Belki herkesin ilk etapta seçmeyi kabul etmeyeceği meslek gruplarından, mezarlık görevini tereddütsüz sürdüren ve bu mesleğin hayatında 'maneviyatını arttıran' etken şeklinde yorumlayan Ağrı Belediyesi Park ve Bahçe Müdürlüğüne bağlı Şehir Mezarlığı Amiri Ali Asker Bozan, hayatının bu görevin idraki ile geçtiğini belirtiyor.
Babasının yıllarca mezarlık görevlisi olmasının ve gençliğini babasının yanında geçirmesinin bu görevi seçmesindeki en büyük etken olduğunu kaydeden Bozan, mesleği ile ilgili ifade ettiği sözlerinde hayatının mezarlıklarda şekillendiğini ve birçok hüzünlü sahneye şahitlik ettiğini kaydediyor.
"Hayatımız ölümle yaşam arasında geçiyor"
"Hayatımız ölümle yaşam arasında geçiyor, çoğu zaman mezarlık alanının dışına çıkamıyoruz. Ve son görev, baktığımız zaman başka bir alem, canlı bir alem, mefta gömülüyor, üstü örtülüyor. Mefta, Rabbi ile baş başa kalıyor." sözleri ile hayatını ve mesleğinin işlevini özetleyen Ali Asker Bozan şunları ekledi:
"Tam 25 yıl oldu bu mesleği sürdürüyorum ve bu mesleği seçmemdeki en büyük etken babam oldu. Babam yıllarını verdi mezarlık işlerine, onun yanında yetiştim, bu zamana kadar görevi sürdürdüm. Hayatımıza kattığı anlamlar çoktur; maneviyatımızı yükseltti. Ölümle yaşam arasındaki en büyük etkenleri mezarlıkta yaşadım ve çok güzel bir meslek."
"Sevdiklerini kaybetmiş insanların durağı…"
Mesleği ile edindikleri kazanımları sıralayan Bozan, kendisini iyi hissettiren tablonun yaptıkları hizmetle insanların acısının hafiflediğine şahit olmaları olduğunu vurguluyor.
Yapılan hizmetlerin ardından kendilerine yapılan duanın önemli olduğunu söyleyen Bozan, "Günümüzün çoğunluğu hep mezarlıkta geçiyor, şehre çıkmıyoruz, burada insanlara hizmetle geçiyor vaktimiz. Hizmet edebilmek, insanların acısını hafifletebilmek, onların dertlerini paylaşmak güzel duygudur. Sabah geldiğimizde, cenaze olduğu zaman arkadaşlarıma görev taksimini yapıyorum, cenazenin yıkanması, kefenlenmesi ile ilgilenip mezarlığa getiriyorlar, burada kalan arkadaşlarımız mezarlarını hazırlıyorlar. Biz de insanlara yön göstermeye çalışıyoruz. En avantajlı durumumuz sırtımızda insanların duasının olması, dua bence çok önemli bir faktör kişi yaşamında. Sevdiklerini kaybetmiş insanların durağı olduğu için burası haliyle bizim de hayatımız o acılara şahitlik etmekle geçiyor. Bu noktada devreye girip acılarını hafifletmeye gayret gösteriyoruz." şeklinde konuştu.
"İnsanlar gelip vasiyetlerini bize söylüyorlar"
Mesleği gereği yaşanan ölümlere alışmış olsa da hala kendisini etki altında bırakan, hüzünlendiren ölümlere tanıklık ettiğini, özellikle kanser hastalarının vasiyetlerinin tesirinde kaldıklarını anımsatan Bozan, karşılaştığı anılarla ilgili şunları söylüyor:
Ölümün acı lezzetini herkes tadacak, şerbeti herkes içecek. İşte görüyorsunuz, karşı bir alem, burası başka bir alem. Düğününe bir gün kala ölen insanlar oldu, intihar eden cenazelerle karşılaştık, genç yaşta vefat edenler... Mesela vefatından önce gelip vasiyetini bırakanlar oluyor, işte kanser hastalarından, 'ben kanserim, günlerim dolmuş bana güzel bir yer tahsis edin' gibi durumlarla karşılaşıyoruz. Bu denli anılarımız çok ve ona göre hareket etmeye çalışıyoruz. Bize vasiyette bulunan insanların ölüm haberi geldiğinde vasiyetlerini yerine getirmeye çalışıyoruz.
"Ölüler ile sohbet etmeye çalışıyorum"
Ekip olarak yer yer psikolog görevi yürüttüklerini hatırlatan Bozan, "Zor bir meslek, zor bir hayat ama içinde tefekkürü bol olan bir meslek. Bazen mezarlık içinde dolaştığımda, biraz garip gelir belki ama ölüler ile sohbet etmeye çalışıyorum. İşte bir gün bizde sizin yanınıza geleceğiz gibi. Ben ve ekibim burada bir psikolog görevi görüyoruz, taziye sahiplerinin acılarını hafifletiyoruz, nasıl hareket etmeleri gerektiğini söylüyoruz." ifadelerini kullandı.
"Bütün işlemleri tamamlanmış cenaze sahipleri sadece defin işlemi gerçekleştiriyorlar"
Belediye olarak yürütülen hizmetlere de değinerek, "Belediye çalışmaları olarak cenazenin yıkanması, kefenlenmesi ve defnedilmesine kadar bütün işlemleri ücretsiz yapıyoruz. Cenaze sahipleri gecenin 03.00'da da olsa 05.00'da da olsa yada başka saatlerde de bir zorluk yaşamadan bütün işlemler hazırlanmış şekilde gelip defnedip gidiyorlar." şeklinde konuşan Ali Asker Bozan, sözlerini şöyle tamamlıyor:
"Zengini de burada, fakiri de burada, zalimi de burada ve ellerinden hiç bir şey gelmiyor"
"İnsanlar bizi anlamıyor, mezarcının anatomik saatini anlamıyorlar. Her şeye rağmen dua alma çabasındayız, çünkü dua gerçekten hem ibadetin özüdür hem de yaşamın özüdür. Yani bakıyorsunuz ki zengini de burada fakiri de burada zalimi de burada.. Ellerinden hiç bir şey gelmiyor. Makam sahibini de gömüyorsun, dünyada hiç konumunu bulunmayan insanı da. Ve görüyorsunuz ki dünya bazıları için eğlenceden ve bazıları için imtihandan ibaretmiş." (İLKHA)