Bahar yağmurlarının yağmamasından dolayı özellikle kıraç bölgelerde ciddi kuraklık tehlikesinin yaşandığına dikkat çeken Zahireciler ve Hububatçılar Derneği Başkanı Ay, arpa ve buğdaydan bu sene istenilen verimi elde edemeyeceklerini söyledi.
Çoğu çiftçinin kendi imkanlarıyla ekinlerini suladığını, imkanı olmayan çiftçilerin ise arpa ve buğdaylarının yandığını vurgulayan Ay, bölgede birçok kentte bu sıkıntının yaşandığını ifade etti.
Yetkililer tarafından bölgenin doğal afet bölgesi ilan edilmesini isteyen Ay, çiftçilere mağdur edilmemeleri için de bu sene kuraklık desteğinin verilmesi gerektiğini kaydetti.
“Arpa ve buğdaylar yanmış vaziyette”
Nisan ayında beklenen yağışın yağmamasından dolayı kıraç bölgelerden ne arpa ne de buğdaydan verim alamayacaklarını belirten Ay, “Batman’da kuru tarımın yapıldığı yerler olan kıraç bölgelerde ciddi kuraklık tehlikesi yaşıyoruz. Şu anda birçok buğday tarlası yanmış vaziyettedir. Toprağı iyi olan arazilerimizde bir yağış yağarsa ürün idare edilebilir ama kıraç bölge dediğimiz bölgelerimizde şu anda arpa ve buğdaylar yanmış vaziyettedir.” dedi.
“Arpa ve buğdaya göre mercimek daha iyi”
Arpa ve buğdaya göre mercimeğin çok daha iyi olduğunu söyleyen Ay, “Daha az yağış isteyen bir ürün olduğu için mercimek daha iyi ama arpa ve buğdayda ciddi bir sıkıntı var. Birçok çiftçimiz tankerlerle, sulama kanallarıyla, sondajlarla kendi imkanlarıyla bir şekilde buğdaylarını yanmaktan kurtarmışlar ama imkanları olmayanların buğdayları ise yanmış durumda.” diye konuştu.
“Kurtuluş sulu tarımda”
Kuraklık sıkıntısının sadece Batman ile sınırlı olmadığına işaret eden Ay, konuşmasına şöyle devam etti:
“Mardin, Şanlıurfa bölgesinde de bu sıkıntı var. Türkiye genelinde birçok yerde bu sıkıntı var. Bunun kurtuluşu sulu tarımdadır. Kıraç arazilerimizi fıstık gibi katma değeri yüksek ürünler dilerek de kullanabiliriz. Barajlarımızla bu arazilerimizi suyla kavuşturmamız lazım. Kaliteli topraklarımızı imara açmamalıyız. Yine kaliteli toprağımızı fıstık ağaçlarına dönüştürmeyelim. Mümkünse kıraç arazilerimize buğday, arpa ekmeyelim. Buraları fıstık ağaçlarıyla değerlendirebiliriz.”
“Çiftçilerin şiddetle suya ihtiyacı var”
Sulama kanallarından çiftçilerin istifade edemediğini vurgulayan Ay, “Yaklaşık 8 senedir Binatlı, Çevrimova, Yenipınar taraflarında yapılan kanallara su verilmedi. Yetkililerin bir an önce bu kanallara su vermesi lazım. Ek kanallar da yapılmalıdır. Özellikle Beşiri ve İkiköprü taraflarında, Batman merkezde çok kaliteli arazilerimiz var. Bu arazileri suyla buluşturmak çok zor olmasa gerek. Çiftçilerimizin buna şiddetle ihtiyacı var.” ifadelerini kullandı.
“Bundan hepimiz etkileneceğiz”
Buğdayda rekolte düşüklüğünün yaşanmasıyla ülkede ciddi bir sıkıntının yaşayacağını belirten Ay, “Başta çiftçimiz sıkıntıya girecek. Tüketicilerimiz fiyat anlamında sıkıntı yaşayacak. Geçen sene yaz aylarında 1,65 TL’ye aldıkları buğdayı bu sene 2 TL’nin üzerinde ancak alırlar. Bu un, ekmek fiyatlarına yansıyacak. Nakliyecisi, işçisi, zahirecisi ve hepimiz etkileneceğiz. Onun için çiftçiyi desteklememiz ve mağdur etmememiz lazım.” dedi.
“Bölge doğal afet bölgesi ilan edilip çiftçi desteklenmelidir”
Sulu tarım için gerekli altyapı çalışmaların şimdiden başlatılması gerektiğine işaret eden Ay, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“İlk etapta bu sene için kuraklık desteği verilmelidir. Çiftçimizin çoğu mazotunu, gübresini borçla alıyor. Çiftçilerin gözü de hasattadır. Bu sene de ürün yok. Çiftçinin desteklenmesini istiyoruz. En azından bu bölgenin doğal afet bölgesi ilan edilmesini istiyoruz. Önümüzdeki yıllar için de mutlaka sulu tarım için gerekli altyapı çalışmaların başlatılmasını talep ediyoruz. Bu memleketin kurtuluşu sulu tarımdadır.”(İLKHA)