Türk-İş torba kanununa ilişkin görüşlerini açıkladı

Türk-İş, "İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi"ne dair görüş ve değerlendirmelerini TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanlığına iletti.

Ekleme: 23.10.2020 17:32:08 / Güncelleme: 23.10.2020 17:32:08 / Ekonomi
Destek için 

EKONOMİ SERVİSİ

Türk-İş Konfederasyonu, kamuoyunda "torba kanun" olarak adlandırılan "İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi"ne dair görüş ve değerlendirmelerini TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanlığına iletti. Genel Başkan Ergün Atalay imzasıyla Komisyon’a gönderilen metinde, konfederasyonun teklif edilen düzenlemelerden duyduğu rahatsızlık ile bunun gerekçelerine yer verildi.

Metinde, şu görüşler aktarıldı: "Kaldı ki işveren lehine yapılan tüm bu düzenlemeler için İşsizlik Sigortası Fonu kaynak olarak kullanılmaktadır. Fonun kurulduğu günden bu yana fondan işverene verilen destek işçiye verilen desteğin çok üzerindedir. Hatta bu destek son yıllarda bariz bir şekilde işveren lehine kullanılmıştır. Fonun oluşturulma amacı işvereni desteklemek değildir. İşsiz kalan işçiye bu süreç içinde hayatını idame ettirecek imkan sağlanmasıdır."

"İŞÇİLER İŞ GÜVENCESİNDEN DE MAHRUM EDİLECEK"

Teklifin 28'inci maddesiyle 4857 sayılı İş Kanunu'nun 11'inci maddesine eklenen fıkranın, 25 yaşını doldurmamış veya 50 ve daha yukarı yaştakilerle 2 yıla kadar belirli süreli iş sözleşmesi yapılmasına imkan sağladığına dikkat çekilerek, şunlar dile getirildi: "Teklif edilen düzenleme ile işverenlerin yıllardır talep ettikleri düzenleme hayata geçirilmiş olacaktır. Yapılmak istenen düzenleme 'istihdam artışına yönelik' olarak gösterilmek istenmektedir. İş Kanunu'nda yapılacak ufak bir değişiklik ile tüm çalışanların neredeyse yüzde 25'lik bir bölümü başta kıdem tazminatı hakkı olmak üzere İş Kanunu'nun koruyucu hükümlerinden mahrum edilmektedir."

İşçilerin sadece kıdem tazminatı hakkından değil iş güvencesi hakkından da mahrum edileceği vurgulanan metinde, "Bu durumdaki işçilerin işe iade davası açma hakkı olmadığı gibi ihbar tazminatı hakkı olmadığı için de pratikte iş arama izni hakkı da bulunmamaktadır. Bu düzenleme hayata geçerse örgütlenme önündeki engellere bir yenisi daha eklenmiş olacak. Sendikalar sırf bu düzenleme nedeniyle üye kaybına uğrayabileceklerdir. 25 yaş altı ve 50 yaş üstü işçilerin sendika üyeliği ve toplu iş sözleşmesinden yararlanma hakları bu düzenlemeden olumsuz etkilenebilecektir." ifadeleri kullanıldı.

"DÜZENLEME BU HALİYLE ANAYASA'YA AYKIRI"

Metinde, ilgili teklifin 8'inci maddesiyle 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'na "Geçici Madde 27" ile 1 Ocak 2019 ila 17 Nisan 2020 arasında işten çıkarılan ya da kayıt dışı çalışan işçilerin söz konusu kanun yürürlüğe girdikten sonraki 30 gün içerisinde en son çalıştıkları özel sektör işverenine başvurmaları ve fiilen çalışmaya başlamaları halinde işverene her prim günü için günlük 44,15 lira teşvik sağlanacağı belirtildi.

Bu maddenin kayıt dışı çalışan işçilerin de başvuru yapması halinde kayıtlı hale gelmesini teşvik eder nitelikte olduğuna vurgu yapılarak, şu uyarılarda bulunuldu: "İşverene kayıt dışı çalıştırdığı dönem için herhangi bir idari para cezası uygulanmasını da önlemektedir. Kayıt dışı çalıştırarak işçiyi mağdur eden, devleti aldatan ve teşviklerden yararlananların, aldıkları teşvikler de usulsüz olduğu için geri istenmesi gerekmektedir. Düzenlemenin bu haliyle Anayasa'ya aykırı olduğu düşünülmektedir."