İstanbul Sözleşmesi emperyalist politikalara hizmet etti

Türkiye Aile Meclisi ve Bileşenleri /Şanlıurfa Aile Meclisi tarafından yapılan basın açıklamasında İstanbul Sözleşmesi'nin bir an önce feshedilmesi istendi.

Ekleme: 24.11.2020 14:09:44 / Güncelleme: 24.11.2020 14:13:55 / Güncel / Şanlıurfa Haberleri
Destek için 

Türkiye Aile Meclisi ve Bileşenleri /Şanlıurfa Aile Meclisi, emperyalist politikalara hizmet eden  İstanbul Sözleşmesi'nin dayatılmasının 9'ncu yılı nedeniyle bir basın açıklaması düzenledi.

Basın açıklamasını El Birliği Derneği Başkanı Handan Karataş okudu.

İstanbul Sözleşmesi'nin emparyalist politikalara hizmet ettiğini belirten Karataş, "Bugün, Kasım 2011'de, TBMM’de tüm partilerin şerhsiz oybirliğiyle kabul ettiği 'İstanbul Sözleşmesi ve uygulamalarının' 9'ncu yılını tamamladık. Geçirdiğimiz bu 9 senenin sonunda Türkiye’nin ve daha birçok devletin küresel ve emperyalist baskıyla imzaladığı İstanbul Sözleşmesi, emperyalist politikalar açısından oldukça başarılı olmuş gibi görünüyor." ifadelerini kullandı.

"İmzalandığı günden beri dağılan aile miktarı ve boşanma oranları da her sene rekor kırıyor"

 İstanbul Sözleşmesinin aile fertlerini birbirine düşman ettiğini ifade eden Karataş, "Kadına yönelik şiddeti bitirme iddiası ile toplumlara dayatılan İstanbul Sözleşmesi, ona atıf yapan uygulamalar ve onun üzerine inşa edilen aile ve toplum politikaları kadını-erkeğe/erkeği -kadına düşman ederek;bu alanda toplumsal infial ve patlamalara sebep olmuştur. Bunun da istatiksel yansıması aile yapımızı tehdit edecek boyuta gelmiştir. Mesela kadına yönelik şiddet her geçen sene bir önceki senenin rekorunu kırdı. Üstelik yeni yeni rekorlar kırmaya da devam edecek gibi duruyor. Sadece son bir hafta içinde cinayete kurban giden kadın sayısı 13'tür. 2019 yılında öldürülen kadın sayısı on 474 oldu. Son 9 yılda 6284 sayılı fitne sebebiyle 3 milyon ailenin yuvası dağıldı, 3 bin kişi öldü.  İmzalandığı günden beri dağılan aile miktarı ve boşanma oranları da her sene rekor kırıyor. Sözleşmenin sözde başarısı(!) bunlarla sınırlı değil. Sözleşmenin imzalandığı günden beri evlenme oranları da hızla düşüyor. Burada da bir rekor söz konusu… kadınlarda ve erkeklerde evlenme yaşı gecikiyor. Örf, adet, gelenek, namus, şeref ve izzet kavramlarının değerini ve vazgeçilmezliğini İstanbul sözleşmesi vasıtasıyla anlamış olduk. Bunlar yok edildiğinde, insanların bir arada olmasını sağlayan tüm değerler tuz buz oluyor." şeklinde konuştu.

"Toplumsal Cinsiyet Eşitliği projesi el altından devam ettiriliyor"

"Toplumsal Cinsiyet projeleri"nin Milli Eğitim İl/İlçe Müdürlükleri tarafından el altından hayata geçirilmeye çalışıldığını vurgulayan Karataş, "Macaristan, Bulgaristan, Polonya, Hırvatistan, Rusya gibi ülkeler bu dışı pembe, pamuk şekeri;  içi zehirli iğne dolu sözleşmeye boş yere itiraz etmiyorlarmış. Sözleşmenin getirdiği mecburiyetler nedeni ile 2 sene önce Milli Eğitimde sonlandırdık denilen 'Toplumsal Cinsiyet projeleri' İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerinde ve Türkiye Belediyeler Birliği eliyle Toplumsal Cinsiyet Eşitliği/Adaleti Eğitim Komisyonları kurularak el altından devam ettirilmeye çalışılıyor. Çocuklarımızın cinsiyetsiz, ailesiz, ahlaksız bir ideoloji ile yetiştirilmesinden nasıl bir fayda sağlandığını merak ediyoruz. Bu sözleşme ve uygulamalarının toplumda yaratmış olduğu yıkımın önüne geçilmelidir. Reisi Cumhurumuzun dediği gibi 'İstanbul Sözleşmesi nas değildir, feshedilmelidir' emri acilen uygulanmalıdır. Unutulmamalıdır ki bu değerleri yıkmak kolay olsa da bunların yeniden inşa edilmesi mümkün değildir. Türkiye Aile Meclisi ve Bileşenleri olarak diyoruz ki 'İstanbul Sözleşmesi feshedilmeli, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesi derhal durdurulmalıdır!' Kamuoyuna ve yetkililere saygıyla duyurulur." dedi. (İLKHA)