanlar ağlıyor, Kudüs ağlıyor ama biz kalben hiçbir şey yapmıyoruz. Hep söylemde kalıyor. Ağızla söylenen hiçbir şey yerine gelmediği için siyonistler kendi ideallerine kavuşup yapmak istediklerini yapıyorlar ve kazanıyorlar. Mümin ve Müslüman kardeşlerimiz kaybediyor." dedi.

"Siyonizmin sonu için tüm ayrılıkları bir kenara bırakıp tek vücud gibi hareket etmeliyiz"

Ramazan Ayının son Cuma'sının Dünya Kudüs Günü olarak ilan edildiğini belirten belediye çalışanı Cavit Demirtaş şunları söyledi:

"Kudüs'ün kurtuluşu için bütün müslümanların birlik olup tek vücud olup mücadele vermeleri gereklidir. Allah ümmete şuur, bilinç ve feraset versin. Bizi de o yolda mücadele edenlerden eylesin. İslam ülkelerinin ve siyasi grupların, entellektüeller, yazarlar, hepsinin bir çatı altında Kudüs davası için elbirliği etmeleri gereklidir. Kendi aralarındaki bütün ayrılıkları bir tarafa bırakıp sunni-şii demeden tek vücud olmaları gereklidir. Böylece siyonizmin sonu gelsin." (İLKHA)