Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın vaka sayılarındaki artışa dikkat çektiği illerden biri olan Gaziantep'te her gün yeni vakalarla birlikte hastanelerdeki yoğunluk giderek artarken, hastane kapasiteleri gelen hastaları karşılamaya yetmemeye başladı.
Son günlerde hastanelerdeki doluluk nedeniyle "Sahra Hastanesi" başta olmak üzere mevcut yatak ve yoğun bakım ünitelerinin sayısının artırılması ile yapımı devam eden şehir hastanesinin bir kısmında pandemi bölümünün oluşturulması talep ediliyor.
Türkiye'deki vaka artışında ilk sıralarda yer alan Gaziantep’te hastanelerdeki yoğunluk için tedbirlerin alınması için uzmanlar, önlem ve çözüm üretilmesini istiyor.
Kentte Covid-19 vaka sayılarındaki yaşanan artış endişeye neden olurken uzmanlar tedbirlerin elden bırakılmaması uyarısında bulunuyor.
Kentte Covid-19 vaka sayılarının normalleşme sürecinde arttığına dikkat çeken Gaziantep-Kilis Tabip Odası yönetim kurulu üyesi Profesör Doktor Mehmet Yılmaz, tedbirlerin bir anda elden bırakılmasının yanlış olduğuna dikkat çekti.
Dünyanın en önemli sağlık sorunu haline gelen, çok sayıda insanın hayatını kaybettiği Covid-19 salgını sürecinde tedbirlerin zamanla ve hastalığın durumuna göre bölgelere göre azaltılmasının önemine dikkat çeken Yılmaz, “Tedbirlerin sıkı bir şekilde devam edebilmesi gerekiyor.” dedi.
Tüm uyarı ve tedbirlere rağmen Covid-19 vaka sayılarındaki artışın önüne geçilemediğini ifade eden Yılmaz, bulaşıcı hastalık salgınlarının tek başına kişisel önlemlerle kontrol altına alınamayacağını da vurguladı.
Normalleşme sürecine kadar salgın ile mücadelede önemli aşamaların kaydedildiğini belirten Yılmaz, ancak erken alınan normalleşme kararının 1 Haziran sonrasında hem olgu sayılarında hem de yoğun bakımda tedavi gören ve solunum desteğine gereksinim duyan hasta sayılarında artışa yol açtığını ifade etti.
“Covid-19 ile ilgili tüm servislerin ve yoğun bakımların dolu olduğunu biliyoruz”
Normalleşme süreci sonrası kısıtlamaların kaldırılmasıyla birlikte “kontrolsüz salgın yönetimine” geçiş yapıldığını vurgulayan Yılmaz, “Mart ayından itibaren pandeminin yönetimi ile ilgili haziran ayına kadar olan dönemi, ilk dönem olarak kabul edersek eksikleri ile beraber bu dönemi başarılı bir dönem sayabiliriz. Çünkü vaka sayıları ilk dönemlerde yüksek olmakla beraber giderek bir düşüş gösterdi ve kontrol altına alındı. Ancak haziran ayından sonraki dönemde özellikle birtakım tedbirlerin kaldırılması ile beraber vaka sayısındaki artışları görüyoruz, bu giderek da artıyor. Türkiye’nin tüm illerinde bir artış var. Özellikle Gaziantep, Adıyaman, Şanlıurfa ve Kahramanmaraş'ta bu artışların var olduğunu biz zaten günlük basından da izliyoruz. Biz de halk ile direkt temas halindeyiz, burada da artış görüyoruz. Hemen hemen her gün bize bir-iki tane yakınımız, tanıdığımız, eşimiz ve dostumuz ‘Acaba Covid-19 servisinde yeriniz var mı, burada bir hastam var getirebilir miyim?’ şeklinde birtakım talepler ile karşı karşıya kalıyoruz. Genel olarak bildiğimiz, hastanelerin Covid-19 ile ilgili tüm servislerin ve yoğun bakımların dolu olduğunu biliyoruz.” dedi.
“Bölgelere göre birtakım tedbirlerin alınması gerekiyordu”
Sürecin biraz daha kontrollü yönetilmesi gerektiğini belirten Yılmaz, “Yani bölgelere göre birtakım tedbirlerin alınması gerekiyordu. Bir takım tedbirlerin gevşetilmesi veya ortadan kaldırılması ya da yeni tedbirlerin konulması bölgelere göre ayarlanması gerekiyordu. Bu yapılmadığı için vaka sayısında artış olduğunu görüyoruz. Bu süreç giderek ikinci pik gibi gözüküyor ve vakalar giderek artıyor. Peki, bu piki nasıl önleyebiliriz? Bir takım tedbirlerin tekrar getirilmesi gerekiyor. Özellikle sosyal kültürel düzey ile ilgili çok yakın ilişki gösteriyor. Covid-19 virüsünün kimi hasta edeceğini bilmiyoruz. Bir takım ciddi tedbirlerin alınması gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
“Sahra hastanesi kurulmalıdır”
Artan vakaların önlenmesi için acilen tedbirler alınması gerektiğini belirten Yılmaz, “Özellikle bölgemiz için konuşacak olursak Türkiye geneli için de geçerli olabilir. Gaziantep için söyleyecek olursak şu anda atıl durumda olan bir takım hastanelerin yani fonksiyonel olmayan birtakım hastanelerin ve otel kısımlarının hastaneye dönüştürülerek, sahra hastanesi açılarak bu hastaların kontrol edilmesinde ve önlem alınmasında çok ciddi yarar olduğunu düşünüyorum. Yani Covid-19 testi pozitif olan ve kısmi semptomları olan hastaların, bu yerlerde takip edilmesi gerektiğini düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
“Testin güvenilirliği yüzde 100 değil”
Hastanelerde alınacak önlemler başta olmak üzere pandemi sürecinde alınması gereken tedbirler ve çözüm önerileri konusunda Sağlık Bakanlığının, sağlık alanında faaliyet yürüten bütün paydaşlarla da işbirliği içerisinde olması gerektiğini belirten Yılmaz, şunları söyledi:
“Bunun anlamı, salgını daha iyi kontrol etmektir. Yoksa biz bunun parçası haline gelmeden ve bu işi çözme şansımızın olmadığını düşünüyorum. Tüm paydaşların bir araya gelmesi gerekiyor. Karşılıklı iletişim halinde önerilerinin alınması, tartışılması gerekiyor. Bu sahra hastaneleri kısmının Gaziantep için özellikle bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Yapılacak olan test sayısının da artırılması gerekiyor. Belli sayıda test kitleri ile bu durumu kontrol altına almamız güçleşebilir. Çünkü pozitif hastaları izole etmemiz gerekiyor. Bunları yapmadan kimin pozitif veya negatif olduğunu bilmiyoruz. Zaten testin güvenirliği yüzde 100 değil. Bunu herkes biliyor. Yüzde 50 civarında bir duyarlılığı ve hassasiyeti olduğunu söyleyecek olursak, bu nedenle o pozitiflerin tespiti için test sayısının mutlaka daha çok yapılması, pozitif hastaların izole edilmesi gerekiyor. Sahra hastanelerinde ya da açılacak olan nan fonksiyonel hastanelerin kullanılması bu fonksiyonu yerine getirecektir diye düşünüyorum.”
“Eve gönderilen hastanın takibinin iyi yapılması gerekiyor”
Covid-19 vaka sayılarının hızla artmasının ardından hastanelerde yaşanan doluluk hasta sayısının da artması nedeniyle testi pozitif olup durumu ise ağır olmayan hastaların “izolasyon” şartı ile evlerine gönderilmesi ve evde ilaçla tedavi edilmesi ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, “Şu anda elimizdeki malzeme ve şartlarda yatak kapasiteli imkanlar dahilinde bunun dışında yapılması gereken bir alternatif çözüm yoktur. Ama pozitif hastaların sahra hastanelerinde kontrol altında olmasında daha çok büyük bir yarar var. Hasta eve gönderildiğinde aynı şekilde izole edilmesi, semptomları çıktığında nefes darlığı, oksijen yetersizliği meydana geldiğinde mutlaka hastaneye başvurulması ve hastaneye alınması, takibi ve tedavisinin yapılması gerekiyor. Önümüzdeki koşullarda ve elimizdeki şartlarda bunun bu şekilde yapılması doğrudur.” diye konuştu.
“Okulların açılması salgını arttıracaktır”
Salgın sürecinde okulların açılmasının doğru olmayacağını belirten Yılmaz, “Okulların açılması salgını arttıracaktır diye düşünüyorum. Okulların açılıp açılmaması ile ilgili Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulu ile beraber Milli Eğitim Bakanlığı tartışarak karar alması gerekiyor. Ama benim şahsi görüşüm, okulların açılması virüsün yaygınlaşmasını artıracaktır. Okulların açılması bir dönem daha ertelenebilir, geciktirilebilir diye düşünüyorum.” dedi. (İLKHA)