Sosyal medya üzerinden kurdukları amatör balıkçılık grubuyla Çanakkale’nin hemen hemen tüm sahillerinde balık avlayan bir grup genç, geçtiğimiz günlerde Yeniköy sahillerinde kayaların içerisinde bulunan fosilleri farketti.
ARAŞTIRMA BAŞLATILDI
Yapılan resmi yazışmaların ardından amatör balıkçılarla bölgeye giden Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Mühendislik Fakültesi Jeoloji Öğretim Üyesi Dr. Sevinç Kapan, geniş çaplı araştırma başlattı.
İlk olarak fosillerin olduğu kayalar belirlendi. Daha sonra kayaların içerisinde bulunan fosillerin zarar görmemesi için özel bir sıvıyla kayaların içerisindeki boşluklar dolduruldu.
Bu sayede kayaların içerisindeki fosil kalıntıları taş kesme makinesiyle çıkarılarak, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nde araştırma altına alındı.
"OMURGALI DİŞİ OLDUĞUNU ANLADIM"
Ege Üniversitesi Doğa Tarihi Müzesi’nden Uzman Paleontolog Dr. Serdar Mayda ile birlikte arazide 3 gün boyunca çalışma yaptıklarını belirten ÇOMÜ Mühendislik Fakültesi Jeoloji Öğretim Üyesi Dr. Sevinç Kapan, “ Çanakkale Troia Müzesi’nden gelen resmi bir bilgi ve aynı zamanda sosyal medyadan gelen bir bilgiyle geçtiğimiz günlerde böyle bir haber aldık ve beraberce örneğin olduğu Çanakkale Yeniköy civarına gittik. Ben örneği gördüğümde bunun bir omurgalı dişi olduğunu zaten anlamıştım. Bu konuda çalışan Ege Üniversitesi Doğa Tarihi Müzesi’nden Uzman Paleontolog Sayın Dr. Serdar Mayda’yı Çanakkale’ye davet ettim. Örnekleri koruma altına almak için onunla beraber 3 gün arazide çalıştık. Ancak biz insani gücümüzle jeolojide kullandığımız yöntemlerle bunu başaramadık. Daha sonra bilim sever bir iş adamının desteğiyle ulaşım koşullarının güç olmasına rağmen taş kesme makinesi getirerek örneği kestik ve bölümümüze getirdik. Şuanda Serdar Mayda tarafından örneğin tanımlama ve isimlendirme çalışmaları devam ediyor.” dedi.
ERGİN VE BEBEK MAMUT FOSİLLERİ
Yapılan ilk incelemelere göre dişlerin ergin ve bebek mamuta ait olduğunu söyleyen Kapan, “Şu anda söyleyebileceklerimiz, günümüzden yaklaşık 9 milyon yıl öncesine ait bir mamut yani fillerin atası fosili. Bu fil öldüğü zaman yaklaşık 30-40 yaşlarında ergin bir bireymiş. Çünkü bulunan diş ve diş köklerinden bunu söyleyebiliyoruz ama tek başına değilmiş. Yanında bir de süt dişi yani kökü olmayan bir diş bulunan bebek form varmış. Yani, birden fazla form olduğu için ana-bebek ya da baba- bebek diyebiliriz.” diye konuştu.
9 MİLYON YIL ÖNCESİNE AİT
Ergin ve bebek mamutun ormanlık alanda yaşadığını ve su ihtiyaçlarını karşılamak için o dönemde bölgeye gelmiş olabileceklerini de sözlerine ekleyen Kapan, “O dönemde yani yaklaşık 9 milyon yıl öncesinde bir ormanlık alanda yaşayan formlardan bunlar. Yerden yaklaşık 2,5-3 metre yüksekliğe sahipler. Muhtemelen bir tatlı su kenarına su ihtiyaçlarını gidermeye geldiklerinde başlarına gelen bir doğa olayı sonucunda, günümüze kadar fosilleşerek ulaşmışlar ve biz de onlara bu sayede ulaşmış olduk.” şeklinde konuştu.