HABER MERKEZİ
İşgalci ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus, yaptığı yazılı açıklamada, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) lideri Nikos Anastasiadis'in yaptıkları telefon görüşmesinde, "ABD-GKRY ilişkilerinin derinleştirilmesi" konusunun ele alındığını vurguladı. Açıklamada, "Pompeo, Anastasiadis'e, 2021 mali yılı için Kıbrıs'a giden ya da Kıbrıs'tan çıkan, Uluslararası Silah Kaçakçılığı Düzenlemesi altında kontrol edilen ölümcül olmayan savunma malzemeleri ve savunma hizmetlerinin ihracatı, yeniden ihracatı, yeniden transferi ve geçici ithalatına yönelik kısıtlamaları kaldırma kararını bildirdi." ifadeleri yer aldı.
“İSTİKRAR ORTAMINI ZEHİRLEYEN BİR KARAR”
Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, ABD'nin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne (GKRY) yönelik silah ambargosunun kaldırılması yönünde açıkladığı kararın, adadaki iki halk arasındaki eşitliği ve dengeyi yok saydığı bildirildi. Bu kararın, Kıbrıs meselesinin çözüme kavuşturulması yönündeki çabaları olumsuz etkileyeceğinin de muhakkak olduğu vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi: "Doğu Akdeniz'de gerginliğin azaltılması amacıyla çaba harcanan bir dönemde, ABD’nin bölge barış ve istikrar ortamını zehirleyen bu tür bir kararın altına imza atması müttefiklik ruhuyla da bağdaşmamaktadır. ABD'nin bu kararını gözden geçirmesini, bölgede barış ve istikrarın tesisi için mevcut çabalara destek vermesini bekliyoruz. Aksi takdirde Türkiye, garantör ülke olarak, hukuki ve tarihi sorumluluğuna uygun olacak şekilde Kıbrıs Türk halkının güvenliğini garanti altına alacak gerekli mukabil adımları kararlılıkla atacaktır."
HÜDA PAR: ABD'NİN KÜRESEL EŞKIYA OLDUĞUNUN EN AÇIK GÖSTERGESİ
HÜDA PAR Genel Başkan Vekili Yapıcıoğlu, yaptığı dış gündem değerlendirmesinde Amerika’nın küresel eşkıya olduğuna dikkat çekerek, "ABD Dışişleri Sözcüsünün görüşme sebebiyle Türkiye'ye aba altından sopa göstermesi hadsizliktir. Asıl teröristlik; Filistin halkının seçilmiş meşru temsilcilerine terörist damgası vurmaya yeltenmektir." dedi.
Yapıcıoğlu, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz hafta İstanbul'da HAMAS Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye ile bir görüşme gerçekleştirdi. Toprakları işgal edilen, 14 yıldır ekonomik muhasara altında olan kardeş Filistin halkının meşru temsilcilerinin Türkiye'de ağırlanması, her düzeyde görüşülmesi olması gerekendir. Filistin davasının ABD ve Körfez ülkeleri tarafından kuşatıldığı bu zor dönemde Sayın Cumhurbaşkanının Filistin halkının temsilcilerini ağırlayıp görüşmesi anlamlı bir destektir. ABD Dışişleri Sözcüsünün bu görüşme sebebiyle Türkiye'ye aba altından sopa göstermesi hadsizliktir. Bu görüşmenin teröre destek anlamına geldiği, Türkiye'yi yalnızlaştıracağı ve Filistin halkına zarar vereceği iddia edilmiştir. Asıl teröristlik; Filistin halkının seçilmiş meşru temsilcilerine terörist damgası vurmaya yeltenmektir. ABD şantajlarını sadece Türkiye'ye karşı değil, dünyanın birçok yerinde devam ettirmektedir.
Amerika Dışişleri Bakanı'nın geçen hafta Sudan'a yaptığı ziyarette yaptırımları kaldırmak ve terör listesinden çıkarmak karşılığında Sudan'dan 330 milyon dolar rüşvet istediği ajanslara düştü. ABD, 1979'dan beri Sudan'a uyguladığı yaptırımlarla ülke ekonomisine yüz milyarlarca dolar zarar vermiştir. Bu yüzden ülke, temel ihtiyaçlarını dahi karşılamakta zorlanıyor. ABD, 1998'de kimyasal silah üretiyor diye ülkenin en büyük ilaç fabrikası 'El Şifa'yı da bombalamıştı. Ne özür diledi ne de tazminat ödemeye yanaştı. Bu şantajlar, ABD'nin küresel eşkıya olduğunun en açık göstergeleridir. Sudan'a verdiği zararlardan dolayı ödeme yapması gereken ABD'dir. Barışın ikamesi için dünya en kısa zamanda bu eşkıyadan kurtulmalıdır." İfadelerini kullandı.