2020 yılının başından bu yana tüm dünyada etkili olmaya başlayan Coronavirus, hayatın tüm alanlarını olumsuz etkilediği gibi eğitimi de olumsuz etkiledi. Türkiye'de mart ayında ortaya çıkan salgın sonrasında başlayan uzaktan eğitim modeli birçok veli ve öğrenci tarafından yüz yüze eğitim gibi verimli olmadığı için olumsuz olarak değerlendirildi.
Mart ayında başlatılan EBA TV ve özel okulların öğrencilerine farklı sosyal ağlar üzerinden online olarak verdiği eğitimlerde yaşanan aksaklıklar ile olumlu yönleri hakkında İLKHA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Haras, öğrencilerin bu işi fırsata dönüştürmesi gerektiğini, devletin de fırsat eşitliği anlamında maddi durumu müsait olmayan öğrencilerin eğitimden uzak kalmaması adına internet ve tablet desteğinde bulunması gerektiğini ifade etti.
Türkiye'de şu an gerçekleştirilen uzaktan eğitimin aslında acil uzaktan eğitim ya da acil eylem planı olduğunu ama uzaktan eğitim olmadığını belirten Haras, "Uzaktan eğitimin yapılabilmesi için alt tabanımız, veri tabanımız çok uygun değil. Biz acilen birdenbire bu işin içine girdik. Böyle bir planımız yoktu." dedi.
"Çocuklarımız henüz uzaktan eğitimi kendi isteklerine göre yönetemiyorlar"
Haras, "Bize, bir gün uzaktan eğitime geçilse ne yapardınız? Diye sorulsaydı bu ütopik (hayalî) bir şey gibi gelirdi. Ancak şu anda bunun tam ortasındayız. Biz bu işi çok verimli götüremiyoruz. Çünkü uzaktan eğitim dediğimiz şey öğrencinin kendi programını, kendi beğenilerini uzaktan eğitim içerisinde kendisinin yönlendirmesidir. Fakat burada öyle bir şey söz konusu değildir. Burada çocuk edilgen, biz etken durumdayız. Çocuğu biz yönlendiriyoruz. Direktiflerimiz doğrultusunda çalışıyor. Çocuklarımız henüz uzaktan eğitimi kendi isteklerine göre yönetemiyorlar." diye konuştu.
"Uzaktan eğitim yüz yüze yapılan eğitimin aynısı olduğu için verim sağlamıyor"
Uzaktan eğitimde yüz yüze anlatılan dersi, uzaktan yüz yüze anlatmak gibi verimli olmadığını söyleyen Haras, "Şu anda tüm öğrenciler uzaktan eğitimden korkuyorlar. Eğitime katılmıyor, cam açmıyor, öğretmeniyle bütünleşmiyor. Çünkü adına uzaktan eğitim dediğimiz şeyin yüz yüze yapılan eğitimin aynısı. Bu da bize doğal olarak verim sağlamıyor." şeklinde konuştu.
"Eğitimin nereden yapıldığı değil, kişinin azmi başarı getirir"
Uzaktan eğitimin mart ayından itibaren EBA TV üzerinden denendiğini hatırlatan Haras, şunları kaydetti:
Açıkçası ailelerden çok olumlu bir tepki görmedik. Genellikle olumsuz tepki aldık. Çocuk cam açıyor, ders başında gibi görünüyor ama ekranın başında değil. Öğretmen onu oradaymış gibi biliyor. Bu tür hinliklere tevessül edildi. Bazen olumlu eleştiri de aldık. Ben şunu gördüm ki, uzaktan da olsa bireyin çalışma azmi varsa eğitimi uzaktan da yapsanız, birebir de yapsanız isteyen kişinin başarı sağladığını görüyoruz.
"Uzaktan eğitim fırsata dönüştürülebilir"
Veliler iyi bir rehberlikçi olmaları, çocuklar nereye gitmek istiyorlarsa ellerinden tutup onlara yardımcı olmaları gerektiğini vurgulayan Haras, uzaktan eğitimin azimle pekiştirilerek fırsatta çevrilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Haras, "Ancak bizim velilerimizde 'sen şu bölümü kazanacaksın' dedikleri için uzaktan eğitimde öğrenciden çok veli tepki gösteriyor. Uzaktan eğitim mi olurmuş! Diyorlar. Hâlbuki çocuklarının ellerinden tutup, uzaktan eğitimin içerisinde yürüseler aslında uzaktan eğitim çok güzel bir model. Ancak çocuk onun içerisinde veli ile birlikte yürüyebilirse çok güzeldir. Ancak ne öğrencilerden ne de velilerden yüzde 50 ile olumlu dönüş almadım. Hâlbuki uzaktan eğitim çok büyük bir fırsattı. Öğrenci okula, staja gitmiyor. Evinde öğretmenine bağlanıyor ve öğretmeninin karşısında sorabileceklerini soruyor, yapabileceklerini yapıyor. Ayrıca çok fazla zamanı kalıyor. Yolda zaman harcamıyor, kurslarda, okulda zaman harcamıyor. Direkt işine odaklanıyor. Bu şekilde çalışsalardı en güzel yerleri kazanırlardı. Ama uzaktan eğitimin psikolojisi onları her zaman olumsuz etkiledi." İfadelerini kullandı.
Az da olsa bazı velilerden evlerinde internet ve bilgisayarın olmadığı bunun için öğrencilerinin çalışamadığı şeklinde şikâyet geldiğini hatırlatan Haras, fırsat eşitliğinin sağlanması için devlet yetkililerinin internet fiyatlarında bir düzenleme yapmaları ve "Fatih Projesi" gibi bir proje ile imkânı olmayan öğrencilere ders takip edebilmeleri için tablet vermesinin faydalı olacağını söyledi.
"Bugün virüs ile yarın daha kötü şeylerle karşılaşabiliriz, buna hazırlıklı olmalıyız"
Konuşmasının devamında Haras, şunları söyledi:
"Evde interneti olmayan velilerimiz var. Mesela Türkiye'de şu anda evde interneti olmayan yok gibi. Ancak olmayanı da var. İnterneti, tableti, bilgisayarı yok. Hocam bizim telefon desteklemiyor diyenler de var. Bu süreçte evde muhakkak internetin olması, bilgisayarın olması lazım. Bizim uzaktan eğitimde eleştireceğimiz yerlerden birisi de budur. Uzaktan eğitim bizi teknoloji ile sınadı. Mesela mimarlık okuyacak bir öğrencinin mutlaka bilgisayar ile arasının iyi olması gerekir. Z kuşağı dediğimiz 1980 ve sonrası doğanlar 2013 yılında bitti ve yerine alfa kuşağı geldi. Şu anda alfa kuşağı ile karşı karşıyayız. Bunların zaten teknoloji ile araları çok iyi. Velilerin en çok şikâyet ettikleri konulardan birisi çocuklarının ellerinden telefon ve tabletleri alamamalarıdır. Bu çocuklara sınırlı, kontrollü şekilde imkân verilirse bu çocuklar yarın uzaktan da camdan da olsa eğitim olsa buna hazır hale gelecekler. Burada yine iş devlete düşüyor. Geçmiş dönemlerde fatih projesi vardı. Evde kullanılabilmesi, ders takibi yapılabilmesi için tablet veriliyordu. Şimdi ise internet ücretlerini sınırlı veya sabit tutarak herkesin eve internet çekebilmesi sağlanabilir. Yine fatih projesi gibi bir proje ile öğrencilere tablet verilerek mağduriyetleri giderilebilir. Bu bizim geleceğimiz. Teknoloji ile aramız iyi değildi. Şu anda teknoloji ile sınanıyoruz. Alfa kuşağı bunu ileride daha çok yaşayacak. Daha büyük problemler yaşayabiliriz. Bugün virüs ile yarın daha kötü şeylerle karşılaşabiliriz. Buna hazırlıklı olmalıyız. O yüzden bu kuşağı teknoloji ile internetle, tabletle bütünleştirmemiz gerekiyor. Uzaktan eğitimin en büyük avantajlarından birisi de budur." (İLKHA)