Unutulmaya yüz tutan mesleğini yaşatma gayretinde olan 79 yaşındaki Akkaş, merkez Yakutiye ilçesindeki atölyesinde semaver tamiri yapıyor.
Ömrünü adadığı mesleğini unutturmamak ve geleceğe taşımak amacıyla çalışmalarını sürdüren Akkaş'a, ustalığı öğrettiği İsmail Kara eşlik ediyor.
Çok sayıda kişiye mesleği öğreten Akkaş, deneyimlerini gelecek nesillere aktarmak istiyor.
"Eskiden ustalar çok disiplinliydi"
Hilmi Akkaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çıraklığa 10 yaşında başladığını, İranlı bir ustanın yanında çalışarak semaverciliği öğrendiğini söyledi.
Bir süre Erzurum'da çalıştıktan sonra askerlik öncesi İstanbul'da döküm işini de öğrendiğini ifade eden Akkaş, askerlik görevinin ardından ömrünün kentte semavercilikle geçtiğini söyledi.
"Şimdi eski semaverler kalmadı artık daha basit semaverler yapılıyor." ifadesini kullanan Akkaş, en iyi semaverlerin eski Rus yapımları olduğunu vurguladı.
Erzurum'da hem döküm işi yapıp hem de semaver üretmeye devam ederek yıllarca çalıştığını dile getiren Akkaş, "Sevdiğim bir işi yaptım. Sevmesem yapmazdım zaten. Çıraklar da yetiştirdim. Eskiden ustalar çok disiplinliydi. Ustaların yanında çalışmak öyle kolay değildi ama şimdi kolay. Eskiden ustalarımıza hizmetimiz çok boldu. Şimdi çırak bulmak bile zor." dedi.
Akkaş, eskisi gibi tamire semaver gelmediğini, semaver kullanımının da azaldığını söyledi.
"Severek yaptık"
Yıllar önce büyük kahve semaverlerinin arızalarını onardıklarını, kırılan parçaları ise döküm yaparak giderdiklerini anlatan Akkaş, şunları kaydetti:
"Şimdi yaşlandık, artık eskisi gibi çalışamıyoruz. Beden yorgun düşüyor. Severek yaptığımız için uzun süre çalıştık. Ben eskiden bir işi yaptığım zaman bir daha yapmazdım. 15 günde 10 semaver yapardım ve sağlam olurdu. Önemli olan eski semaverlerin parçasını yapmak. Bu işleri bilen yapar, bilmeyen yapamaz. Bu zamana kadar binlerce semaver yaptık. Türkiye'nin her yerine gönderirdik. Semaverin tarihi değeri vardır, kıymetlidir çünkü el sanatı kıymetlidir. Biz çoğu semaverlerimizi elde yaptık."
Hilmi ustadan mesleği öğrenen İsmail Kara ise ustasıyla 1967'den beri çalıştığını belirterek, "Bu işleri ondan öğrendim. Eskiden bu işler yoğundu ancak şimdi öyle değil." dedi.