Tarım ve Orman Bakanlığının resmi web sitesinde yayınladığı haberde Forumun, kamudan özel sektöre, STK'lardan üniversitelere kadar geniş bir yelpazede birçok sektöre hitap ettiğini vurgulayan Bakan Pakdemirli, Ege illerinin yatırım imkânlarını tanıtması açısından önemli bir görevi de üstlendiğini belirtti.
Yaklaşık bir ay önce İzmir'de herkesi derinden üzen bir deprem meydana geldiğini ve devletin tüm imkânlarıyla yaraları sarmak için seferber olduğunu dile getiren Pakdemirli, kalıcı konutlar için çalışmaların başlatıldığını söyledi.
Uluslararası kuruluşların yaptığı araştırmalara göre 21. yüzyıl için 3 sektörün stratejik olarak ön plana çıktığını ve bunlardan ikisinin tarım-gıda ve su olduğunu anlatan Pakdemirli, tarım ve gıda vazgeçilmez olduğunu ve pandemi sürecinde de bunun çok iyi anlaşıldığını ifade etti.
2050 yılında dünya ve Türkiye nüfusunda yaklaşık yüzde 30 artış öngörüldüğünü, kişi başına düşen ve işlenen tarım arazisi miktarının ise yüzde 20 azalmasının beklendiğini kaydeden Pakdemirli, "Artan nüfusun gıda talebini karşılamak için bugünkünden yüzde 60 daha fazla gıdaya ihtiyaç duyacağız. Bunun için yerli, yeterli, verimli üretim olmalıdır. Son 18 yılda Sayın Cumhurbaşkanımızın tarıma verdiği önem ve destekle güçlü bir tarım-orman altyapısı oluşturduk. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte bu altyapıyı sağlam ve hızla gelişen bir konuma getirdik." dedi.
"Tarımsal hasıla bakımından Avrupa'da birinciyiz"
Türkiye'nin coğrafi konum açısından büyük bir avantaja sahip olduğunu ve 12 binden fazla bitkiye ev sahipliği yaptığını ifadede eden Pakdemirli, "Dünya'nın tam merkezinde olmamız nedeniyle, geçmişten bu yana ticaret yollarının üzerinde yer aldık. 4 saatlik bir uçuş mesafesi ile dünya nüfusunun yüzde 40'ına ulaşma imkânımız var. Ülkemiz bulunduğu konum itibariyle, 1,9 trilyon dolarlık tarımsal ticaret hacmine sahip bir bölgede. Küçükbaş hayvan varlığında AB'de birinci, Büyükbaşta ise ikinci sıradayız. Tarımsal alan bakımından dünyada on yedinci sırada olmamıza rağmen, tarımsal hasılada Avrupa'da birinci, dünyada ilk on arasında yer alıyoruz." diye konuştu.
"Tarım sektörü 3'üncü çeyrekte 6,2 büyüdü"
Tarım sektörünün büyümeye ve gelişmeye devam ettiğini dile getiren Pakdemirli, şunları kaydetti:
Son iki yılda tarımsal hasılamız yüzde 47 artışla, 277,5 milyar liraya ulaştı. GSYH içindeki payımız 2018 yılında yüzde 5,8 iken, 2019 yılında yüzde 6,4'e yükseldi. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin sağladığı imkânlarla; tarım sektörü iki yıldır tüm çeyreklerde büyüme gösteriyor. TÜİK tarafından en son açıklanan 2020 yılı 3. Çeyrek büyüme rakamlarında, tarım yüzde 6,2 büyüme ile önemli bir gelişme gösterdi. İnşallah bu yılı, önemli bir büyüme rakamı ile kapatarak, ülke ekonomimize güç katmaya devam edeceğiz.
Bakan Pakdemirli, son iki yılda bitkisel üretimi 8,7 milyon ton ilave artışla 124 milyon tona, büyükbaş hayvan varlığını yüzde 8 artışla, 18,6 milyon başa, küçükbaş hayvan varlığını ise yüzde 20 artışla, 55,1 milyon başa çıkardıklarını söyledi.
"Tarım ve gıdada 5 milyar dolarlık dış ticaret fazlası verdik"
Türkiye'nin, tarım ve gıda ürünlerinde net ihracatçı bir ülke olduğuna işaret eden Pakdemirli, "2019 yılında 19,7 milyar dolar tarım ve gıda ürünü ihracatı yaptık ve 5 milyar Dolar dış ticaret fazlası verdik. Bu yılın ilk 10 ayında ihracatımız pandemiye rağmen geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5 artış gösterdi. Tohum ihracatımız 9 kat artışla, 155 milyon Dolara yükseldi. Su ürünleri ihracatında 2023 hedefi olan 1 milyar dolara, 2019'da ulaştık. Buğday unu ihracatında dünyada birinci, makarna ihracatında ikinci sıradayız." ifadelerini kullandı.
"2021 yılında üreticilerimize 23 milyar lira destek ödeyeceğiz"
Son 18 yılda, üreticilere reel rakamlarla toplam 310 milyar lira tarımsal destek verdiklerinin altını çizen Pakdemirli, son iki yılda tarımsal desteği yüzde 52 artışla, 22 milyar liraya çıkardıklarını, 2021 yılında ise üreticilere, 1 milyar lira ilave ödenekle birlikte toplam 23 milyar lira destek vereceklerini söyledi.
Dane zeytini geçen yıl ilk kez destek kapsamına aldıklarını belirten Pakdemirli, bu yıl ayçiçeği prim desteğini 40 kuruştan yüzde 25 artışla 50 kuruşa, kütlü pamuk primini 80 kuruştan yüzde 37,5 artışla 1,1 liraya çıkardıklarını dile getirdi.
"Üretici dostu politikaları hayata geçirdik"
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle birlikte çiftçileri memnun edecek, üretici dostu politikaları hayata geçirdiklerini anlatan Pakdemirli, alım fiyatlarını hasat öncesi açıklayarak, hem üreticileri ezdirmediklerini hem de piyasayı etkin şekilde regüle ettiklerini vurguladı.
Dünya'da üretilen gıdanın her yıl 3'te birinin kayıp ve israf olduğunun altını çizen Pakdemirli, bu kayıp ve israfı en aza indirecek tedbirlerin alınmasının artık zorunlu hale geldiğini dile getirdi.
"770 bin vatandaşımız gıdasını koruma sözü verdi"
Türkiye'de her yıl 18,8 milyon ton gıdanın çöpe gittiğini anlatan Pakdemirli, şöyle konuştu:
'Bildiğiniz gibi, ülkemizin yıllık gıda cirosu 500 milyar liradır. Eğer, toplumsal farkındalık meydana getirebilir, yüzde 2'lik bir tasarruf sağlayabilirsek, 10 milyar liramızı çöpe atmamış oluruz. Bu rakam, 360 bin ailenin yıllık asgari geçimi demektir. Dolayısıyla biz de Bakanlık olarak bu yıl mayıs ayında, gıda kaybını önlemek ve gıda israfını azaltmak amacıyla 'Gıdanı Koru, Sofrana Sahip Çık' kampanyasını başlattık. Bu kapsamda, toplumda farkındalık oluşturacak çok sayıda aktivite yapıyoruz. Ekim ayında 'Söz Ver, Rekor Gelsin' sloganıyla, gıda israfıyla mücadelede dünyaya örnek olacak kampanya başlattık. Şu ana kadar milletimiz büyük teveccüh gösterdi ve yaklaşık 770 bin vatandaşımız gıdasını koruyacağına söz verdi."
"Tarımda dijital dönüşüm hamlesi başlattık"
Tarım Orman Şûrası kapsamında Tarımda Dijital Dönüşüm hamlesini başlattıklarını belirten Pakdemirli, "Yaptığımız çalışmaları iki ana başlıkta özetlemek mümkün. Birincisi, Altyapı ve Bilişim sistemleri. Bu kapsamda, uydu teknolojileri ve coğrafi Bilgi sistemlerinin kullanımındaki etkinliğimizi artırdık. Bu sistemler sayesinde; tarım, orman, mera ve su alanlarını 7/24 takip ediyor, planlamalarımızı bu veriler üzerinden daha sağlıklı yapıyoruz. Bunların yanında benim büyük önem verdiğim, ülkemizin İlk Yerli ve Milli Elektrikli Traktör Prototipini ürettik ve 20 adet için seri üretime geçtik. Yine Akıllı Küpe uygulamasında da 20 bin hayvan üzerinde deneme çalışmalarına başladık. Büyükbaş hayvanların kulaklarına takacağımız bu akıllı küpe sayesinde, hayvanlarımızın tüm aktivitelerini anlık olarak takip edeceğiz. İkincisi başlık ise, teknolojik çözümler. Bu kapsamda üreticiye ve vatandaşa dijital ortamda hızlı ve etkin çözümler sunuyoruz. E-devlet üzerinden en fazla hizmet sunan Bakanlıklar arasındayız. Bu yıl mayıs ayında Dijital Tarım-Orman Akademisini, çiftçimizin ve tüm vatandaşlarımızın hizmetine açtık. Yine, temmuz ayında E-Tarım Portalı'nı hayata geçirdik. Toplam 138 hizmeti bu portaldan online olarak sunuyoruz." dedi.
"Kırsal kalkınma projelerine 26,5 milyar hibe verdik"
Tarım-sanayi entegrasyonu güçlendirmek için kırsaldaki yatırımlara önemli miktarda destek sağladıklarını dile getiren Pakdemirli, bu kapsamda TKDK-IPARD hibeleri genç çiftçi ve ORKÖY projeleri dâhil toplam 480 bin projeye, reel rakamlarla 26,5 milyar lira hibe desteği ödemesi yaptıklarını, bu destekler sayesinde, kırsalda reel rakamlarla 48,5 milyar liralık yatırım yapıldığını ve 350 bin yeni istihdam oluşturulduğunu söyledi.
"Son 18 yılda 584 ürünümüzün coğrafi işareti tescil edildi"
Tarımda markalaşmanın önemli olduğunu vurgulayan Pakdemirli, "Bir ürünün paketi ve ambalajı, o ürünü sattırmaya yetmiyor. O ürünün hikâyesi ve markası, insanların onu alma isteğini de üst sıralara taşıyor. Biz de, tarımda markalaşmaya ve coğrafi işaretli ürünlere büyük önem veriyoruz. Son 18 yılda; Türkiye'de 584 ürünün coğrafi işareti tescil edildi. Bunun 225'i yani yaklaşık yüzde 40'ının son 2,5 yılda tescil edilmesini sağladık. Halen 703 tescil aşmasında ürünümüz bulunuyor. Ege illerinde ise son 18 yılda 99 ürünün coğrafi işareti tescil edildi. Bunun da 28'ini son 2,5 yılda yaptık. Hedefimiz; coğrafi işaretli ürün sayısını artırmak ve markalı ürünlerle Ege'nin ve ülkemizin tarım ürünlerini dünyaya pazarlamak." ifadelerini kullandı.
"Orman varlığımız 22,7 milyon hektara ulaştı"
Son 18 yılda ormancılık faaliyetlerinde gurur veren çalışmalara imza attıklarının altını çizen Pakdemirli, şöyle konuştu: "Türkiye, orman varlığını artıran ülkeler sıralamasında dünyada 6. sırada yer almaktadır. Ağaçlandırma çalışmalarında ise Avrupa'da 1. sırada, dünyada ise 4. sırada yer almaktadır. 20,8 milyon hektar olan orman varlığımızı, 1,9 milyon hektar arttırarak 22,7 milyon hektara ulaştırdık. Son 18 yılda, önceki 57 yılda yapılan ağaçlandırmanın bir buçuk katını yaparak, 5,4 milyon hektar alanda 5,1 milyar fidanı toprakla buluşturduk. Fidan üretimimizi 18 yılda 5 kat artırarak, ortalama 350 milyon fidana çıkardık. Orman yangınları ile mücadelede etkin çalışmalar yürütüyoruz. Orman yangınlarına müdahale süremizi, 40 dakikadan 12 dakikaya indirdik. Bu yıl, orman yangınlarında ilk kez İHA'ları kullanmaya başladık. Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından, 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü ilan edildi. Geçen yıl başlattığımız Geleceğe Nefes kampanyamızı, bu yıl Dünyaya Nefes olarak, milletlerarası bir seviyeye taşıdık. 11 Kasımda 81 İlimizde, 1.000'den fazla noktada ve 28 ülkeden katılımcılar ile birlikte, aynı anda fidanlarımızı diktik."
"Suyla ilgili 431 tesisimiz açılışa hazır"
2021 yılını "Su ve Sulama Yatırımlarında Hamle Yılı" olarak ilan ettiklerini belirten Pakdemirli, "Su, bu yüzyılın stratejik mücadele alanlarından birisi. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde son 18 yılda; sulama yatırımlarında, gerçekten büyük bir atılım ve yatırım dönemi yaşadık. Toplam 254 milyar liralık yatırım yaptık. Son 18 yılda 585 barajı hizmete aldık. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile son iki buçuk yılda ise; 72 baraj, 80 gölet ve bent, 225 sulama tesisi, 100 toplulaştırma projesi, 46 içme suyu tesisi, 45 HES, 5 atık su tesisi ve 400 taşkın tesisini olmak üzere toplam 973 tesisi hizmete aldık. Toplam yatırım miktarı 34 milyar lira olan 431 tesisimiz de açılışa hazır. Önümüzdeki yıl, yeraltı barajları çalışmalarını da hızlandıracağız." dedi.
"Ege bölgesine 2 yeni tarıma dayalı OSB yatırımı daha geliyor"
Ege illerindeki tarım, orman ve su yatırımlarıyla ilgili de bilgi veren Bakan Pakdemirli, şunları kaydetti: "Ege illerinin, Türkiye'nin tarımsal potansiyelinde önemli bir yeri var. Tarla üretiminin yüzde 11'i, sebze üretiminin yüzde 24'ü, meyve üretiminin ise yüzde 22'si Ege illerimizde yapılıyor. Yine, Türkiye'deki büyükbaş hayvan varlığının yüzde 20'si, küçükbaşın yüzde 15'i ve süt üretiminin yüzde 22'si Ege illerinde. Ege illerimizin bu potansiyelini, sağladığımız desteklerle daha da güçlendiriyoruz. Son 18 yılda 48 Milyar Lira destek ödedik. Ormancılıkta son 18 yılda 12 Milyar Lira yatırım yaptık. 1,2 Milyar fidan diktik. 25 şehir ormanı, 27 bal ormanı ve 278 mesire yeri kurduk. 574 Milyon Lira ORKÖY desteği sağladık. Sulama yatırımlarına son 18 yılda yüzlerce tesisi hizmete açtık. 16'sı son 2,5 yılda olmak üzere 194 baraj inşa ettik. 111 Gölet ve bent hizmete alındı. Bunların 23'ünü son 2,5 yılda yapıldı. Yine 18 yılda, 419 suluma tesisi, 79 içme suyu tesisi, 31 HES ve 880 taşkın tesisini hizmete aldık. Ege illerinde çok sayıda yatırımımız devam ediyor. İzmir Dikili'de Dünya'nın en büyük Jeotermal ısıtmalı tarıma dayalı Organize Sanayi bölgesini kuruyoruz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi öncesinde Ege illerinde sadece 2 adet Tarıma Dayalı OSB yatırımı varken, son 2 buçuk yılda 13 yeni tarıma dayalı OSB yatırımını programa aldık. Bugün ise 2 yeni Tarıma Dayalı OSB'nin müjdesini de sizlere vermek istiyorum. Muğla, Seydikemer Tarıma Dayalı Süt Sığırcılığı İhtisas OSB'si ve Çanakkale Jeotermal Enerji İle Isıtmalı Sera OSB'sinin yatırımına da başlıyoruz. İnşallah 2023 hedefimiz; Ege illerindeki 17 olan tarıma dayalı İhtisas OSB sayısını 25'e ulaştırmaktadır. 2023 sonuna kadar Ege illerinde; 5 baraj, 60 gölet ve bent, 42 sulama tesisi, 14 toplulaştırma projesi, 10 içme suyu tesisi, 2 atıksu tesisi, 10 HES tesisi ve 48 taşkın tesisi olmak üzere toplam 191 adet tesisi hizmete almayı planladık. Ormancılıkta ise 2023 hedefimizi; 1 Şehir Ormanı, 23 Mesire Yeri, 25 Bal Ormanı kurulması, 64 Milyon adet fidan dikimi, 88,4 Milyon adet fidan üretimi, 158 köye Tıbbi Aromatik Bitki Bahçesi kurulması ve 140 Milyon Lira ORKÖY kredisi olarak belirledik."
"Tarım ve orman sektörü gelecek için en önemli yatırım alanlarından birisidir." diyen Bakan Pakdemirli, Türkiye'nin tarım ve orman sektöründe dünyada lider ülkeler arasında yer almaya devam edeceğini de sözlerine ekledi.(İLKHA)