Mesele sahtesi veya gerçeği değil; hala anlamadınız mı? ALKOL FELAKETTİR!

Allah’ın haram kıldığı, Peygamber Efendimizin(S.A.V.) sakındırdığı alkol, ocaklar söndürmeye devam ediyor. Son günlerde 51 kişinin alkol kaynaklı ölümünün, ‘sahte alkol yüzünden öldü’ şeklinde medyada yer alan haberler kamuoyunda tepkiyle karşılanıyor. Uzmanlar alkolün gerçeğinin de sahtesinin de alkol olduğu ve insan ölümüne neden olduğuna dikkat çekiyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre ise cinayet, boşanma, eşler arası şiddet ve trafik kazalarında alkolün etkisi yüzde 70…

Ekleme: 16.10.2020 00:29:46 / Güncelleme: 16.10.2020 00:29:46 / manşetler
Destek için 

DOĞRUHABER / Zeki Aras

Türkiye’de artan alkol kullanımı toplumda ciddi travmalara neden oluyor. Kadına şiddet başta olmak üzere ölüme sebebiyet veren trafik kazaları, ölümlü olaylar ve alkole bağlı hastalıklar gün geçtikçe artmaya devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan araştırmalarda, alkol kullanım yaşının çocuk denilecek yaşa indiğine dikkat çekilerek, gerekli önlemlerin alınmaması durumunda ise tablonun daha da ağırlaşacağına vurgu yapıldı.

ALKOLDEN 51 KİŞİ ÖLDÜ

Kırıkkale'de 9 Ekim'de başlayan, ardından İstanbul, İzmir, Mersin, Aydın, Muğla, Trabzon ve Zonguldak'ta görülen metil alkol zehirlenmesi nedeniyle ölenlerin sayısı 51'e yükseldi. İçki zehirlenmeleriyle ilgili 18 ilde yürütülen operasyonlarda ise 234 şüpheli gözaltına alındı. Gözaltına alınan şüphelilerden 70'i tutuklandı. Operasyonlarda tonlarca içki ile metil alkol ele geçirildi.

“ALKOL ŞEYTANIN PİSLİĞİDİR”

Alkolün sahte veya resmi diye ayrılmasının kesinlikle doğru olmadığını, alkolün haram olduğunu ve mutlak suretle uzak durulması gerektiğini belirten İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Cemal Çınar, “İslam’da korunması gereken beş temel esastan biri de aklı korumadır. Akıl ne kadar önemli bir nimet ise onu yerinde kullanmak da o kadar önemli bir hadisedir. İnsan aklına zarar verecek şekilde yapılan herhangi bir eylemi İslam şiddetle men etmektedir.

Kur’an’ı Kerimde içkiye şeytanın pisliklerinden bir pislik olarak tanımlamaktadır. Yukardaki ayeti kerimeye baktığımızda bunu görüyoruz. Bugünlerde içkinin bandrolü olmayanı aleyhinde resmi açıklamalar yapılmaktadır. Ancak bu iş şeytanın işi olup olmamada konunun anlaşılması ve bu şekilde değerlendirilmesi gerekir.

Bandrollü şeytan zararsız, bandrollü olunca şeytan zararlı olmaktan çıkmaz. İçkinin kendisi üzerinde durulması ve zararları bütün inanç sistemlerinde ve son ilahi din olan aziz İslam dininde de çirkin bir iş olarak şeytan pisliği şeklinde tarif etmektedir. Her hususta olduğu gibi temel yol göstericimiz Kur’an-ı Kerim’dir. İş şeytani bir iş olduktan sonra artık şeytanın resmisi ile sahtesi diye bir ayırım mümkün değildir.

Eylem olarak şeytanın pisliği, isim olarak “Hamr” kavramı kullanılmıştır. “Hamr” bulunduğu cismin üstünü örtüp ondan eser bırakmadığı için hamr denilir. Örtüye de Kur’an-ı Kerim’de Humur denilmesi de kadın o örtüyü üzerine attığında örtünün altında kadının ziynetinden bir eser görünmez olduğu için bu isim kullanılmıştır.

Sonuç olarak içkiye de “Hamr” denilmesi de akıl ve vicdan, izan ve düşünceden eser bırakmadığı için ona hamr denilmiştir. Yine şeytanın içki ve kumara aramıza düşmanlık koyduğunu emreden Kur’an’ın emrine uymayan bir toplum şeytana davetiye göndermiş olur.” şeklinde konuştu.

“ALKOLÜ SAHTE VEYA GERÇEK DİYE AYIRMAK ŞEYTANİ BİR HİLEDİR”

Yapılan ayrıştırmaların sinsi bir hile olduğuna dikkat çeken Cemal Çınar, “Son olarak içkinin sahtesi ve sahte olmayanını birbirinden ayırarak yasal olanı normal görmede de şeytani bir hile vardır. Yetkililerin devlet eliyle içki fabrikalarını işletmek içki içmeye yerler tahsis etmek Müslümanlara yapılan en büyük hakaretlerdir.

Şeytanın resmi veya gayrı resmisini söylemek ne kadar komik ise, resmi yollar dışında yapılan içkiye karşı çıkarken, sanki resmi olanının doğal olduğunu çağrıştıracak her türlü söylem ve eylemden kaçınmak lazım.” ifadelerini kullandı.

“BAĞIMLILIK İNSANLARI ÖLÜME GÖTÜRÜYOR”

Bağımlılık danışmanı ve Yazar Yücel Kuran ise, “Alkolü sahte veya değil diye ikiye ayırmak bizi bir sonuca götürmez. Bunu bir bütün olarak bağımlılık görüp ona göre mücadele etmemiz lazım. Ülkemizde uyuşturucu ve alkolden dolayı hayatını kaybedenlerin sayısı oldukça fazla. İstanbul’da sadece İçişleri Bakanlığının açıkladığı resmi rakamlara göre bir günde uyuşturucudan dolayı altı kişi ölüyor. Bu resmi rakam. Bir de bunu içip de kaza yapan var, intihar eden var. Kısacası bağımlılık insanları ölüme götürüyor.

İnsanlar tedavi edilmedikçe, bilinçlendirilmediği sürece bunun önüne geçilmesi mümkün değildir. Örneğin marketlerde ve internet sitelerinde satılan etil alkol var, insanlar bunu çok rahatlıkla bulup alkol yapabiliyor. Bunun sonucunda da ölümler yaşanıyor.” Dedi.

CİNAYET, BOŞANMA, EŞLER ARASI ŞİDDET VE TRAFİK KAZALARINDA YÜZDE 70 ALKOL ETKİSİ

Dünya sağlık örgütünün paylaştığı veriler, alkol tüketiminin nasıl vahim sonuçlar doğurduğunu gözler önüne seriyor. Buna göre Türkiye’de alkol tüketimi ile ilgili verilere göre, 55 milyon yetişkinden 11 milyonu alkollü içki tüketiyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre ise, her yıl alkol kaynaklı sorunlar nedeniyle 3,3 milyon insan hayatını kaybediyor. Örgütün Türkiye dâhil 30 ülkeyi kapsayan alkolün etki yüzdesi çalışmasına göre cinayet, boşanma, eşler arası şiddet ve trafik kazalarında yüzde 70 oranında etkili olduğuna dikkat çekildi.

YILDA 3,5 MİLYON İNSAN ALKOLDEN DOLAYI HAYATINI KAYBEDİYOR

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, dünyada yaklaşık 2 milyar kişi alkol tüketiyor. DSÖ’nün açıkladığı veriler, alkol illetinden dolayı ölenlerin savaşlarda ölenlerden daha fazla olduğunu ortaya koyuyor.

DSÖ’nün açıkladığı verilere göre; Dünyada her yıl 3,5 milyon insan alkole bağlı nedenlerden dolayı hayatını kaybetmektedir.

Alkol tüm dünyada önlenebilir ölüm ve yaralanmaların üçüncü temel nedenidir.

Alkolden doğan maddi zarar alkolden elde edilen gelirden çok daha fazladır.

Eğitimde başarısızlık, suça eğilim, alkole bağlı sağlık problemleri alkol kullanımıyla doğru orantılı olarak artar.