Meclisten geçirilmesi düşünülen yasaya tepki büyük STK'LAR İÇİN YARGISIZ İNFAZ

Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi ile ilgili açıklamalarda bulunan hukukçular, STK’lar için ciddi sorunlar teşkil eden ve BMGK kararlarının olduğu gibi kabul edilmesini içeren bu yasa tasarısının onaylanmaması gerektiğini belirtti.

Ekleme: 23.12.2020 07:38:22 / Güncelleme: 23.12.2020 08:08:04 / manşetler
Destek için 

DOĞRUHABER

Hukukçular, “Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi” adı altında Meclis’ten geçirilmek istenen yasa teklifiyle ilgili itirazlarını dile getirdi. Sivil Toplum Kuruluşları açısından kabul edilemez bazı maddelerin olduğunu belirten Mazlum-Der Genel Sekreteri Avukat Kaya Kartal ve Avukat Gülden Sönmez, bu yasa teklifinin geri çekilmesini istedi. Öte yandan HÜDA PAR Genel Başkanı İshak Sağlam ise sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “BM'nin beşli çetesine sivil toplumumuza müdahale yetkisi tanıyan bu tasarı kabul edilemez” ifadelerini kullandı.

“BAHSEDİLEN ‘TERÖR’ KAVRAMI ÇOK AKIŞKAN VE MUĞLAK İFADELER İÇERİYOR”

Özellikle usul açısından şık olmayan bir durum  olduğunu belirten Mazlum Der Genel Sekreteri Avukat Kaya Kartal, “Dernekler ve Yardım Toplama Kanunda bir değişiklik yapılmak isteniyor ancak bu yapılmak istenirken “Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesi” adı altında meclise getiriliyor. 2013 yılında ‘terörün finansmanının engellemesine yönelik bir kanun çıkarılmış ancak o metinde de ciddi sıkıntılar vardı. Biz o zaman itiraz etmiştik. Bu kanunla birlikte 2013’te çıkarılan kanunun yeri tahkimleştirilmiş olacak. Devlet itibarı açsından da problemli bir şey. Çünkü BMGK’nın alacağı kararlar devleti iç hukuk gibi bağlayacak. Bu da Cumhurbaşkanlığı makamını bir tür onay makamı haline getirecek. 5’li çete denen ülkelerin terörist gördüğü bir STK veya bir kişi hemen Türkiye’de de görülmesi gerekecek. Cumhurbaşkanı bunu Resmi Gazete’de yayınlamak zorunda kalacak. Dernekler ve Yardım Toplayan Kuruluşlar açısından da çok sıkıntılı bir metin var önümüzde. Çünkü bahsedilen ‘terör’ kavramı çok akışkan ve muğlak ifadeler içeriyor.” ifadelerini kullandı.

“YARDIM FALİYETLERİ ZAZAR GÖRÜR”

Türkiye’de faaliyet gösteren yardım kuruluşlarının da bu kanundan zarar göreceğini belirten Kartal şöyle devam etti: “Türkiye insani yardım anlamında en fazla yardım eden ülkeler kategorisinde. Ancak yarın BMGK’da alınan bir kararla Türkiye’de faaliyet yürüten bir STK’nın ‘terör’ tanımına alınması bu kuruluşun Türkiye’deki faaliyetlerinin de durdurulmasını beraberinde getirecektir. Bir derneğin yönetim organlarında yer alan bir kişi hakkında soruşturma açılması bile o kişinin görevden alınmasına ve yerine kayyım atanmasına sebebiyet verebilecek. Sırf bir yöneticisi soruşturma geçiriyor diye bakanlık o kurumun faaliyetlerini toptan sonlandırabilir. Türkiye’de soruşturmaların uzun sürdüğünü düşünürsek bir derneğin tümden kapatılması gibi bir durum çıkıyor. Yardım toplama alanında basit hatalar bile büyük cezalara sebebiyet verecek şekilde düzenlenmiş.”

“YASA TEKLİFİ GERİ ÇEKİLMELİ”

Böyle bir yasanın gerekliliğinin tartışılması ve STK’lerden görüş alınması gerektiğini ifade eden Kartal, “Bu yasanın toplumla, çalışmaları yürüten kurumlarla konuşulması gerekiyor. Öncelikle bu teklifin geri çekilmesi gerekiyor.  BMGK’nın kararlarını olduğu gibi iç hukuka yansıtılması kabul edilemez. Dernek faaliyetlerinde yaşanan suiistimallerin kesinlikle engellenmesi gerekiyor. Ancak ortak akılla bazı değişiklikler yapılmalı. Böyle abartılı kavramlar üzerinden bu düzenleme yapılmaması gerekiyor.” şeklinde konuştu.

“BMGK KARARLARINA UYUM VE YAPTIRIM ZORUNLULUĞU GETİRİLİYOR”

Kanun Teklifinin önümüzdeki günlerde Meclis'e getirileceğini belirten Avukat Gülden Sönmez sosyal medya hesabı üzerinden paylaşım yaparak STK’ler açısından kanun teklifinin ‘yargısız infaz’ olacağını belirtti. Sönmez, “ Bakmayın üstünde Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun yazdığına. Bir hukukçu olarak dahi, kanun teklifi adlı cisme, okurken nasıl yaklaşacağımı bilemedim. Kanun teklifinde Yardım Toplama Kanunu dahil birçok kanunda değişiklik düzenlemesi mevcut. Bence TBMM Genel Kurulu da Türkiye’nin menfaati için, bu cisme yaklaşmamalı. Kanun teklifi Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne nerdeyse egemenlik yetkisi paylaşarak (tanıyarak demek zoruma gidiyor), Konseyin kararlarına (geçmişten, nerdeyse 11 Eylülden bu yana)  binaen, uyum ve yaptırım zorunluluğu getiriyor.” ifadelerini kullandı.

“ABD’YE GÖRE, RUSYA’YA GÖRE VE BELKİ ÇİN’E GÖRE HER AN ‘TERÖRİST’ OLABİLİRSİNİZ”

Birçok ülkede benzer kanunların olduğunu ve bunların daha özgürlükçü bir yapıya büründürüldüğünü belirten Sönmez, şöyle devam etti:  “Bizde ise BMGK az bile istemiş, biz daha sert tedbir alalım demişler sanki. Hazır bu fırsat, alınmak istenilen bazı kararlar için BM gerekçe olmuş da olabilir. Kanun koyucunun niyetinden sual olunmaz. Kanun Teklifi, Terörün Finansmanının Önlenmesi yasasıyla oluşturulan zeminden, yeni değişikliklerle BM güvenlik Konseyi üye devletlerinin menfaati doğrultusunda aldığı kararlara dayanarak, kendi memurunuzla ülke içi ve uluslararası ölçekte operasyon yapılmasına yetki veriyor. Kanun teklifi ile yeni suçlar ve cezalar ihdas ediliyor. ABD’ye göre, Rusya’ya göre ve belki Çin’e göre her an terörist olabilirsiniz. Bugüne kadar onlar karar aldı diye biz yaptırım uygulamıyorduk. Bu kanun çıkarsa uygulamak zorunda olunacak. Bir nevi BMGK KHK'sı da denebilir.”

“BANKA, ŞİRKET, DERNEK VE VAKIFLARA KİLİT VURULABİLİR”

Sönmez, paylaşımlarının devamında, “BMGK kararları kapsamı içinde olabilecek kişi, kuruluş veya organizasyonlarla doğrudan, dolaylı kontrol edilen kişi ve kuruluşların ya da bunların hesabına hareket eden kişi veya kuruluşların diyerek alakalı iş veya işlem yapan banka, şirket, kişi, dernek vakfa kilit vurulabilir. 'Ben nerden bilebilirim ki; hangi kişi, kurum, banka transferi sakıncalı' demeyin, artık ABD ve BMGK kime terörist diyor bilmeniz, dikkat etmeniz gerekecek. Bankalar da sizin paranıza değil paranızın nerde dolandığına bakacak. Diyelim ki Türkiyeli kişi, dernek, vakıf ya da banka, BMGK kararında yazılı bir kişi yada kurumla dolaylı irtibatlandırılacak bir işlem yaptı. Derhal Türk memurlar ve yetkili makam işlem yapmak zorunda olacak. Yapmazsa, geciktirirse ihmal ederse ona da hapis cezası geliyor.” dedi.

“KAYYUM ATANMA İŞLEMLERİ SON DERECE KOLAYLAŞTIRILIYOR”

Çıkarılmak istenen yasa ile derneklerin her yardımını bildirmek zorunda olacağını ve bunun yardım kuruluşlarının iş yükünü arttıracağını belirten Sönmez,  “Her ay binlerce yetim ve muhtaca yardım yapanlar Bildirim Departmanı kurmak için hazırlansınlar. Bildirim yeni yasaya göre 'bildirimden' de ibaret değil bu arada. STK’lar için daha sıkı denetim geliyor. Denetim iyidir ama idarenin yetkisiyle el koyma, faaliyet durdurma, faaliyetten alıkoyma kayyum atanması işlemleri son derece kolaylaştırılıyor. Bilgi belge paylaşmayan STK yönetici ve çalışanlarına hapis cezası geliyor. Bu uygulama tüzel kişiler ve özellikle STK’lar için 'Yargısız İnfaz' anlamına gelebilir. Kanun teklifi 'Özel Güvenlik Tedbirleri' uygulanacaktır diyor. Zira düzenlemenin ruhu ABD’nin 11 Eylül dönemi 'önleyici müdahale'sine dayanıyor. Aklanana kadar ölmüş oluyorsunuz.” Değerlendirmesinde bulundu.

 

“ÇIKARACAĞINIZ YASANIN HEDEFİ KİTLE İMHA SİLAHI ÖNLEME DEĞİL, TÜRKİYE’NİN GELECEĞİDİR”

Türkiye Büyük Millet Meclisindeki tüm milletvekillerine seslenen Avukat Gülden Sönmez, “TBMM üyeleri de şunu unutmamalı ki, Türkiye, 5 daimi üyenin bu alandaki suçlamalarıyla boğuşan bir ülkedir. Özellikle son 20 yılda bu zeminde batıdan doğudan kaç senaryo uygulandı bu ülkeye. Çıkaracağınız yasanın hedefi kitle imha silahı önleme değildir. Türkiye’nin geleceğidir. Bazı devletlerin terör örgütlerini her yönden nasıl destekledikleri, silah ve fon sağladıkları herkesin malumudur. Hatta bazıları terör örgütlerini kendisi kurmuşken, insanlık için en büyük tehdit Güvenlik Konseyi daimi üyeleridir." ifadelerini kullandı.

“BMGK MARİFETİYLE SİVİL TOPLUMUMUZ DİZAYN EDİLMEYE ÇALIŞILMAKTADIR”

Öte yandan Hür Ekip Sosyal Medya Platformu da #HukuksuzluğaHAYIR etiketiyle yasa teklifinin geri çekilmesi için tepki gösterdi. Konuya ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yapan HÜDA PAR Genel Başkanı İshak Sağlam, “Meclise sunulması planlanan kanun tasarısıyla, BMGK marifetiyle sivil toplumumuz dizayn edilmeye çalışılmaktadır. BM'nin beşli çetesine sivil toplumumuza müdahale yetkisi tanıyan bu tasarı kabul edilemez.” dedi.