Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Mevlit Kandili dolayısıyla yayınladığı mesajında, Hz. Muhammed'in yeryüzüne teşriflerinin yıl dönümü olduğunu hatırlatarak, bundan 14 asır önce, yeryüzünde, haksızlık ve adaletsizliğin hayatı esir aldığı, cehalet girdabında insanlığın yolunu ve yönünü kaybettiği karanlık bir dönemde, Peygamberin adeta insanlığın yeniden doğuşunun bir muştusu olarak dünyaya teşrif ettiğini belirtti.
İnsanlığın, onun rehberliğiyle hakikate ve hidayete eriştiğini, onun örnekliğiyle merhametle ve izzetle tanıştığını vurgulayan Erbaş, şöyle devam etti:
"O, Allah'ın varlığa merhametinin bir tecellisidir. Nitekim Rabb'imiz, 'Biz seni alemlere ancak rahmet olarak gönderdik' (Enbiya, 107) buyurarak onun insanlık için ifade ettiği büyük manaya dikkat çekmektedir. O, Allah'ın insanlığa büyük bir lütfu ve nimetidir. Yüce Mevla, 'İçlerinden, kendilerine Allah'ın ayetlerini okuyan, kendilerini temizleyen, kendilerine kitap ve hikmeti öğreten bir peygamber göndermekle Allah, mü'minlere büyük bir lütufta bulunmuştur. Halbuki onlar önceleri apaçık bir sapıklık içindeydiler.' (Al-i imran, 164) ayetiyle bu hakikati beyan etmektedir."
Erbaş, Hz. Muhammed'in hayatını insanlığın iyiliğine adayan bir rahmet elçisi olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Zira Cenab-ı Hak; 'Ey Peygamber Biz seni bir şahit, bir müjdeleyici, bir uyarıcı, Allah'ın izniyle kendi yoluna çağıran bir davetçi ve aydınlatıcı bir kandil olarak gönderdik.' (Ahzab, 45-46) buyurmaktadır. O, hakkın ve hakikatin şahidi, hak yolunun delilidir. O, Allah'a kulluk bilinciyle, iyilik ve ibadet üzere bir hayat yaşayanların rehberi ve müjdecisidir. O, Allah'ın dininden ve Resulünün yolundan sapanlara karşı, Allah'ı, mahşer gününü, azabı hatırlatan bir uyarıcıdır. O, insanlığı alemlerin Rabbine, iyiliğe, adalete ve merhamete davet eden bir davetçi ve getirdiği ilahi mesajla yeryüzünü aydınlatan nurlu bir kandildir."
Dünyanın yeniden bir cahiliye girdabına doğru sürüklenmekte olduğunu işaret eden Erbaş, "Savaşlar, zulümler ve haksızlıklar yine yeryüzünün huzur ve barışına kastetmektedir. Çocuklar, kadınlar, yetimler ve kimsesizler, yine ihmal, istismar ve haksızlıklara maruz kalmaktadır. Diğer yandan, aklını ve vicdanını kaybeden bir takım kişi ve gruplar, insanlığın kurtuluş umudu olan İslam'a ve Müslümanlara saldırmakta, özellikle Avrupa'da ahlaktan, insaftan, edepten yoksun bir şekilde İslam'ın muazzez elçisine saygısızlık yapılmakta, sorumsuz ve basiretsiz söylemlerle camilerimiz ve Müslüman kardeşlerimiz, ırkçı terör guruplarının hedefi haline getirilmektedir. Halbuki bugün dünya, Peygamber Efendimizin üstün şahsiyeti ve örnek ahlakı nezdinde İslam'ın hayat veren ilkelerini aramaktadır." ifadelerini kullandı.
Erbaş, mesajında şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu sebeple Peygamber Efendimize ümmet olmanın onurunu yaşayan müminler olarak bizler, bütün bu saldırılar karşısında güçlü bir duruş ortaya koymak, dünyayı, İslam'ın merhamet, adalet, hakkaniyet, güzel ahlak ilkeleriyle tanıştırmak için daha çok gayret göstermek zorundayız. Bu itibarla Mevlid-i Nebi'yi, geçmişimiz ve istikbalimiz için bir tefekkür vesilesi kılalım. Rabb'imize, kendimize ve çevremize karşı sorumluluklarımız ekseninde hayatımızın muhasebesini yapalım.
Peygamberimizin sünneti çerçevesinde söz ve davranışlarımızı gözden geçirelim. Bu müstesna zamanı hata ve günahlarımızdan arınma bilinciyle idrak ederek ömrümüzün kalan kısmında Allah'a iyi bir kul, habib-i edibine güzel bir ümmet olmanın azmini kuşanalım. Bu duygu ve düşüncelerle aziz milletimizin ve alem-i İslam'ın Mevlid Gecesi'ni tebrik ediyor, iyilik, takva ve güzel ahlakla bezeli bir hayatı bize ve çocuklarımıza bahşetmesini Yüce Rabb'imden niyaz ediyorum."